insanları okumak

525 33 40
                                    

Kravatımın bağı ile oynarken istemsizce olduğum yerde kımıldanıyordum. Rahatlığımla tanınmış olsam da ilk kez girdiğim böylesi bir ortamda tek başıma olmak istemsizce beni geriyordu. Ama çabuk toparlanacağımın bilincinde olarak stresimi yönetiyordum. Saçımı yavaşça ayıran kadına hafifçe gülümsediğimde o da başıyla bana selam vermekten çekinmedi. İyi göründüğümden emin olduktan sonra ise çoktan uzaklaşmıştı. Normalde olaylar bu noktaya gelmeden önce karşımdaki konuşmacıyla tanışmış olmalı ve iletişim konusunda sorun yaşamayacağımdan emin olmalıydım ama canlı yapılacak bu programın olası tehlikelerine rağmen beklediğim kişi hala ortada değildi. Arkama yaslanıp adımlarımla saymaya başladım. Dakik olmayan insanlardan hoşlanmazdım, sorumsuzluklarının sonuçlarına katlanmak zorunda olan bir topluluk olduğunda özellikle -burada bir topluluk ve ben söz konusuydum.- sinirlerim boynumu aşıyor, gerginleşiyordum. Yanıma gelen kaç olduğunı saymadığım başka yabancı bir sima da konuşmacının gelmek üzere olduğunu belirttiğinde canlı yayına yirmi dakika vardı. Sinirli halimi içime saklayıp omuz silktim. Aklımdan olası soru ve cevapları geçirirken zamanı kovalamayı bırakmaya çabalıyordum.

Genç bir siyasetçiydim. İnsanlar beni merak ediyordu. Okulum, hayatım ve her şeyim ailemin isteği doğrusunda ilerlemiş bunun yanında bir de babam istediği diye siyasetin içinde bulmuştum kendimi. Sonrasında damarlarımdan kalbime ve beynime dolaşan hırs beni iyi hissetirince, güç vazgeçilmezim olmuş ve yaşımın eksilerinin aksine tercih edilen bir adam haline gelmiştim. Bugün de üzerimdeki siyah takımım ve beyaz gömleğimin klasikliğinin yanında bileğimdeki bordo saatimle bir şeylere dikkat çekme çabasındaydım. Bu da sorulabilecek bir soru olarak aklımda belirince, gülümsedim. Hayvanlara uygulanan şiddete dikkat çektiğimi söyleyecek ve bir sürü destek kazanacaktım. İnsanları manipüle etmek ve gözlerinin içerisinden beyinlerine sızmak çok kolaydı.

Aklımda dolanan sorular zincirinin arasında gözlerimin daldığın noktadan ayrılmasına sebep olan bir hızlanma söz konusu olduğunda dikkatimi oraya verdim. Sonunda muhattabım olacak kişi gelmiş, benim özenli ve resmi halime göre daha rahat bir kıyafet seçimiyle etrafındaki kişilerle konuşuyordu. Uzaktan siyah sanılabilecek koyu gri saçları normalden farklı görünüşünü tamamlarken ellerindeki kağıt topluluğuna baktım. Çok görünmesine aldanacak olursam araştırmalarını iyi yaptığını ve beni zorlayabileceğini söyleyebilirdim ama bunun bir aldatmaca olabileceği şüphesini aklımın kenarında tuttum. Gözümü korkutmaya çalışıyor bile olabilirdi. Onun hakkında ani peşin kanılara varmaya çalışıyor, hareketlerini izliyordum. Uzun boyuyla kendinden daha az kıdemli ve sözünü geçirebildiği insanlarla konuşma şekli kendini ele vermesine sebep oluyordu. Üstlerine eğiliyor, bakışlarıyla onların üstü olduğunu hissettiriyordu. Egosu kuvvetli olmalıydı. Bunu ben de yapardım, empati duygumun önüne geçemediğimde bu küçük güç gösterisinin onun için önemli olduğunu düşünmeye başlamıştım. Onu izleyip hareketlerini takip ederken bunu fark etmiş olacak ki bana döndü bakışları. Etrafındakileri uzaklaştırıp adımlarını bana yönlendirirken yerimde dikleştim. Yerimden kalkmak konusunda tereddüt etsem de üzerimde baskısını hissettirme çabasına girmesini istemediğimden ayaklandım.

"Beklettim, özür dilerim. Bir kaç aksilik oldu. "

Uzattığı elini kuvvetlice sıkarken onun saygılı selamına karşılık hafifçe eğildim.

"Aksilikler beni ilgilendirmiyor, sorumluluk sahibi olmanızı beklerdim. "

Eğildiği yerden doğrulduğunda ellerimizi ayırmış gözlerimizi buluşturmuştu.

"Haklısınız. Kötü bir ilk izlenim olduğu için üzgünüm. Umarım program süresince telafi edebilirim. "

Tek kaşım istemsizce havalandı.

insanları okumak - namjinHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin