Sabah gözlerimi açar açmaz etrafıma bakındım, tahir odada yoktu. Bugün cumartesiydi, işe mi gitmişti cidden? Bi de bana haber vermeden?! Gözlerimi ovuşturarak doğruldum ve telefonumu elime aldım. Saat onu gösteriyordu, deniz uyanmış olmalıydı.Yatağımdan kalkarken o ara saçlarımı kafamın tepesine toplayıp terliklerimi giydim ve odamdan çıktım. Denizin odasına geldiğimde yavaşça içeri girdim, yatağı toplanmıştı ve kimse yoktu.
"Deniz?" telefonumdan tahiri arayarak aşağıya inmeye başladım, o arada da telefon çalıyordu. Bi kaç kere çaldıktan sonra açmıştı "Tahir? Nerdesin?"
"Sana da günaydın güzelim," dediğinde gülüşünü buradan hissetmiştim.
"Günaydın ama nerdesin tahir?"
Biraz sessiz kaldıktan sonra iç çekti "İşteyim sevgilim ya, sabah erkenden aradı abim.. hayır diyemedim."
Oturma odasına geldiğimde korkmaya başlamıştım, deniz burada da yoktu "Tahir deniz seninle mi? Değilse aklımı kaçıracağım çünkü."
"Benimle sevgilim merak etme, kaç gündür çok yoruldun bırakalım da biraz uyusun dedik kızımla. Kötü mu yaptık?"
Gülümsedim, "Teşekkür ederim," dedikten sonra mutfağa girdim. Girmemle gözlerim fal taşı gibi açılmıştı, "Tahir sen ne yaptın?!"
Tahir yine sesli gülünce telefonu hoparlöre alıp sofraya bıraktım ve kendime kahve yapmak için bardaklara uzandım "Bi tek ben değil, prensesim de yardım etti bana."
"Çok fazla değil mi bu tahir, bitiremem ki ben bunları!" Zil çalınca telefona yaklaşıp "Dur kapı çaldı bakıp geliyorum," dedim ve koşa koşa kapıyı açmaya gittim.
Kapıyı açmamla tahir kucağında deniz ve denizin kollarında kocaman bir buket çiçekle "Anneler günün kutlu olsun!" diye bağırdı. Sonra deniz kafasını çiçeklerin arkasından göstermeye çalışıp gülümsedi.
"Anneler günün kuytu olsun anneciğim!"
Deniz çiçekleri uzatınca elinden alıp kokladım, "Ya siz benim bu dünyada alabileceğim en güzel hediye misiniz acaba?!" Denizi burnundan öptükten sonra tahire döndüm, "Az değilsin, teşekkür ederim sevgilim gerçekten yorgunluğumun üstüne çok iyi geldi bunlar."
Tahirin beline sarılınca deniz elini omuzuma attı, tahir boşta olan kolunu belime sararak yüzünü saçlarıma gömdü ve öpücük bırakıp derin bir nefes aldı "İyi ki varsınız," denizin de yanağına öpücük bıraktıktan sonra onu yere bıraktı "E prensesim hadi bakalım eller temizce yıkansın, sonra da sofraya hadi."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
kızımız için
Fanfiction"Şey buralarda deniz var mı?" tabi ki de var gerizekalı, karadeniz burası sonuçta of adamda diyecek ki bu ne gerizekalı bi kız böyle diye. "Var, hatta çok güzel bir yer biliyorum. Pek kimse gitmez oraya, denizin rengi.." dediğinde biraz daha yaklaş...