Melez Kraliçe

Kraliçe

Gökyüzü ışıl ışıldı sanki milyonlarca elmas yansıtılmış gibiydi agaçlar da gökyüzünün bu güzelliğine dayamayıp yeşili bırakıp gökkuşağının tüm renklerini almış gibiydi bunun fırtınadan önceki sessizlik olacağını kim tahmin edebilirdi ki gün agarmaya başlamıştı kraliçe hiçbir yerde yoktu bütün saray arandı ama hala bulunamamıştı sonra sarayın kapısına doğru koşan yaşlı  saçı sakalı birbirine karışmış paltosunun içine sakladığı ince gömleği belli olan çıplak ayakları koşmaktan mahvolmuş bir adam sarayın kapısında bas bas bağırıyordu hızlı hızlı nefes alıp vermekten ne dediği anlaşılmıyordu hemen aşağıya biri indi etegi o kadar kabarıktı ki kapıdan zar zor geçebildi kafasında taca benzeyen kocaman bir şapka vardı nedimenin adamın yanına gitti "ne oldu" diye sormaya başladı adam koşmaktan nefessiz kaldığı için 1,2 dakika kadar bir şey söyleyemedi tam söyleyecekti ki çalılıklardan bir ses geldi adam yere yığılmıştı ama ölmemişti hemen nedime adamın yanına oturdu sürekli "söyle" diye tekrarlıyoru ki adam"öldü"dedi  ve başı yere egildi" kim öldü "diye bağıran nedimenin (sarayın kraliçe den sonraki baş danışmanı  bir nevi kız vezir) arkasından öyle büyük bir ışık parladı ki gözü kör edecek kadardı hemen adamın yanından ayrılarak sarayın üst katına çıktı ışıgın geldigi yere bakmak istedi ama bakamadı (ışıktan dolayı) sonudasönen ışığın geldiği yere bakınca tacı gördü hemen eline aldı ve ortasında yazan yazıya baktı yazı yavaş yavaş siliniyordu kimin öldğü anlaşılmıştı "kraliçe"

Merhaba umarım begenirsiniz😊