Bırak Kolumu

41 2 2
                                    

   İlk dersim bugün öğlenden sonraydı. Bundan dolayı sabah biraz geç uyandım. Rahatlıkla ne giyecegime karar verebilirdim. Sabah kalktıgımda başımda biraz ağrı vardı. Banyoya gittim duş aldım. Siyah , straplez , mini elbisemi giyindim. Gayet şık bir hanımefendi olmuştum. Bayağı asildim. Bu kıyafetimi eyeliner ve kırmızı rujumla tamamladım. Kırmızı çantamı ve babetlerimi elime alarak aşağıya indim. Aheste aheste kahvaltımı yaptım. Annemle karşılıklı çaylarımızı yudumladık. Tam okula gitmek için evden çıkacağım sırada telefonum çaldı. Tam o zaman telefonumu unuttugumu farkına vardım. Hızla merdivenleri çıktım. Arayan babamdı. Babam ve abim İstanbul daydı. Abim hukuk fakültesini okumak için gitmişti. Babamda onun derslerini takip için yanına gitti. Bu abimin son senesiydi. Mezuniyet törenine katılamamıstık.  Bundan dolayı bayağı üzgündük. Aklımda bu düşünceler varken telefonun çaldığını farkettim. Hızla telefona cevap verdim.

     - Alooo babacıgım kusura bakma biraz geç cevap verdim telefonu odamda unutmuşum da .

     - Hiç önemli değil Adacıgım sesini duymak yeter. Bu arada hangi üniversiteye gittin hangi bölümü okuyorsun Ada bunlar hakkında seninle hiç konuşmadık anlat bakalım.

    - Muğla da özel bir üniversitenin mimarlık fakültesine kayıt yaptırdım babacığım. Bu arada sizi çok özledim. Ne zaman geliyorsunuz inşallah ?

    Biraz bekledikten sonra ;

    - Iımmm sanırım cuma sabahı geleceğiz daha karar vermedik gelmeden bir gün önce haber veririz tatlım. Sizde hazırlıklara başlarsınız .

    Evet hazırlık tantanası başlayacaktı. Her zaman babam ve abim geldiğinde bahçede uzun bir sofra hazırlanır , tüm akrabalar seslenir ve mangal partisi yapılırdı. Bu bir gelenek haline gelmişti. Bu seferki parti daha farklı olurdu. Çünkü kesin dönüş yapacaklardı.

     - Evet babacıgım haber vermeyi sakın unutmayın. Ben okula geç kalıyorum abimi öpüyorum en kısa zamanda görüşmek üzere kendinize iyi bakın sizi seviyorum.

     - Sende anneni öp tatlım sizde kendinize iyi bakın bizde sizi seviyoruz dedi ve telefonları kapattık.

    Telefonu kapattıktan sonra hızlıca aşağıya indim. Yanağına bir buse kondurdugum annem şaşırmış bir şekilde bana bakıyordu. Babetlerimi giyindim çantamı koluma taktım. Kafamın üzerinde olan güneş gözlüklerimi gözüme taktım.

     - Babam seni öpmemi söyledi annecim ve seni sevdiğini söyledi. Ben okula geç kalıyorum iyi günler .

    - İyi günler tatlım görüsürüz .

    Hızlı adımlarla otobüse doğru yol aldım. Sıkış tepiş yolculuğun ardından okula geldim. Çantamdan deodorantımı çıkardım bolca sıktım. Çünkü bu otobüste terlememek elde değildi. Şimdi adımlarım ders göreceğimiz yere doğru yöneldi. Biraz heyecanlıydım. Hiç kimseyi tanımıyordum . Üstelik burada bulunanlar hep havalı tiplerdi. Acaba arkadaş grubum olabilecek miydi ? Benim gibi zeki ama tembel olduğundan dolayı para biriktirip buraya gelmek zorunda olan tiplerde varmıydı ? Bunları düşünerek sınıfa doğru ilerledim. Sınıfa şöyle bir göz gezdirdim. En ön sıraya  oturdum. Onların arasına pek karışmak istemiyordum. Ama dört sene boyunca da yalnız kalacak halim yoktu. Şimdilik tek takılmak en iyisi olurdu. Kendime uygun birilerini bulana kadar...

    - Pardon yanınıza oturabilirmiyim ?

Bu ince ve kulaklarımı tırmalayan sesle irkildim. Başımı kaldırdıgımda tepemde dikilen bir kız gördüm. İnce beli, uzun boyu , sarı saç ve yeşil gözleriyle hoş bir kızdı.

     - Tabiki oturabilirsiniz dedim.

Uzun bir süre sessizce oturduk . Ve yine o ince ses..

     - Bu arada benim adım Deniz. Ya sen ?

     - Ben Ada tanıstıgıma memnun oldum.

     - Bende memnun oldum canım.

Tekrar sessizlik ortama hakim oldu. Derken hoca sınıfa girdi. Ve üniversite hayatımın ilk dersine girmiştim. Herşey yeni başlıyordu. Sınavlar , uykusuzluk , ders çalışma ve stres. Kafamdaki tüm düşünceleri atarak derse odaklandım. Eğer ders biraz daha devam etseydi sanırım uyuyacaktım. Çantamı alarak sınıftan çıktım. Kapının önünde kalakaldım bir süre. Ne yapacagımı bilmiyordum. Çok kararsızdım.Acaba kantin neredeydi ? Yanlız başıma nereye gidecektim ? derken koluma birisi girdi. Kafamı kaldırdım yüzüne dik dik baktım. Yüzü tanıdık geliyordu. Kahretsin bu kayıt zamanı yanına oturduğun uyuz çocuktu. Meğer aynı sınıftaymışız. Hiç şanslı değilim bu konularda. Sevmedigim otlar hep burnumun dibinde biter. Yüksek ve cırtlak bir ses tonuyla ;

     - Bırak kolumu ! Acıtıyorsun salak şey!

     - Hey sen benimle geliyorsun !?

dedi ve beni kolumdan çekti. Tüm okul bize bakıyordu. Onunla tanısmıyorduk bile bu samimiyetin sebebini anlayamadım. İlk gördüğümden beri zaten sevmemistim uyuzu. Hızlı adımlarla kalabalığın arasından sıyrılarak okulun arkasına gittik. Sonunda kolumu bıraktı. Arkamı döndüm tam gidecekken belime sarıldı ;

     - Sen benim olacaksın güzelim ben bu hayatta neyi istediysem aldım senide elde edecegim anlıyormusun dedi.

     Boynumu öpmeye basladı . Resmen yapısmıstı. Kendimi çekmeye çalıştım. İlk denemede bunu yapamadım. Sinirleniyordum.Beni belimden öyle bir kavramıstı ki kendimi cekemiyordum . İkinci denemem bayağı bir sert oldu. Sanırım bunu beklemiyordu çünkü ben kendimi çekince yere düştü. Komik duruma düşmüştü. Hızlıca okulun içine girdim ve tuvaletlere doğru ilerlemeye başladım. Artık her yerde onun sesini duyuyordum. Tuvalete geldiğimde ilk yaptığım şey yüzümü yıkamak oldu. Bu arada içeriden Deniz çıktı. Hemen yanıma geldi.

    - Ada noldu iyimisin bu halin ne ? 

Rengim bembeyaz olmuştu. Çünkü ilk defa bir erkek beni öpmüştü. Dudagımdan olmasa bile bir erkeğin teni degmisti tenime. Çok garip bir duyguydu.

    - Yok birşey olmadı Deniz .

    - Hıı hıı bende inandım zaten rengin neden değişmiş acaba ?

    - Bayağı havalı bir çocuk var adı galiba Mert . İlk gün karşılaşmıştık yanına oturdum mecburen. Ne biliyim sonradan bana takacagını. Bugünde kolumdan tuttu beni okulun arkasına götürdü. Belimden sıkıca tuttu ve boynumdan öpmeye başladı. İlk hamlede kurtulamadım ikincisinde yere düştü ve kaçtım.

Anlattıklarını şaskın bir yüz ifadesiyle dinledi.

    - Mertt evet tüm kızlar onun peşindedir herkes ona hayrandır. Sanırım senide kullandı. Buradakiler alışıktır onun bu hareketlerine hatta kendilerine yapılmasını bile ister. Hatta boyundan öpmeyi az bile bulanlar var. Biz buna bir oyun oynayalım. Oyunu planlamayı bana bırak. Hadi gidip bir kafede oturup ne yapabiliriz düşünelim.

Okuldan çıktılar ve otobüse binerek kafeye doğru yol almaya başladılar...

EVET ARKADAŞLAR BUDA YENİ BÖLÜM. YENİ BÖLÜM İSTEYENLER YORUM ATABİLİR. BEN CEVAP VEREMEYECEGİM ŞİMDİDEN ÖZÜR DİLERİM. SİZİ SEVİYORUM...

İlk Kalp AğrısıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin