✦Üçüncü Yıldız✦

174 14 2
                                    

Dinlemeniz için şarkı yazmıyorum çünkü şarkılar hikayeyi okurken ruh halinizi değiştirir.Ve ben hikaye değiştirsin istiyorum.😊

New Forest'a yapmak istediğim şey için gelmedim.Sadece gitmeden önce son bir kez buraya gelmek istiyorum.Evimiz buraya çok uzak değildi ve küçükken ailem beni sürekli buraya getirirdi.

Ama son zamanlarda buraya pek gelemiyordum.Clare'la beraber Londra'da yaşıyorduk ve hayatımız okul ve işten ibaretti.Okul bitti ve Clare'ın hayatı sadece işten ibaret oldu.Benimkinin de öyle olmasını sağladı tabi.

Ama artık kimse beni bir şeye bağlayamaz.Artık hiçbir şehirde uzun süre durmayacağım bir kaç kişiyi etkileyebilirsem yayılabilir.Artık tamamıyla özgür olacağım.Hiçbir şeyi uzun süre görmeyeceğim.Ve büyük ihtimalle burayı son görüşüm olacak o yüzden bu gece burada kalacağım.Burası ibisiklet sürmek için harika bir yer ve bisikletim karavanda.Çadırım da öyle.Çadırı kurmak için uygun bir yer buldum ve çadırı kurmaya başladım.Biraz ileride bir çadır daha vardı.Çadırda kardeş veya onun gibi bir şey olduğunu düşündüğüm 16 yaşlarında bir kızla erkek vardı.Çadırı kurmayı bitirdim ve gerçekten yorgun hissettiğimi fark ettim.Bugün gerçekten yorucu olmuştu ve sanırım artık yatıp yıldızları izlemenin zamanı gelmişti.Bu huzuru başka bir yerde hissetmem imkansız sanırım,küçüklüğümden beri burda yıldızları izlemeye bayılırım.Eskiden sürekli ilginç şeyler görmek isterdim, yıldızlardan farklı şeyler.Hatta bir keresinde çok şeker yediğim bir gün gökte mavi,kutu gibi bir şey gördüğümü düşünmüştüm.Hatta o günden sonra bir-iki yıl boyunca ne zaman buraya gelsek o kutuyu tekrar görmek için saatlerce yukarı bakardım.

Nefes nefese kaldığımda koşmayı bıraktım ve birden etrafıma baktım.Ben ne zaman yerimden kalkıp koşmaya başladım ve buraya,ormanın içine,geldim.Üstelik elimde fener de var.Ormanın başka taraflarından değişik sesler,mekanik bir vızıltı gibi sesler,gelmeye başladı ve iyice kafam karıştı.Sesin geldiği yöne doğru koşmaya başladım ama ciğerlerim patlamak üzereydi ve ayakkabılarımın ayağımda olmaması beni engelliyordu.Ayağıma sivri bir şeyin batmasıyla istemsiz olarak bağırdım ve yere oturup ayağımı ovmaya başladım.Hızlı hızlı nefes alıp veriyordum ve neler olduğunu, neden koştuğumu anlamaya çalışıyordum.Nefesim düzene girerken korkumun geçmesi için kendi kendime "Korkacak hiç bir şey yok." diye tekrarlıyordum.Tam bu sırada nereden çıktığını bilmediğim bir adam "Kötümser olmak istemem ama korkacak bir sürü şey var ve bu da onlardan biri."dedi.Yanıma geldi ve cebinden uzun, yeşil ışık saçan bir alet çıkardı.Aleti havaya tuttu ve üst kısmı açılıp daha önce duyduğun metalik vızıltıyı çıkarmaya başladı.Sonra kaşlarını çatarak bana döndü ve-

Ayaklarım acıyor ve ciğerlerim gerçekten patlamak üzere ama ne zaman yavaşlasam yanımdaki adam daha hızlı diye bağırıyor ve nedenini bilmesem de içimden bir ses onu dinlememi söylüyor.Adam biraz ileride bir ağaçtan sarkan bir merdivenden yukarı tırmanya başladı ve ben de arkasından gittim.Yukarıya çıktığımızda uzun bir süre nefesimi düzene sokmaya çalıştım ve nihayet başardığımda bir ağaç evde olduğumuzu fark ettim.Aynı zamanda ayağımın kanadığını da fark ettim.Yanımdaki adam konuşmaya başlayana kadar orada olduğunu unutmuştum "Şimdi korktuğunu ve neden kendini birden başka bir yerde bulduğunu merak ettiğini biliyorum.Sana her şeyi açıklayacağım ama şimdi sadece bana güvenmen gerekiyor.Çünkü şu anda sadece biz tehlikede değiliz."

Ona güvenmeyi gerçekten istiyordum çünkü herkesin kaba ve yalancı olmadığına inanmak istiyordum.Ama öncelikle bilmem gereken bazı şeyler vardı.

-Peki sana güvenebilirim sanırım ama öncelikle bazı şeyler bilmem gerekiyor.Mesela sen kimsin sorusuyla başlayabiliriz.

+Ben Doktor

-Doktor kim?

+Sadece Doktor.Ve sen de?

-Amy.Sadece Amy.

+Peki sadece Amy,tanışmayı isterdim ama şu an bulunduğumuz durum nedeniyle bunu ertelememiz gerekecek.

-Bulunduğumuz durum demişken, tam olarak nasıl bir durumda bulunuyoruz.

+Şu anda tek bildiğim şey işin içinde Silence olduğu.Başka bir şey bilmiyorum ve bilmemelten nefret ederim.

-Silence'ın ne olduğunu söylemek isteyebilirsin belki Doktor.İşin iyi yanı ben bilmemekten nefret etmem.

+Aslına bakarsan onları anlatmak biraz zor çünkü onları gördükten sonra onları ve onlarla yaşadığın anları unutuyorsun.Bu yüzden neden kulübeye koştuğumuzu veya neden şu anda kulübede olmadığımızı hatırlamıyoruz.

Doktor bunu söyleyince etrafıma baktım ve ağacın dallarından birinde oturduğumuzu fark ettim.

Yıldızlar İçinHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin