Bir Uzun Yoldan Geldim

7.Bölüm 🐝

Genç kızın korktuğu başına gelmişti hemde çok daha başka bir şekilde Aycan'ın umutlarını yıkıp geçmişti.
Ailesinin yaşadığı töre adı altındanki saçmalıklardan utanan kız bütün Mardin'i gezdirirken gerçeklerden kaçmış  kendince Ferit ile de yakınlaştığını düşünmüştü.

Her şey sabah kahvaltı sofrasında Narin'i beğenip gözünü ayırmayan Ferit'in kardeşin çok güzelmiş sözü ile Aycan'a göre biterken aslında yeni bir dönem başlıyordu.

Genç kız arkadaşı Aylin'e gerçeği anlatırken yıllardır kendine arkadaş gözüyle bakan Ferit'i o an silip attı.
Oysa öyle çok sevdiğini düşünürdü ki şimdi ise adam ile konuşmak bile istemiyordu.

Odasında tek başına ağlarken yanına gelen Narin ile gözyaşlarını silen Aycan kızın koluna içi giderek baktı.
O da bu hayattan darbe yemişti Hatice'de onun kadar çaresizdi.
Kim isterdi ki bir adama kuma gitmek , kardeşin doktorken sakat kalmak, evliliğe bile layık görülmemek.
Aycan gözyaşlarının arasından Narin'e şefkatle baktı.
Etrafındaki kadınlar kaderine ağlarken Aycan ne için ağladığını düşündü.

"İyi misin ? " diye soran Narin ile masal dünyasından uyanıp gerçek  dünyaya geri döndü.

"İyi miyim bilmiyorum ."
" Arkadaşların gitti , Aylin onu aramanı söyledi."
"Tamam ararım sonra ."
"Özür dilerim ."
"Sen neden özür diliyorsun ki ne suçun var ? Asıl suçlu benim ,kendime sahte bir masal kurdum mutlu sona bile ulaşamadan rüyadan uyandım ."

"Aycan ben senin gibi ya da ablam Dilan gibi okumadım cahilim. Yanlış anlama amacım seni kırmak da değil ama senin aileni,yaşantını kabul etmeyen insanlar gerçek arkadaşın olabilirler mi ?"

Aycan derin bir nefes alıp verdi.
Hayatında ilk kez bu konuyu biriyle açık açık konuşmayı istedi.

"Aslına bakarsan onların umrunda bile olmaz ama ben utanıyorum. Bu devirde kardeşim ,sevdiği adama kaçtı demekten , abim kardeşim yaşasın diye tanımadığı sevmediği biri ile yeniden evlendi demekten çok utanıyorum. Ben daha babam ağa biz aşiretiz diyememişken bu devirde İstanbul'da yaşayan insanlara senin kuma olduğun bir anda söylenmiyor. Amacım seni üzmek değil ama ben kabul edemezken sen nasıl razı geldin bu kadere ! "

Narin kızın uzanıp elini tuttu.
"Bu senin hayatın,geçmişin hatta belli geleceğin . Bu hayatları biz seçmedik ama senin gibi güçlü kadınlar değiştirebilir.
Bizim gibi çaresizlere bile umut olabilirsin ,yol gösterebilirsin. Bunun için kabul etmen, utanmaman gerekir . Bir de o adam için üzülmeye bence değmez .Hiç tanımadığı bir kadına o şekilde bakan bir adam senin istediğin hayalini kurduğun aşkı sana veremez.

Ahmet abim  kardeşin Berfin'i öyle güzel seviyor ki ben kaçtıkları için onlara hiç kızmıyorum.
Sevda güzel şey Aycan benim yaşamak için bir umudum yok ama sen kalbini hakedeni bulacaksın yeter ki kendinden vazgeçme " deyince Aycan karşısında ona inançla bakan kıza sarıldı.
Hatice ile kardeş gibi olması Narin ile arkadaş olmasına engel olmamalıydı.

Ferit onu bir kadın olarak görüp beğenmediyse de bu onun sorunu değildi.
Aycan kendini sevecek başkasını gözü görmeyecek bir adamı hayal ederek Ferit'i unutmayı denedi.

Mantığı öyle bir adam yok dese de Narin gibi o da sevdanın büyüklüğüne inanmak istedi .
Bir de Narin'in bahsettiği umut olmak ,burada hayatı elinden alınan kadınlara yardım etmeyi iyice kafasına koydu.

Karaaslan konağında ise yıllardır kan davalı aile ile barışma yemeği yenileceği ve Mirza ve Dilan'ın evlilik işi konuşulacağı için gergin bir hava vardı.

Mirza aynı kızı havaalanından sonra bir kaç gün evvel yanındaki sevgilisi ve arkadaşları ile yemek yerken mutlu görünce kendi kaderine razı geldi .
Adını dahi bilmediği ,öğrenmek için çabalamadığı kızın gülüşüne bir ömrünü vermek isteyen adam geç kalmışlığına küfürler ediyordu .
Bir de nişanlanacağı kızın burnu hava da oluşunu gördükçe iyice gerilen adamın içinden yine herkesin korktuğu AYI çıkmıştı.