1.0

7.6K 527 74
                                    

Herkes onayladıktan sonra yardımcıları da alıp okula girdik. ''Nerede konuşacağız?''  Soru Beyza'dan geldi. 

''Öncelikle müdüre gidiceğiz. Kamera kayıtlarına bakmak için'' Herkes susarken müdüre gittik ve kamera kayıtlarının incelenmesini istedik. 

5 dakika kadar sonra müdür bize baktı. ''Yok''

''Nasıl yok?'' Aytaç araya girdi.

''Kayıtlar silinmiş. Biri buraya girip kayıtları silmiş. Odamın kapısı kilitliydi ama girmişler.''

Yumruklarımı sıktım. ''Biri kolunu sallaya sallaya sizin odanıza giriyor. Kayıtları siliyor. Sporcuların salonuna zarar veriyor...'' Aytaç'a bakıp elimle onu gösterdim. ''Asilerin motorlarına zarar veriyor'' bakışlarımı sırasıyla Beyza ve Yalçın'a çevirdim. ''Çalışkanların kütüphanesini dağıtıyor ve yarısından fazlası 9. sınıf olan Boştakilerin sınıfına girip duvarı boyuyor'' Müdüre geri döndüm. ''Ve bizim bunu kimin yaptığından haberimiz yok öyle mi?'' Öfke başımı ağrıtıyordu

Odadan kimseye bir açıklama yapmadan çıktım. Resim atölyesinin boş olduğunu bildiğimden oraya ilerledim. Başkan ve yardımcıları da arkamdaydı. Buğra elini omzuma koydu. ''Sakin ol Başkan. O kimse bulacağız'' başımla onayladım

Hepimiz sınıfta farklı yerlere oturduk. Ben öğretmen masasının üstünde bağdaş kurarken Buğra öğretmen sandalyesine yanıma oturdu. Beyza ve onun yardımcısı Melek iki sandalye çekip oturdu. Yalçın ve yardımcısı Ali masalardan birine oturdular. Aytaç masanın üstünde benim gibi bağdaş kurup ellerini arkaya koyup rahat bir pozisyon aldı. Yardımcısı Selin onun yakınında bir sandalyeye geçti. 

Ellerimi başıma koyup baş ağrımı geçirmesi için şakaklarımı ovmaya başladım. ''Bunu kim yapıyorsa aramızdan da olabilir başka bir yerden de.'' sırasıyla onlara baktım. ''Her yere girip çıkabiliyor ve kimseye görünmüyor.''

''Bir şeyler yapmalıyız'' diyen kişi Yalçın'dı

''Ne önerirsin zeki şey'' dedi Beyza Yalçına takılarak. Yalçın sinirlendiği sırada araya giren ben oldum. 

''Yeter. Öğrenciler bizden bir şeyler bekliyorlar. Biz onların sorumluluğunu taşıyoruz. Kavga etmenin sırası değil''

Aytaç güldü. ''Ateşkes mi diyorsun yani Ateşella''

Geber Aytaç! Hatta geberirken beni de çağır beraber gidelim diğer tarafa...

''Aynen öyle diyorum melez. Var mısınız? En azından şu salak kimse, onu bulana kadar'' Ayağa kalktığımda onlarda kalktı. Beyza'nın önünde durup elimi uzattım. Sinirden elim titriyordu ama Beyza uzattığım eli geri çevirmedi ve sıktı. Yalçın ve Aytaç'lada aynı şeyi yaptım. Onlar kendi aralarında yaparken yardımcılarda kendi aralarında yaptılar. 

Sonrasında müdürün yanına gittik. Anons yapmak için izin istedik. ''Kim konuşacak?'' diye bir soru yönelttiğimde hepsi aynı anda 'sen' dedi. ''Pekala...''

Mikrofonu açıp hafif eğildim. Bir iki kez vurup sesi kontrol ettim. ''HERKES BENİ DİNLESİN!'' bir süre durup onlara baktım. ''Aramızda okulumuza zarar veren biri var! Kim olduğunu bulana kadar biz yani bendeniz Mira, Yalçın, Aytaç ve Beyza aramızda ateşkes ilan ettik. Gruplar arasında bulunan düşmanlık şimdilik birliktelik oldu. O saldırganla ilgili bir bilgi bulduğunuzda kendi grubunuzun başkanına ya da herhangi bir başkana gidin. En yakın zamanda bulunması için her şeyi yapacağız. İyi dersler'' 

''Hemen bulunması gerekiyor. Bu arada da siz dağılan yerleri düzelteceksiniz.'' Müdür bize açıklama yaptıktan sonra odadan çıktık. 

Ben konuşmaya başladım. ''Soyunma odalarının ve 9. sınıfın duvarının boyanması için müdürle konuşurum. Motorlar için yapacağım bir şey yok elimde. Siz halletmelisiniz. Kütüphaneye gelirsek onu da çalışkanlar el birliği ile halleder bence''

''Harika!'' dedi Aytaç alayla. Ona 'ne var' cinsinden bakınca açıkladı. ''Olan yine bize oldu. O motorları yıkatmak için para harcayacağız bir de''

Taktığı şeyi söylediğinde güldüm. ''Aytaç! Sen zenginsin. Hani kolejde okuyoruz falan. Aklını kullan biraz. Ya da babanın paralarını da kullanabilirsin'' söylediğim şeyler üzerine dudakları yukarı kıvrılacağı sırada kendini durdurdu ve yanımdan ayrıldı. Gülümsetmiştim. Onun gülümsemesini sağlamıştım neredeyse. Kendini durdurmasaydı da gülecekti

Aytaç Kaya SAVAŞ benim sayemde gülümsemişti!

Günlük [Yarı Texting]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin