Günlük [Yarı Texting]

1.2

M: günlüğü okumadın?

Kaya'hmak: öyle miymiş?

M: anladım okumadın

M: ilk sayfayı aç

Kaya'hmak: izin mi veriyorsun

M: nasıl bir şey olduğunu merak ettin

M: seni sevmek benim gözümden nasıl görmek istiyorsan

M: ilk sayfayı aç

Kaya'hmak: tamam bekle

M: oku sonra yazarsın tekrar

Telefonu yatağın üzerine bıraktım. İzin vermemin nedeni kendimi hazır hissetmemdi. O aslında bir günlük değildi. Ona anlatmak istediğim şeyleri yazdığım bir defterdi. Ona vermeyi hiç düşünmedim açıkçası. Tabi planlarımı suya düşüren şey o defteri kaybetmem oldu. Onun bulması ise tamamen kaderdi. Tesadüf demek isterdim ama tesadüflere inanmıyordum.

Kaç dakika geçti bilmiyorum. Üvey babamın bana böyle bir ceza vereceğini bildiğim için öğlen aldığım ama yiyemediğim simidi çantamdan çıkarıp yarısını yedim. Diğer yarısını yiyememiştim. Midem bulanıyordu.

Sonunda mesaj geldiğinde telefonu elime aldım.

Kaya'hmak: bunu yazarken benle konuşur gibi yazmışsın

Kaya'hmak: ya da hepsi bir oyundu

Kaya'hmak: bütün bu defter kaybetme mevzusunu tek başına mı yaptın

Kaya'hmak: güzel oyundu tebrikler

Kaya'hmak: çok güzel kandırdın beni

M: oyun?

M: jaskjgkzjgkfjbdsjgjd

Kaya'hmak: ne oldu

Kaya'hmak: planın ortaya çıktı diye hemen kayboldun

M: Kaya

M: kan lekesi nasıl çıkıyordu

Kaya'hmak: kan lekesi mi

Kaya'hmak: adam mı kestin lan

M: hayır

M: şey

Kaya'hmak: ney lan ney

M: halıya kan damladı

M: annemin görmemesi gerekiyor

M: bittim ben

Kaya'hmak: kan nereden geldi

Kaya'hmak: bileğini falan mı kestin

M: maket bıçağından geldi

Kaya'hmak: kendine neden zarar verdin kızım manyak mısın

M: kağıdı kesiyordum mal

M: bilerek zarar vermedim

M: görüşün bulanık olsaydı sen de kağıdı keserken elini keserdin

M: hayır yani kağıtla ne işim varsa gece gece

Kaya'hmak: görüşün neden bulanık

M: neyse ya

M: sen benle neden konuşuyorsun ki zaten

M: senin için sadece oyun oynayan aptal bir kız değil miyim

M: şunu söyleyip gideceğim

M: oyun değildi

M: o defter üstündeki tarihlerden de anlaşılacağı üzere çok eski

M: ben nefes alamadığım zamanlarda senle konuşamadım

M: bana iyi gel sana iyi geleyim istedim olmadı

M: bende en sevdiğim defterimi alıp sana yazmaya başladım

M: başka dayanağım yoktu çünkü

M: duygularını ifade et dedin ya hani

M: edemem çünkü,

M: duygularımı sadece kötü hissettiğim zamanlarda ifade edebiliyorum

M: neyse ne

M: zaten umurunda değil

M: ben şu yarayı temizleyeyim en iyisi

M: ve halıyı

M: sağ ol

M: ilk önce iyi yapıp sonra batırdığın için beni

M: o defteri istediğin zaman okuyabilirsin

M: yazarken sana yazdım ama vermeyecektim

M: madem sende o zaman anlamaya çalış

M: ya da ilk başta dediğim gibi

M: ateşe at ve kül et

M: iyi geceler nefret edecek kadar sevdiğim çocuk

M: yarın sabah bu yazdıklarımdan pişman olacağım ama olsun

(Görüldü 01.27)