Ne güzel şeydi çocuk olmak...
Tozlu yollarda koşmak, oyunlar kurmak, gülmek en saf halinle. Ne güzeldi kirlenen eller, en temiz halimizde. Ne özeldi yaşanan her an, farkında olmadan. Çocukluk hayalleri, kurulan arkadaşlıklar.. Aşık olmak belki de, n...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Elçin, dün akşam şahit olduğu şeyden sonra iyice darmadağın oluyor. Kuzey ve o sarışın kadının mutluluklarını gördükçe içi içini yiyor. Herkes onları tebrik ederken Elçin daha fazla dayanamıyor ve koşar adımlarla gidip kendisini odaya kapatıyor. Yatağına oturup bacaklarını karnına kadar çekerek camdan dışarıyı izlemeye başlıyor. Ancak gökyüzünü izlemek bile artık huzur veremiyor ona. Eskiden böyle biri değildi aslında. Her zaman pozitif olmaya çalışan, ne olursa olsun yüzünden gülücükleri eksik etmeyen biriydi. Kuzey'le karşılaşana kadar..
İçinde çiçekler açtıran adam, şimdi ise içine büyük bir dert oluyor. Yutkunamıyor bile onu düşündükçe. Henüz adını koyamadığı duygusunun esiri oluyor. Sabaha kadar gözünü bir kere kırpmadan öylece gökyüzünü izliyor. O kadar boş gözlerle bakıyor ki, güneşin doğduğunu bile çok sonra fark ediyor. Aynanın karşısına geçip ağlamaktan kızaran gözlerine ve uykusuzluktan çöken yüzüne bakıyor. Ama bu hayatın ilk darbesi değil ona, ilk düşüşü değil. O yüzden bir gün ayağa yeniden kalkabileceğini, güneş doğuyorsa hâlâ umudun var olduğunu bilerek yüzüne küçük bir tebessüm yerleştiriyor ve hemen makyaj yapmaya başlıyor. Böylece kendini çok daha iyi hissediyor artık. Aşağıya inip salona gittiğinde Kuzey ve Sibel'i görüp duraksıyor.
"Hah, sen yeni hizmetçi olmalısın. Bana bir bardak su getirir misin tatlım?" diyor Sibel. Kuzey, Elçin'in konuşmasına izin vermeden araya giriyor.
"Elçin, Nihat Babanın kızı."
"Aa öyle mi? Kusura bakma, Kuzey senden hiç bahsetmemişti de."
"O işler biraz karışık güzelim."
"Merhaba. Ben Sibel. Tanıştığıma memnun oldum." diyor ve elini uzatıyor. Elçin hiç sıkmasa da sıkıyor elini. Sibel'in boyu o kadar uzun ki, Elçin kafasını kaldırıp bakmak zorunda kalıyor. Ve her erkeğin etkilenebileceği güzellikte bir kadın..
"Ben de." diyor Elçin, sahte bir tebessümle.
**
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
