Neville
Bu yıl Hogwarsta son yılım. Eşyalarımı toplayıp hızlıca büyükanneme vedalaşıp trene bindim. Bir tek Harry Ron ve Hermione'nin yanı boştu. Onların yanına oturdum. Tatilden havadan sudan konuştuk. Birden yine o sesi duyduk:
- Şeker ister misiniz çocuklar?
-Ben bir tane kazan pastası almıştım. Parayı verirken narin bir ses duydum.
-Ben bir tane kazan pastası alabilir miyim? Bu Lunaydı. Onu yanımıza davet etttim.
Hogwarsta vardığımızda Dumbledore yine o konuşmasını yaptı . Konuşma bittiğinde herkes binalarına yönelmişti arkamdan biri bana sesleniyordu bu Lunaydı:
-Merhaba Neviile tekrardan bitkilerin nasıl trende pek konuşamadık.
-İyiyim sen nasılsın tekrardan bitkilerimde iyi (biraz kesicem -de'nin yazılımdan emin değilim tmm geri dönelim) bazıları kurur gibiydiler ama daha iyiler. Sizin"Dırdırıcın" nasıl?
Luna nazik bir sesle
- Dırdırıcı harika babamla be
n çok mutluyuz her şey harika.
Bir kaç dakkika sonlara , ayrılmak zorunda kaldık.
Nevile:
-Lunayla konuşurken nedense heycanlamaya başlıyorum,ellerim terlemeye başlıyor. Bu çok ilginç.
Luna:
-Neville ile vakit geçirmeyi seviyorum. Beni dinliyor saçma sapan fikirlerimi bile onu seviyorum çok iyi bir arkadaş.
Neville
Bitkibilimden çıkmıştık. Profesör bitkilerimi çok beğenmişti. Koridorda lunayı görmüştüm. Bir kaç ravenclaw'dan arkadaşlarıyla. O yüzden sadece el sallamakla yetindim. Oda bana el sallamıştı.
Lunayla konuşurken ellerim terliyordu. Cümle kurmakta zorlanıyordum. Bu yüzden Harry ve Dean'la konuşmaya karar vermiştim. Dean ve Harry kıkırdamaya gülmeye başlamıştı. Ron Harry'e ne olduğunu sordu. Harry bir şeyler fısıldamıştı. Ron'da gülmeye başlamıştı. Kızmıştım ve onlara ne olduğunu sordum. Hepbir ağızdan:
-SEN LUNA'YA AŞIKSIN. dediler. Şaşırmıştım. Hemen yatakhaneye gittim. Ödevlerimi bittirmiştim. Luna'yı düşünmeye başladım o sırada luna.
//Luna//
Bir kaç kızla konuşurken nerdense konu Nevill'a geldi. Birden tüm kızlar bana:
-NEVİLLE'E AŞIK MISIN?
bende onlara:
-Bilmiyorum, beni dinliyor en mantıksız fikirlerimi bile o çok iyi bir dinleyici. Kızlar biran gülmeye başladı bana Nevile sana aşık dediler. Kızarmıştım,bu olabilir miydi? Ben ve Neviile bende kıkırdamaya başlamıştım. Sabah Profesor Mcgonagal(inş doğru yazdım) bir partden söz etti. Partner şartmış falan. Yanımdaki bir kız "Neville sana bakıyorrr. " Ona baktım ben bakınca hemen başını çevirdi. Yemekten sonra bahçeye çıktım. Babam bana Dırdırıcı'nın yeni gazetesini yollamıştı. Onu alıp bir bankata oturdum. Birden yanımda endişeli bir sesti.
//Neville//
Merhaba Luna oturabilir miyim?
Luna:
-Tabiki.
Oturdum. Bi 5/10 dakika sesizdik. Sonra yana bakındım. Karşıda Harry ve Ron bana kaş göz yapmıştı. Cesaretimi topladım ve Luna'ya:
-Benimle partiye gelir misin?
Luna:
- Tabi hiç kimseyle gitmiyordum iyi olur.
O an ona sarıldım. Bir kaç ravenclawlı kız ve hufflepuf'dan kızlar bana tuaf tuaf (inş yine doğru yazdım) baktılar ama umrumda değildi. O anlar bana sihirli gelmişti. Gryffindor ortak salonuna gelince Harry,Dean ve Ron bana "Oooooo bakın bizim çapkın Neville değil mi bu?" Onlara bunun komik olmadığını söylemiştim.
//Luna//
Kuzlar salona girdiğimde bana"Bir erkekle partiye gideceğim için sevinmişlerdi. Hemen saçımı kıyafeti yapmaya koyulmuşlardı. Onlara daha partiye 1 hafta olduğunu söyledimde gülmüşlerdi. Salonda bir kaç erkek "Bizim laklak longbottom ile partiye gidiyor laklak longbottom'u seviyorr". Diye hemen bağırıp saçma sapan şeyler ssöylediler. Bende onlara susmalarını söyledim. Sabah ortak salona inerken Neville yanıma geldi. Ve bana bir şeyler açıklamak istediğini söyledi. Bu yüzden beni yemekten sonra kütüphaneye davet etti. Kabul ettim.
Kütüphanede...
Geldiğinde sevindim demişti Neville.
Ve ellerimi tuttu. Derin bir nefes aldı ve "Ben senleyken zaman tıpkı su gibi akıyor. Senleyken çok mutluyum. Tamamen doğal oluyorum. Ve sana sormak istiyorum. Benimle sevgili olur musun?
//Luna//
Şoklar içerisindeydim. Mutluydum. Ve ona evet demiştim bana sarılmıştı.
Beni ravenclaw binasına kadar bırakmıştı. Kızlara bunu anlatmıştım. Kızlar şok geçitmişti.
Bidaha anlat falan diyorlardı. Artık anlatmaktan bıkmıştım. Bazıları "ayyy çok tatlılığı"falan diyorlardı.
//Nevile//
Dean, Harry ve Ron ben gelince"Ooooo kalp doktoru harikaydın" gibi saçma sapan şeyler söylemişlerdi. Meğersem yan masada bizi izlemişler. Heycanlıydım. Partiyi iple çekiyorum. Çok az bir tılsım ödevim vardı. Yapınca hemen uyumuştum
//Parti günü sabah//
Hemen ortak salonda kahvaltıya indim. Elimde Luna için bir demet vardı. Onu Racenclaw masasına giderken gördüm. Ve ona sarıldım
Arkasına döndüğünde ona çiceği verip kulağına fısıldamıştım:
- Bu akşam bu yakışıklının eşi olacaksın heycanlı mısın?
Gülmüştü. Oda:
-Tabiki akşamı heyecanla bekliyorum ve bu bitkibilimde iyi olan yakışıklının eşi olmayada sabırsızlanıyorum.
Gülmüştük ve arkadaşları onu çağırmıştı. Gitmek zorunda kaldı. Bende gryffindor masasına gitmiştim. Boş dersim vardı. Kütüphaneye gittim. Bitkilerle ilgili aldığım kitabı geri verdim. Yenilerini aldım. Bir tanesini karıştırırken. Masadaa Drıdırıcı gazetesisini gördüm. Kitaptan başımı kaldırdım bu Lunay'dı.
//Luna//
"İçinden" bitkilere çok önem veriyor acaba bu akşam nerde buluşcaz. Ona sorular sormak için iyi bir zamanmıydı.
Neville otursana ayakkata kaldın dedi. Ve kendi kendime konuştuğumu anlamıştı. Parti için nerde buluşacamığa karar verdik.
//Partiye Doğru//
Neville'ı bekliyordum. Tam acaba gelmiycek mi diye düşünürken geldi. Çok yakışıklı duruyordu. Acaba benim hakkımda ne düşünüyordu. Ve bana bir tane buket getirmişti. Elimi tutu. Kızarmıştım. Bana gülümsedi. Partiye girdiğimde herkes cıvıl cıvıldı. Birsürü ravenclaw hufflepuf ve gryffindorlular bize baktı. Neville biraz kızmıştı. Partide çok eğlendik. Ve baya az kişi kalmıştı bizde bahçeye çıktık. Herzamanki oturduğumuz banka oturduk.
//Neville//
Bu akşam benle geldiğin için teşekür ederim. *İçinden* çok tatlı ben bu kızı hak etmek için ne yaptım. (Bunu yazarken eridim.) Bi ara ne oldu hatırlamıyorum ama onu öpmüştüm. Yanağından. Kızardı kızarınca çok tatlı oluyor artık ayrılıyorduk onu ravenclaw binasına kadar bıraktım. Oda tam giderken beni öpmüştü. Yanağımdan giderken gülerek gidiyordum. Hemen bizimkilere anlattım. Herkes bir şaşırmıştı. Bende kendime inanamıyordum. Hemen sabah olmasını istiyordum. Böylece güzel Lunam ile vakit geçirebileyim. Bu sabah beni revanclaw erkekleri de süzdü. Kızlardan biri "Luna bu sabah pek iyi değildi o yüzden hastene kanadında". Diyip gitti. Kahvaltıdan sonra onun yanına giderken bir kaç erkek bana seslendi. "Lak lak'a zarar verirsen bittin gibi şeyler ssöylediler. Luna kendisine "lak lak" denmesinden nefret eder. Bende asamı çektim ve onlara sersemletme büyüsü ( sersemlet) yaptım. İkisi hariç diğer 2'si yerde yatıyordu. O ikiside bana sersemlet yapmıştı. Yere düşmüştüm ve karnıma tam 2 tane tekme birde burnuma şiddetli bir darbe yemiştim. Zar zor kalkmıştım ve Luna'nın yanına gittim. Uyanıktı bana burnuna n'olduğunu sormuştu bende sakarlık işte diyip kestirmiştim. Güldü ona yaptığım küçük kartı verdim. Okumyayı bittirince ona sarıldım. Arkadaşaları gelince kaş göz yaparak gittim.
//Luna//
Kızlar bakın N- erkek arkadaşım bana kart getirmiş. Kızlar sözümü kestiler ve bizim erkeklerin Neville'a vurduğunu ve Neville beni korumak için çok fazla darbe yemiş. Neyse yarın taburcu olacağım için Neville teşekür ederdim ama hep aklıma o sahne geliyordu. Taburcu oldum ve hemen Neville'ı aradım. Ginny beni gördü ve bana Neville senin yanına geliyordu dedi. Hemen koştum onu gördüm. Hemen arkasından sarıldım ve gözlerimi kapatıp onu öpmüştüm. Arkadan biri (adını unuttuğum yaprak hani kışın böyle altında öpüşüesünya ondan) bu Ginnydi. İlk defa biriyle öpüşmüştüm. Uzun bir süre sarıldık aramızdan Dean ,Harry, Ron, Herimone ve benim arkadaşlarım bizi alkışlamaya başladılar. O an benim için unutulmazdı. Ama bir şey dışında malfoy ve arkadaşları bizimle dalga geçmeye başlayınca Neville yine darbe yemişti draco ona septum sepra ( Snape'in büyüsüdür ve yapılan kişi karnına bıçakla darbe almış gibi olur) yapmıştı. Hemen hastane kanadına gittik. Neville biraz daha iyidi ama hala uyanmamıştı ben yanında bir elini tutuyordum ve birden bir şeyler demeye çalıştı. L-Lu-Na herkes mutluydu iyidi. Bende burdayım Neville dedikten sonra Neville:
- Yakışıklı erkek arkadaşın seni nasıl korudu ama ?
Luna:
- Yaa evet ama az kalsın canındam oluyordun
Herkes gülmeye başlamıştı. Bi tek ben ve Neville kaldığımızda kulağına beni koruduğun için teşekür ederim prensim diyip yanağından öpüp gitmiştim. Neville yarın akşam taburcu olacaktı. O yüzden bu sabah babama bana iki tane bitki tohumu bide 2 tane dırdırıcı istemiştim. Şuan elimde Neville götürmek için bir paket vardı. Babam tohumların ne için olduğunu anlamamıştı ama yine göndermiş. Ona ne diyeceğimi bilmiyorum. Hastane kanadına vardığımda Neville uyuyordu. Hediyelerini yandaki masaya bıraktım. Tam giderken uyanmıştı. Neville:
- Hiç pas vermeden mi gidiyorsun?
Luna:
- Uyuyordun. Bende sana küçük bir şeyler getirdim.
Paketi açtı içindekileri görünce çok sevindi. Bana sarıldı. Kendimi çok güvende hissettim. Dersimin başlayacağını ve gitmem gerektiğini söyledim. Ama aklımda hala şu soru vardı. Babama nasıl açıklayacaktım. Yeni yıl geliyordu. Her yer bembeyazdı. Soğuktu bazıları gibi bende iki üç günlüğüne eve gidecektim. Neville biraz bozulmuştu. Giderken bana sarıldı. Artık bu konuyu babamla konuşmaya karar vermiştim. Eve vardığımda biraz soluklandım. Ve babamı çağırdım.
Bay Lovegood:
- Evet Luna seni dinliyorum.
Luna:
- Baba şeyyyy benim bir erkek arkadaşım olsaydı ne yapardın.
Bay Lovegood:
- Ahh Luna kızım bu derlerini çevrenini etikelyebilir. Derslerini ve aşk hayatını bir arada tutabilmek çok zordur. Ama sen bu ikisinide bir arada yapabilirsin inanıyorum.
Babm bunları derken çok mutluydum. Açıklayabilirim hemen nefesimi topladım ve:
- Baba benim bir erkek arkadaşım var!!!
Babam bana baktı şok geçirmişti. Oda inanamıyordu.
Bay Lovegood
-Neee benim küçük puddingimin sevgilisi mi varr? Hadi onu yemeğe çağıralım. Babama hogwarsta olduğunu söyledim. Oda o zaman iki gün bizde kalabilir. Benim puddingimin sevgilisi başımın üstünde. Gülmüştüm hemen Neville'e baykuş yolladım.
//Neville//
Şşş Dean, Ron, Harry buraya gelin bakın. Mektubu onlara okudum" Merhaba Neville babama senden söz ettim ve seni yemeğe çağırıyor bu akşam. Adresi aşağa yazdım. Görüşürüz." Dean ve Ron hemen " Oooooo müstakbel kayınbabanız sizinle tanışmak istiyor. Harry gülmüştü bende kendimi zor tutuyordum. Peki tek sorun. Nasıl gidecektim. Harry "Şapşal cisimlensene" doğru demişti. Hemen bavulumu toplayıp şık takım elbisemi giyip. Elimde bir buketle cisimlendim.
Kapıyı çaldım. Ve kapıyı Luna açtı.
//Luna//
Aaa Neville hoşgeldin selam. Bana bir tane buket getirmişti. Ona teşekür etmiştim. Babamla el sıkıştılar babam gergin gibiydi.
//Bay Lovegood//
Merhaba Neville ben Luna'nın babasıyım. Memnun oldum. Luna çicekleri suya koy hayatım teşekürler kızım. Gel bakalım Neville senle oturalım bizde. Neville hemen yandaki çiceklere baktı. Beğenmemiş miydi acaba?
//Neville//
Bu çicekler kurumuş ama merak etmeyin. Ben hemen yardım edebilirim. Çantamdaki küçük gübre poşetlerinden alıp bitkilere koydum. Bitkiler iki saniyede. Düzelmişti. Bay Lovegood çok etkilenmişti.
//Bay Lovegood//
Aman tanrım Neville bitkilerle aran çok iyi. Tam o sırada Luna bizi masaya çağırmıştı. Masaya oturup yemekleri yedikten sonra Neville'a annesinin ve babasının ne işle meşgul olduklarını sordum. Neville duraksamıştı. Luna bana annesini ve babasını Bellatrix Lestrange'in onları Lanetlediğini söyledi. Ondan özür dilemiştim. Bu tatsız an üzerine tatlı yedik. Neville'ı sevmiştim Luna da seviyordu. Yemekten sonra gitmesini gerektiğini söyledi cisimlenrek ve Lunaya sarılarak ve benlede tokalaştıktan sonra cisimlendi. Luna'ya dündüm ve onla gurur duyduğumu çok iyi bir seçim yaptığını söyledim. Oda yarın gidecekti.
//Neville//
Kendimi gryffindor ortak salonunda buldum. Herkes yatmıştı. Bende yatağa girmiştim bu akşamı düşünüyordum. Onunla ve babasıyla akşam yemeği. Bu harikaydı. Ama sonra yarın o gün olduğunu hatırladım. Gözlerim dolmaya başladı. Ağlayacaktım sesizce tıpkı her yılki gibi büyükannem duymasın diye sesizce ağlıyordum. Sonra bir tane mektup geldi bu Luna'dandı. Babasının hasteye gittiği merdivenlerden düştüğünü söyledi. Bunu okuduktan sonra tekrar ağlamaya başladım. Ron horlamay başladı. Ve yataktan düşmüştü. Hemen gözyaşlarımı sildim. Yatağa çıktı ve tekrar uyumaya başladı.
//Sabah//
Hiç istemeden kalkmıştım ortak salona giderken birisi bana sarılmıştı. Bu Lunaydı beni üzgünken görmesini iatemiyordum. Gözlerimi ondan kaçırdım ama üzgün olduğumu anlamıştı. Bana ne olduğunu sordu. Ona bugün annemin doğum günü olduğunu söyledim ve dayanamamaştım ağlamıştım. Bana sarıldı. Arkadan " erkekler ağlamaz longbottom " bu malfoydu. Gözyaşlarımı sildim. Git başımdan diye bağırdım. Hahaa ezik longbottom gittiğinde hemen masaya doğru ilerledik. Ben gryffindor oda ravenclaw masasına gitmişti. Ve birden yanıma geldi. Herkes ona tip tip bakmıştı. Ama onun umrunda değildi. Onun bu özelliğini seviyordum. Hufflepuf'dan bir kız bize mcgonagall'ın bizi çağırdığını söyledi. Yemekten sonra gittik ve bize Luna'nın bizde 3 gün kalacağını çünkü babasının onu görmek istmesini ve Benim annemin doğum gününü olduğu için bize izin verdiğini söyledi. O an çok sevinmiştim. Hemen odadan çıkıp bavullarımıazı hazırladık. Trende onla yan yana oturamamıştık. Onun yanımda olduğunu bildiğim halde onla oturmamam. Onu aradım ve yanın boş olduğunu gördüm. Yanına oturdum. Dırdırıcıya dalmıştı. Yanına oturdum biraz sonra başını omzuna koydu uyumuştu. Ne kadarda masumdu. Bana sarılmıştı. Saçının o güzel kokusu . Bende uyumuşum. Bir ara kaktığımda. Birbirimizi sarılak bulmuştum. Onu sadece izlemek istiyordum. Ama yaklaşmıştık. Tam fısıldayacakken çığlık atarak uyandı.
//Luna//
Aaaaaaaaaaaaaaa!
Neville bana bakkıştı ne olduğunu sordu?
Ona rüyamda babamın öldüğünü gördüğümü söyledim. Bana sarıldı ve varmak üzere olduğumuzu söyledi. İndiğimizde muggleların arasında birbirimizi bulamadık biri bana sesleniyor bu Nevill'di. El kol haraketleriyle yanına çağırdı. Büyükannesine sarılmıştı. Büyükannesi sende kimsin desiği an elimi uzattım. Ve Luna Lovegood dedim. Bende bayan Longbottom. Önce eve gidip byemek yiyelim sonra gideriz demişti eve varınca beni misafir odasına ağırladılar. Oda çok güzeldi. Yandan Neville bana bakıyordu. Yan yana bakındık burunlarımızın arasında 3 metreden az vardı.
//Neville//
Burunlarımızın arasında 3 metreden az vardı. Gözlerim yavaştan o kendiliğinden pembe dudağına kaymıştı. Çok güzeldi tam öpücekten büyükkannem brni çağırdı. Hızlıca yanağından öptüm. Ve aşağa indim. O söylemeden masayı kurmuştum. Büyükkannem bana bakmıştı:
-Ne güzel kızmış Neville çokta iyi biri
Neville:
-Büyükanne saçmalama öyle bir şey yok.
-Yapma Neville seni senden iyi tanıyorum. Brni uyutmaya çalışma.
Haklıydı. O beni benden daha iyi tanıyordu. Bunca yıla kadar bana hrm annelik hemde babalık yaptı ona sarıldım. Ve tam Lunayı çağıracakken inmişti. Büyükkanneme yardım etmrye başlamıştı. Yemekten sonra hemen üstüme yeşil bir kazak giymiştim. Hastanenin önune cisimlenmek yasak olduğu için muggle yollarıyla gittik. Büyükannem her zaman muggle parası taşardı. Luna 2. katta gidecekti. Bizde 5. katta tam gelmemize yakın beni hatırlamaları için dua etmiştim. Onları öyle görmek çok üzücüydü. İçeri girdiğim an ikiside değişik sesler çıkardılar. Eşya atmaya başladılar. Bende büyükanneme cafetaryaya gideceğimi söyledim. Luna'nın yanına iniyordum. Ağlayarak onları öyle görmeye dayanamıyorum. Luna'nın yanına geldiğime kendimi toparladım. Ve kapılarını çaldım. Girdiğimde bay lovegood (adamın adı çok uzun dms) a geçmiş olsun diyip kapının önünde Luna'yı beklemeye başladım. Luna ile cafetaryanın yolunu tutuk. Tam sandalye oturacakken büyükannem geldi. Ve gitmemiz gerektiğini söyledi.
//Evde//
Luna ile ıdalarımıza geçmiştik yemeğe daha bir saat vardı. Büyükanneme yardıma indiğimde Luna'yı orda gördüm büyükanneme yardım ederken. Onları 4-5 dakika izledikten sonra yanlarına indim. Luna bardakları dizerken bende tabakları koymuştum. Yemek çok güzeldi. Luna odasına çıkmıştı. Büyükannem:
-Luna ne kadarda tatlı seni kutluyorum.
Neville:
-Büyükanne saçmalama tekrardan beni utandırıyorsun.
Büyükanne:
-Babana benziyorsun. (Sarılır)
Bu konuşmadan sonra odama çekinmiştim. Uyumadan önce tekrardan annem ve babamın resmine bakmıştım.
//Sabah//
Odama gelen güneş ışıklarından dolayı uyanmıştım. Pencereme giderken Luna'yı dışarda salıncakta görmüştüm. Saate baktım. Saat daha 6 idi. Hemen üstümü değiştirip. Aşağa indim. Buzdolabından 2 tane poğça vardı onlarıda kapıp bahçeye koştum.
//Neville//
Günaydın erkencisin. Ona poğçalardan birini verdim.
//Luna//
Teşekür ederim. Sende erkencisin. Poğçaları yemiştik. Güneş dahada parlamıştı. Bizde koca bir ağacın gölgesinde oturuyorduk. Yarın yine ayrı binalarda olacaktık. Neden o ravenclaw da ya da ben gryffindorda değilim ki.
Uzun bir sesizlik olmuştu sadece birbirilerine bakıyorlardı. Bazende elleri bir araya geliyordu. Neville büyükannesinin penceresine uzaktan bakmaya çalıştı. Görebildiği kadarıyla hala uyuyordu. Neville 2-3 kere nefesini ayarlamayı başarınca cesaretini topladı. Ve onu öptü hemde dudağından. Yaklaşık 5 dakika öpüşmüştüler. Sonra birbirilerine baktılar. Gülüştüler tamda o sırada büyükanne onları çağırdı. Onlara buzdolabında yemek olduğunu ve arkdaşlarıyla buluşacaklarını akşam yemeğine yakın dönrceğini söyledi ve çıktı. Luna yine dırdırıcı okumaya başlamıştı. Neville ise duşa girmişti.
//Luna//
Beni öptü. Öpüştük haaa inanamıyorum. O anlar benim için unutulmazdı. Neville bana aşık olduğunu öğrendiğim günden beri hayatım çok değişmişti. Bu değişimler harikaydı. Onunlayken ailemle birlikteymişim gibi hissediyorum. Güvende bu harika bir his. Onlayken her şey daha bir güzeldi.
//Neville//
Gece rüyamda gündüz düşümde (ezhel şarkı sözleri dmsl) onsuz hala sakar işe yaramaz güçsüz Neville olurdum. Ama ona zarar vermek ve dalga geçenleri en karanlık büyüleri yapabilirim. Onu ilk gördüğümden beri aşığım sırılsıklam. O güzel dalgalı saçlarına, kendiliğinden o güzel pembe dudaklarına, kendi olmasına , kişiliğine her şeyine aşığım. Kimseyi kırmadan şakalar yapıp insanları güldürüyor. Aşağa indiğimde Luna koltukta uyuya kalmış. Hemen odasına çıktım. Battaniyesini aldım üstünü örtüm. Yanağından öpmüştüm. Tam öptüğümde büyükannem geldi. Şoklar içerisindeydi Luna'nın uyuduğunu görüdü. Hemen buraya gel der gibi işaret etti. Yavaşca ve sesizce koştum. Sarıldım. Seninle gurur duyuyorum Neville dediği an Luna uyanmıştı. Bizim sarıldığımızı görünce oda bize katıldı. Odalarımza çıktık. Bavullarımızı hazırladık. Yemek yedik ve yattık. Sabah erkenden trene bindik. Yan yana oturmuştuk. Yolculuğun tamamını konuşarak geçirdik. Neden ben uyurken saeıldınız diye sormuştu. Anlatım rüyasında her şeyin karanlık olduğunu fakat bir kapı gördüğünü ve kapıyı açtığımda karşıma sen çıktın demişti. Kızarmıştım hem sevindim hemde utanmıştım. Hogwarsta vardığımızda yine ayrılmak zorunda kaldık.
//Luna//
Rüyamda onu gördüğümü söylediğimde kızarmıştı. Kızardığında bile yakışıklı olması (erime vol 2😍😍) olanları kızlara anlattım. Kızlar şok geçirmişti. Bana inanamadıklarını eski lak Luna mısın diye sordular. Güldüm evet benim. Yarın ilk işim Harry'i bulmaktı. Ders programlarını almak içindi. Onunla daha fazla vakit geçirebilmek için. Hep ortak salon demişim hiç uyarmazmışsınız püüü size lddş büyük salon (o mu ne işte neyse) orada Harry'i buldum. Ders programını verdi. Benim dersimden önce olan birkaç dersimiz vardı. Hemen gözüm onu aradı. Yeni giriyordu. Koşarak sarıldım. Herkes bize bakıyordu. Baksınlar umrumda değildi. Benden izin istedi çok aç olduğunu yoksa beni yiyeceğini söyledi. İkimizde masalarımıza döndük.
//Neville//
Dean bana tuaf tuaf bakıyordu. Ona ne olduğunu sordum.
Dean:
-Siz iyice çıkıyorsunuz artık haa. Aferin Neville turnayı gözünden vurmuşsun.
Ona baktım ve evet biz çıkıyoruz iyiki onlayım. Beşinci yıldan beri Dean onu ilk gördüğümden beri aşığım sırılsıklam. Dean koluma yumruk attı. Gülüştük. Birden Luna'nın bana baktığını ve birkaç kızla bana bakarak konuştuğunu gördüm. Acaba ne diyorlardı. Tanrım (kitaplardada böyle geçiyor ldlz) gülerken ne kadarda güzel. Cennetten çıkma gibi ona saatlerce bakabilirdim. Onla bir odada aylarca kalabirdim. Onla olduğum için çok şanslıyım.
//Luna//
Ela gözlerine dalmıştım. Kızlar beni dürttü. Bana erkek arkadşına mı daldın demişlerdi. Gülüştük onlara bu gözlere nasıl dalmadığınızı sordum. Sahiplilerde ondan dediler. Kahkalara boğulduk ve Neville'ın bizi izlediğini gördüm. Dalmış bir halde acaba ne düşünüyor. Kızların dersi vardı benim ve Neville'ın dersi boştu. Bu zamanı iple çekiyordum. Yanıma geldi elini uzattı. Elini tuttum ve nereye gittiğimizi sordum. Bir şey demedi. Kütüphaneye yaklaşmıştık ve cüppesinden bir kağıt aramaya başladı. Buldu diğer elinde onu tutuyordu. Bana sevgilin olur musun sorusunu sorduğu masaya geldik. Oturduk iki dakika boyunca o kağıda baktı. Ve kağıtta yazanları okumaya başladı.
"Güneşi kıskandıracak gülüşün;
Kendiliğinden pembe dudakların.
Mas mavi gözlerin;
Bembeyaz tenin ile
Iyiki hayatımdasın seni seviyorum.
Kağıdı okuduktan sonra acayip bir şekillde kızarmıştım. Aşırı ponçik yüzü ile bana gülümsedi. Kütüphaneden çıktık. Yürümeye başladık,yürürken el ele tutuşuyorduk. Bizi görenler tuaf tuaf bakıyorlardı. Umrumuzda değillerdi istedikleri gibi fısıldaşsınlar hiiç önemli değil. Bu arada birkaç kere daha öpüşsünler dödldl sonlara yaklaşacağım işte 19 yıl sonra falana atlıycam ok bb. Haftaya quidditch maçı vardı. Birlikte gidecektik. Beni yine ravenclaw binasına kadar bırakmakta ısrar etti. Kabul ettim bıraktı, biraz etrafına bakındı. Kimse olmadığından emin olduktan sonra öpüştük. 2 dakika haa bugün çok çapkın ve aşıktı. Onlayken harika hissetmek suçsa azkabana gitmeye hazırım.
//Neville//
Öpüştük 2. kez bu harikaa kendimi harika hissediyorum. Onlayken harikayım. Quidditch maçını iple çekiyorum.
Quidditch Maçından sora
Slytherini 140 a 120 ye yendik. Maçta Lunayla çok yakındık. Bu harikaydı ona bakmaktan maçı izleyememiştim. O varken maçtan banane (3000.kelime) Dean bizim adına mutlu olduğunu söyledi. Gülümsedim
ve Dean bana küçük bir parti daha olacağını söyledi. Son senemiz olduğu için mezuniyeten önce küçük bir parti daha olmasını düşünmüşler. Hemen ona teşekür ettim ve Luna'yı aradım. Herzaman oturduğumuz banka oturmuş. Hemen ona partiyi anlattım ve birlikte gitmek ister misin? Diye sordum. Veeee birlikte gidecektik.
//Luna//
Yine bir parti ve yine ailemden sonra en sevdiğim insan ile gidecektim. Bu akşamdı hemen beyaz elbisemi giydim. Saçımı taradım. Ve onu beklemeye başladım. Geldiğinde çok yakışıklı görünüyordu. Beyaz papyonlu bir beyfendiye benziyordu. Elini uzattı tutum. Ve bir centilmen gibi elimi öptü gülüştük. Partiye indiğimizde çoktan başlamıştı. Piste çıktık ve dans ettik. Sonlara doğru kulağıma daha sesiz bir yere gidelim mi? Diye sordu kabul ettim. Bahçeye çıktık(fesat düşünenlerin hayalleri yıkıldı dldl) küçük bir piknik örtüsüne ilerledik. Bir tane radyo vardı. Şarkılar çalıyordu. Dans ediyorduk. Bu içerdeki partiden daha iyidi. Onla yanlız sadece ikimiz ne kadarda güzeldi. İçerde ki parti bitmiş olmalı ki sesler azalmaya başladı. İçeri girdik. Ve yatakhane lere gitme vaktinin yaklaştığını gördük. Beni ravenclaw binasına bıraktı. Yanağımdan öptü ve gitti. Harika bir geceydi.
//////HOGWARTS SAVAŞISAVAŞINDAN SONRA////////
Savaşın ardından tam bir yıl geçti. Neville yılanı ölöldürmüştü karanlık Lord tehlikesi bitmişti. Her şey yolundaydı.
///Neville//Hogwarts savaşı bitelli tam 1 yıl oldu. Tam bir yıl önce herkesin gözünün de korkak, çelimsiz, sakar;değil cesur, korkusuz Neville olmuştu. İkimizde şuan sadece mektupla görüşüyoruz. Ondan gelen mektupları bir kutuya saklıyorum. Ve onu özlediğim zaman onları okuyorum. Bugün büyükannemden bizde 2 gün kalmaksı için koparmıştım. Bunu bu akşam ona yazacağım.
//Nevill'ın mektubu//
Sevgili Luna
Tam bir haftadır büyükannemden izin koparmaya çalıştım. Ve başardım eğer sende ve babanda izin verirse bizde iki gün kalmak ister misin? Cevabını iple çekiyorum.
Neville
Mektubu ona gönderdim şimdi ise işin en zor kısmı var beklemek.
Sizce Luna ne karar vericek :) yazın
//Luna//
Yemeğimizi yemiştik babam koltukta uzanmış bir defter elinde bir şeyler karalıyordu. Odama çıktığım anda bir mektup gelmişti. Bu Nevilledandı. Mektubu okudum. Ve izin almak için babamın yanına indim. Babama mektubu verdim. Okumayı bitirince bana baktı sonra tekrar mektuba. Acaba kafasında ne kurdu? Ona ne olduğunu sordum.
//Bay Lovegood//
Ah puddingim bu harika gidebilirsin. Ama bende seninle geliyorum. Hem Neville'ın büyükannesiyle tanışırım.
Babama bir şey diyemedim. Odama çıktım ve Neville'a mektup yazdım.
//Neville//
Bay Lovegood neden geliyor ki. Bu durumu büyükanneme anlattım. Güldü ve kabul etti. Yarın akşam geleceklerdi.
//Akşama doğru//
Büyükanneme yemek yapmasında ve masayı hatta misafir odasını düzenlemesine yardım ettim. Her şey hazırdı. Tam koltuğa oturduk kapı çaldı. Kapıyı açtım. Ve Luna ve babası gelmişlerdi. Luna ve babası bizde kalacaklar tam 2 gün boyunca rüyada mıyım?
Ceketlerini aldım ve askılığa asttım. Büyükannemle bay Lovegood kaynaşmaya başlamışlardı. Luna'ya sarıldım. Saçının kokusunu içime çektim hala o güzel koku. Biraz soluklandıklarından sonra yemeğe oturduk. Bay Lovegood evi baya beğenmiş olacakki her yeri incelik ten sonra bana gülümsedi. Sevdiğim kızın babası bana gülümsedi. Bay Lovegood ile beş dakikaya yakın küçük bir sürtüşme yaşıdık. Ona odamda yatabileceğini. Benim için koltukta yatmanın hiç bir sıkıntısı olmadığını dile getirdim. Luna ve babası yorgundu. Yemekten sonra herkes odalara çekindi.
//Bay Lovegood//
Neville'ın odası biraz genişti. Odaya ilk girince gözüme bir kutu çarptı. Kahverengi komidinin üzerinde. Küçük sarı renkli bir kutu. Kutuyu açmamaya çalıştım. Ama merakıma yenik düştüm. Kutuyu açtım;açtığımda birsürü mektup ile karşılaştım. Hepsi güzelce saklanmıştı. Sonra anladımki bunlar Luna'nın mektupları. Kutunun altında arka bahçelerinde ki ağacın altında otururken ikisinin bir fotoğrafı vardı. Hepsini geri kapattım. Lunam ile lak lak diye dalga geçmeyen onu seven biri olması beni mutlu etti.
//Sabah//
//Luna//
Sabah aşağa indiğimde Neville'ın kalktığını ve kahvaltı hazırlmaya çalıştığını gördüm. Beni fark etti. Gülümsedi ve günaydın dedi. Ona yardım. Ettim ve ayağım bir şeye takılmıştı. Tam düşecekken beni tutu. Burunlarımızın arasında yine beş santimden az vardı. Ve beni babam gelir korkusuyla hemen küçücük dudağımdan öptü. Sonra sarıldık. Tam zamanında öpmüş, çünkü sarılmayı bırakınca babam aşağa indi. Bize günaydın dedi. Arka bahçede biraz hava alacağını bunun ona iyi geldiğini söyledi. Bahçeye çıkınca Neville ile birbirimize bakıp gülüştük. Büyükanne yanımıza geldi ve bizimle gurur duyduğunu söyledi. Babamı kahvaltı için çağırmaya çıktığımda. Bana hemen sarıldı. Bizi öpüşürken görmüş. İyi seçim puddingim dedi. Ona neden bizi gördüğü an ayırmaya çalışmadığını sordum. "O anların sizin için çok sihirli olduğunu ve çok aç olduğunu söyledi. " Yemekten sonra eşyalarını toplayıp gitmesi gerektiği dırdırıcıda işlerin yoğun olduğunu söyledi. Gitmeden önce Neville ile özel konuşmak istediğini söyledi.
//Neville//
Bahçeye çıkınca ellerim terlemeye başladı. Bay Lovegood bana döndü ve:
-Kızıma iyi bak Longbottom sana emanet dedi.
Güldüm. Bana ona iyi davrandığım onu koruduğum için teşekkür etti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Nuna
RomanceNuna Shipleyenlere gelsin ne diim fldldppdşd kısa bir hikaye olucak en fazla 10 bölüm falan vote istiyorum bu kadar tşk fkldld bide hogwarst savaşını atlıycam ve lunayla neville yaşıt bu kadar tekrardan tşk fkdl