Ellerimi bıraktı. Yüzümü elleri arasına aldı. Gözleri hala dudaklarımdaydı.
"Bana neden karşılık vermedin?"Sesi çok boğuk çıkıyordu. Benden etkilenmiş miydi?
"Ben.... bilmiyorum bu benim ilk öpücüğüm ve ne yapmam gerektiğini bilmiyorum belki de babam haklı. Beni bırakmalasın.Yüzümdeki elleri sıkılaştı. Canımı yaptığının farkında değilmiydi.
"Seni asla bırakmam. Karşılık verip vermemen umrumda değil. Ben herşeyinle senin ilkin olucam!" Bunları der demez dudaklarıma sertçe yapıştı. O kadar sert öpüyorduki. İlki gibi değildi. Bu benim canımı yakıyordu. Sadece tutku vardı. Gözümden düşen bir damla yaş yapışan dudaklarımızın arasından kaydı.Bartu dudaklarını benden hemen çekti. Yüzünde okuyamadığım ifadeler vardı.Ağzıma metal bir tat geldi. Dudağımı kanatmıştı. Bartu bana yaklaşmaya çalıştı. Ama ben hemen yataktan kalkarak kendimi odanın bir köşesine attım.
"Özür dilerim Karmen. Gitmek lafını ağzından düşürmüyosun ve bu beni sinirlendiriyo. Dudakların için üzgünüm. Ama tatları şey harika. Yani bu durumda söylenmez ama öyle. Hep bunun hayalini kurmuştum ben ve hayallerimin ötesinde bile güzeldi seni öpmek. Keşke sende aynı şeyleri hissedebilseydin. Keşke bana sevgini verebilseydin." Gözünden bir damla yaş açtığını görünce ona koştum ve sarıldım. Biraz önce kaçıyordum evet ama onun ağlaması içimde garip bir sancıya yol açtı. Bartu ilk başlarda şaşırsada sonradan kollarını belime sardı ve beni iyice kendine yasladı. Kulağıma nefesini verdikten sonra konuştu.
"Bir daha gitmekten bahsetme olur mu?" Sesi yalvarır gibi çıkmıştı. Geldiğimden bu yana ilk defa bu kadar güçsüz gözüküyordu. Sanırım bana gerçekten değer veriyordu. Ve bende ona. İki günde aşık mı olunur demeyin. Onda öyle bir şey var ki beni kendisine çekiyor. Ve ben mücadele etmekten yoruldum. Sorusuna hala bir cevap vermemistim.
"Olur." Karnımdan bir guruldama sesi yanaklarımı domatese çevirmeye yetti. Utanarak Bartu'ya baktım. Bana gülümsedi elimi tuttu ve kaldırdı.
"Gel. Senin şu minik karnını doyurakım." Hevesle sordum.
"Bartu ben yapabilir miyim yemekleri ? "Bartu bu çocuksu hallerime güldü ve tamam anlamında kafasını salladı. Hemen dolaptan biftek çıkardım ve tavaya attım. Ardından domatesleri doğramaya başladım. Biri arkamdan bana sarılinca korkuyla sıçradım. Bartu yanağıma minik öpücükler gönderiyordu. Yavaş yavaş boynuma indi ve orayı öpmeye başladı. Ağzımdan bir inleme kaçtı. Nerden çıkmıştı bu inlememe. Ama ne yapayım tutamadım. Bartu nun gerginlesen dudaklarından güldüğünü aladım. Boynumdaki işlerine devam ederken kendini bana iyice yasladı, arkamdaki sertliği hissedince kendimi geri çekmek istedim ama yanlışlıkla Bartu ya değdim ve ağzından boğuk bir inleme çıktı. Güçlükle konuştum.
"Yemek yanıcak."Bartu elini kenardan uzattı ve ocağı kapattı. Beni kendine çevirip dudaklarıma yapıştı. Bu sefer dayanamayıp karşılık verdim. Diliyle dudaklarımın üstünden geçince inledim. Bartu bana kendini yasladı. Ve çok sertleşmişti. Bu beni korkutuyordu. Durmamız gerekiyordu. Dudaklarını ayırdı ve boğuk sesiyle konuştu.
"Seni istiyorum!"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Tutsak
RomanceUmarım seversiniz. Ben severek yazdım. Okuyan herkese( tabi olursa :D) şimdiden teşekkürler.. ♤♧♤♧♤♧♤♧♤♧ İlk öpücüğümün , ilk aşkımın hep nasıl olacağını düşünmüştüm. Ama asla beni tutsak eden adama aşık olacağım aklıma gelmezdi. Evet ben bir tutsağ...