Alya

1.4K 67 12
                                    


Berat ile olağan ilişkimiz artık beni sıkıyordu. Zaten bana uygun biri değildi, anlaşamıyorduk. Onunla vakit geçirmekten hoşlaşmıyordum. Sürekli onu ekmekten, yalan söylemekten ve yanıma gelmesinden bıkmıştım. Tuana ile bu konuyu konuştuğumda onu bırakmamı söylüyordu.

''Cidden bu hep böyle mi devam edecek? Bu, bu şekilde olmaz Alya. Buna son vermen lazım. Hem kendi önünü kapıyorsun sevmediğin bir çocuk için hem de onun duygularıyla oynuyorsun! Ona da yazık değil mi?'' dedi Tuana.

''Evet, yazık ! Bir amacıma yakınlaşsam uygun bir dille uzaklaştıracağım kendimden. Ama şu Övgü denen kız yüzünden ona adım bile atamıyorum!'' dedim sinirle.

''O kız bu çevrede olduğu müddetçe imkansız senin iş! O kızda ne var, ben de bilmiyorum! Ama her ne yaparsa yapsın, ona ne kadar gönül koyarlarsa koysunlar, günün sonunda yine her şey, o kızın istediği gibi oluyor!''dedi Tuana.

''Olsun bakalım, bu iş şimdilik böyle! Ama zaman ne gösterir bilemeyiz! O kız kibiri yüzünden hiç ummadığı durumlara düşecek! Çevresinde hiç bir insan kalmayacak! O hiç yıkılmaz, sarsılmaz sandığı bir saltanatın içinde bulunduğunu zannediyor. Ama göreceğiz bakalım, kim batacak, kim çıkacak?'' dedim gülümseyerek ve kahvemden bir yudum aldım.

''Nasıl yani, Övgü'nün yerinde gözün mü var?'' dedi şaşırarak ve elindeki fincanı masanın üstüne koydu.''Bak, ben senin yakın arkadaşınım. Ama kızın arkasında onu çok seven geniş bir arkadaş çevresi var. Sen, onunla baş edemezsin. Bunun sonunda rezil olan sen olursun! Pek bulaşma derim.''dedi uyarır bir ses tonuyla.

''Neden Övgü'yü bu kadar gözünüzde büyütüyorsunuz, anlamıyorum! Bu zamana kadar Övgü, sadece arkadaşlarıyla takılan, kendi halinde, sessiz bir kızdı. Bunca senelik sınıf arkadaşımız. Onu iyi tanıyoruz ikimiz de! Ne olduysa, Berkinler sınıfa geldikten sonra oldu zaten. Onun her meselesiyle ilgilenmeler, onu takip etmeler, derste uzun uzun onu seyretmeler... Saçma sapan hareketler yüzünden Övgü, kendisini bir şey sandı! Yalan mı? Kendimi bildim bileli Kerim ile çıkan Övgü, onu bile sildi! Neden? Düne kadar, sınıfta sesini bile duymadığımız bir kızdan şimdi korkar mı oldun, bir iki kişi onu destekliyor diye!'' dedim.

Tuana, masadaki fincanı biraz inceledikten sonra, kafasını kaldırıp bana baktı.

''Ben ondan korkmuyorum.Sadece... pekala, ondan ne istiyorsun?'' diye sordu.

''Berkin'i ve son bir yıldır sahip olduğu yeri.''dedim düz bir şekilde.

''Bir dakika, bir dakika! Sen Berkin'den mi hoşlanıyorsun? Ne zamandan beri?'' diye sordu şaşırarak.

''Sınıfa geldiğinden beri. Böyle hoş ve güçlü bir çocuğun da Övgü gibi zayıf bir kızın peşinden koşmasına katlanamıyorum! ''

''Eee ne yapacaksın?'' dedi.

''Konu, ne yapacağım değil, ne yapacağımız!'' Gözlerimin içine şaşkın şaşkın bakıyordu.

''Ne yani Tuana, sen de Eray'ı istemiyor musun sanki?'' dedim gülerek.

Tuana, gözlerini kaçırarak ''Saçmalama onun sevgilisi var. Berkin ve Övgü ilişkisine benzemiyor onlarınki. Onların arasında bir şey yok sayılır. Ama Eylül ve Eray öyle değil.'' dedi.

''Çok aptalsın, çok çabuk pes ediyorsun!'' dedim hırslanarak.

''Sen, kafayı yemişsin! Bu aptal sevdadan vazgeç! Hem de en kısa süre içinde!'' dedi bana kızarak.

''Peki canım, sen hoşlandığın çocuğu başka bir kızın kollarında görmeyi hazmedebilirsin, ama ben hazmedemem! Bunun için elimden geleni ardıma koymayacağım! Artık hareket zamanı!'' dedim ve keyiflenerek kahvemden bir yudum aldım.

Tuana ise onaylamayan bir bakışla bana bakıyordu. Kafamı başka yöne çevirdim.


Saplantı 2- Farklı YönlerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin