Ç' E' (Tamamlandı)

Ç' E' ~6 ♥

Ceren'e uzun uzun sarıldık. Ardından kantine indik tabii. Yemekler kalp biz.

"Kuzularım vallahi sizi çok özledim." dedi özlem dolu bakışlar atarak. "Biz de seni özledik. Nasıl oldu da Cüneyt Amca buraya gönderdi seni?" dedim merakla. "Uzun konu aslında. Bu gün bize gelin anlatırım." dedi ve tostundan uzun bir ısırık aldı.

"Oha!" diye birden bire bağırdı. "N'oldu be? Ne cırlıyon?" dedi Eda şakayla karışık, yüzünü buruştururken. "Lan şu çocuk çok tatlı abi!" deyip çenesiyle Çınar'ı gösterdi.

"Aaa! Evet tatlı çocuk. Bizim için çocuk dövdü." deyip geriye attırdı saçlarını Eda. "Oha! Cidden mi! Konuşuyor musunuz onla? Elif ya! Çınar'la beni tanıştırsana!" dedi.

"Olur." deyip tostumdan bir ısırık daha aldım. "Çınar abi! Çınar abi!" diye nefes nefese bir çocuk girdi.

Çınar hızla ayağa kalktı. "N'oluyor Murat? Ne bu hâlin oğlum!?" dedi.

"Ya bak sana çok tatlı kalkıyor." dedi Ceren hayran hayran. Teâlâ'm ya! Alemsin Ceren.

"Hani şu p**ev*nk Yusuf var ya! Seçkin Anadolu Lisesinden..."

"Dur bi nefes al!" dedi Çağrı ve çocuğa ilerledi.

Çocuk derin bir nefes aldı, "Çıkışta iskelet kapalı sokağına çağırıyor. İki kız geldi mi buraya?" deyip sınıfı gözleriyle taramaya başladı. "Heh! İşte şu iki kız galiba! Elif ve Eda'mıydı neydi. Onların da gelmelerini söyledi." dedi.

"Ben?" diye cırladı Ceren.

"Hayır. Başka kız istemedi." deyip boş boş baktı Ceren'e.

"Neden yahu?" dedim merakla. "Bilmiyorum. Ama sizlerin tanıdıkları da varmış arasında, " Eda'yı göstererek devam etti, "...biri seni," dedi ve diğer parmağını bana doğrultup "...biri de seni seviyormuş. Yusuf seni seviyor galiba." dedi.

"Hayda!" dedim. "Siz gelmeyin." dedi Çağrı bana dönüp. "Niye be!? Davetiye geri çevrilmez." dedim.

"Aa durun!" deyip arkasını döndü Eda.

Çantasından çekirdek çıkardı ve sinsice sırıtıp:

"Artık hazırız!" dedi.