9. Bölüm

127 6 7
                                    

Merhaba arkadaşlar! Tam size artan oy ve yorumlardan bahsetmiştim ki son bölümde hayal kırıklığı yaşadım. Fakat bir okuyucuma teşekkür ederim ve onun için de yeni bölümü erken yayınlamaya karar verdim.

İyi okumalar.

...

"Kızım neler olacak, ne yapacaksın bilemiyorum fakat sana kolay gelsin" dedi.

Ben de neler olacağını bilmiyordum fakat olacak her şey benden karşılığını alacaktı.

Okuldan sonra eve gelir gelmez rahatlamak için kısa bir duş aldım. Bornozumu giydikten sonra odama girdim ve aynaya baktım. Yanaklarım tombikleşmeye mi başlamıştı! Yok daha neler! Tabi kaç gündür spor namına bir şey yapmamıştım.

Dolabımdan salaş bir t-shirt ve tayt alıp giyindim. Yanıma da yedeklerimin olduğu çantamı aldıktan sonra tamamdım. Siteninin içinde her şey vardı. Bu yüzden herhangibir spor salonuna gitmeme gerek yoktu. Sitedeki her apartmanın bodrum katında fitness salonu vardı.

Aşağı indiğimde telefonumu ve kulaklığımı aldıktan sonra çantamı küçük dolaplardan birine koydum.

Koşu bandını çalıştırmadan önce kulaklıkları takıp çalma listemi yürütmeye başladım. İşte şimdi hazırdım.

••

Fitness salonundan çıktığımda saate baktım ve iki buçuk saattir burada olduğumu anladım. Biraz temiz hava almak için bahçede dolaşmayı düşündüm.

Apartmandan çıkarken elimdeki çantayı kapının çevresinde oyun oynayan çocuklara emanet ettim.

Küçük süs havuzunu geçtikten sonra basketbol sahasının dışındaki banklardan birine oturdum. Basketbolda iyi değilim yani oynamakta fakat izlemeyi severim. Sahada toplamda dört kişi vardı. Ve bu dört kişiye Cenk de dahildi.

Ben şaşkınca bakarken sonradan aklıma dank etti. Çocuk eskiden burada oturuyordu sonuçta. Fakat niye buraya gelmişti ki sanki başka yer yok! Kesin beni sinir etmek içindi ve etmişti de. Bu yüzden acayip bir şekilde sahaya daldım. Peki ne oldu dersiniz? Kafaya basketbol topu yedim. Tam ağzınızı açmış birini azarlayacakken kafaya top yemek nedir bilir misiniz?

"Oha, kafamı kırdın!" dedim başımı tutup topu kafama isabet ettiren arkadaşa bakmaya çalışırken.

Yine Cenk çıktı. Hayır çocuğun kanında kesin var bi öküzlük. Her seferinde de olmaz ki canım!

"Sahaya dalan kim acaba?" dedi gülerken.

Bir anda tüm sinirlerim uçtu gitti ve ben de gülmeye başladım. Yalnız ben güldüm mü sonu gelmediğinden gözlerim yaşarmaya başlamıştı bile. Yavaş yavaş sustuğumda Cenk'in de aynı şekilde olduğunu gördüm ve birden içimdeki kelebeklere pardon içimdeki beygirlere bir şeyler olmaya başladı. Çocuk sen bu kadar güzel gülmek zorunda mısın?

"Neyse sen neden buraya geldin?" dedim gözünün içine bakabilerek. Bakabilerek diyorum çünkü insanların gözünün içine uzun süre bakmaya utanıyorum.

"Gördüğün gibi maç için. " dedi kollarını açarak.

"Aa gerçekten mi. Niyeyse hep bulunduğum ortamda bitiveriyorsun."

"Seninle ne alakası var. Her yaptığımı kendine göre düşünmekten vazgeç. Hem nereden bileyim seni göreceğimi. Bilsem gelmezdim." derken beni nasıl kırdığının farkında olsaydı keşke.

Gerçi benim aptallığımdı çocuk haklıydı. Bahçede dolaşmasaydım birbirimizi görmezdik ki. Topun geldiği yer de şişmiştir şimdi kesin. Of nasıl ağrıyor.

"Doğru, haklısın. Neyse siz maçınıza devam edin. Görüşürüz." dedim. Uzaklaşırken onun da bana bir veda sözcüğü etmesini bekledim fakat küçük havuzun oradayken arkama baktığımda maça devam ettiklerini anladım. Ne bekliyordum ki! Cenk benden neredeyse nefret ediyordu.

Geldiğim yoldan geri döndüm ve eve çıktım. Kapının önüne geldiğimde anahtarların çantamda olduğunu ve çantayı da aşağıda bıraktığımı hatırladım.

Aşağıya indiğimde çocukların yanına gittim ve çantamı aldım.

"Eylül abla, bir abi çantana bir poşet bıraktı." dedi çocuklardan biri.

"Kimmiş?"

"Bilmiyorum." dedi ve oyununa geri döndü.

Çantanın içine eve girince bakardım nasıl olsa diyerek asansöre bindim.

O ne be! Alnım baya şişmişti. Evde krem de yok ki böyle şişlik için. Buz koyarım artık diye düşünürken eve girdim.

Ne varmış aman bomba olmasın diye dua ederekten çantayı açıp içindeki poşeti açtım.

Poşette krem vardı. Bir de not.

"Notu özür sanıp hemen umutlanma şimdiden söyleyeyim. Topuma karşı dava açmaman için para değil krem veriyorum. Görüşürüz."

Eveeet... Bir bölümün daha sonuna geldik. Bu dokuzuncu bölümdü ve dokuz benim uğurlu rakamım ^.^

Bir de bölüm geç oldu çünkü küçük bir ameliyat geçirdim ama bahane olarak algılamayın lütfen.

Yeni bölüm de ne zaman gelir bilmiyorum . 3 eylül de doğum günüm oluyor canımlar. Büyük ihtimal ondan sonra yayınlarım.

Hepinize teşekkür ederim.

Küçük HatalarHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin