30. Bölüm

1.9K 115 70
                                    

Eylem'den
Uzun uğraşlar sonucu Can ile birlikte kahvaltıya inmiştik. Fethi bizden önce inmiş masanın başındaki yerine yerleşmiş, yine tüm duvarlarını kurmuştu. Can'ı ana kucağına bıraktıktan sonra masaya geçtim bende. Sessizce kahvaltıya başladık. Arada kaçamak bakışlarımızı da yakalıyorduk o ayrı.

"Hazırlan. Yolculuk var. "

"Anlamadım" ne diyordu bu. Ne yolculuğu aniden.

"Amcamlara gidiyoruz. Amcamın oğlu kız kaçırtmış mesele var. Acilen düğün olacakmış. Bizi de orada görmek istiyorlar"

"Nerede yaşıyorlar peki?"

"Gidince anlarsın. Afiyet olsun " diyip kalkmıştı. Kafasına göre bir şeyler
yapması beni deli ediyordu. Ama bir şey diyemiyordum.

Fethi masadan kalktı. Canı öptü ve gitti.

1 gün sonra.
Birlikte uzun bir yolculuktan sonra nihayet Mardine gelmiştik. Hep çok korkmuştum buradan. Hep sessiz faciaların mekanıydı burası. Kaç hayat dağılmış , ne kadar umutlar, hayaller, aşklar ölmüştü. Aşkın mezarıydı burası. Aynı zamanda katili. Ya bizimde sonumuz olursa. Umarım bizim aşkımızın mezarı olmaz burası.
Dakikalardır karşımda ki kişiye bakıyordum. Şuanki hayatımın mimarı olan kişiye. Karşımda eski doktorum Seda vardı. Hamileyken bana doktorluk yapan Seda. Keşke hiç tanımasaydım onu. Keşke onu doktorum olarak seçmeseydim. Gerçi ben bulmasam bile eninde sonunda onun bizi bulacağı ortadaydı.

Gözlerim dolmuştu. Herkes bizi karşılamak için sıraya dizilmişken ben tek kişide takılı kalmıştım. Ne yani kaçırılan kız Seda mıydı? Fethi hafifçe koluma dokununca irkildim. Önce ona sonra Seda'ya baktım. Daha sonra ise aileye. Bozuntuya vermemeliydim. Yoksa her şey mahvolurdu. Her şeyden önce Ferhi yıkılırdı. Kendime geldiğim gibi herkesle tanıştım. Kısa sürede içeri girmiş çay içmeye başlamıştık. Kısa sürede herkesle kaynaşmıştım. Sultan ana, Hacı dede, Fethi'nin amcası Davut amca ve eşi Yakut abla. Gelinleri Saadet ve evin büyük oğlu Samet. Hepsi iyi insanlardı. Fethinin aksine daha güleryüz insanlardı. Ama Fethi de onlarla tamamen farklıydı. Gamzeleri, şakacı tavırları ve bazen huysuz homurdanmaları ile mıncıklama hissi doğuyordu içimde.

"Ee gelin hanım üzmüyor seni demi bu kerata"

Yok canıım.hiiiiç. Asla. Kim dedi ya onu.
"Şükür" dedim sadece.
"İkinci çocuk ne zaman"
"Yakut yenge e Can var ya" dedi Fethi benden önce.
" Ah siz şu gençler. Gereksiz işlerle uğraşıyor sunuz. Samet daha 1 yaşında değildi yengen ikinci çocuğa gebe kaldığında. Siz hala eğlence peşindesiniz"

Kızardığımı hissediyorum. Ve Fethi'nin aklından geçenleri tahmin etmek zor değildi. Şömine gecemizi hatırladı büyük ihtimalle. İçimden resmen kaplan çıkmıştı.

Yol yorgunu olduğumuz için ilk günden bizi düğün işleri ile meşgul etmek istememiş, odamızı hazırlamıştılar. Ben odada Can'ı doyururken Fethi duştaydı. Can uyuduktan sonra bende üzerimi değişip yatağa geçtim. Fazla huzursuzdum. Burdan bir an önce gitmek zorundaydık. Hem de biran önce. Asıl aklıma takılan Seda gibi birisinin nasıl Mardinli birisi ile kaçacağı ve üstelik o ailenin Fethinin akrabaları olmuş olmasıydı. Ya çok büyük bir tesadüftü yada her şey hesaplı kitaplıydı. Ben direk 2. seçeneği seçtim zaten. Fethi duştan çıkmış giyinmiş ve odadan çıkmıştı. Ben huzursuzca yerimde kıpırdanmaya devam ediyordum. Ya Seda ile karşılaşırsa. Yerimde daha fazla duramadım ve sabahlığı üzerime geçirip hızla odadan çıktım. Fethi ortalıkta yoktu. Neredeydi ki. Aniden karşıma çıkan kişi ile betim benzim attı.

"S-sen!"
Seda bana bakıyordu ve ben sadece sen diyebilmiştim.
"Ne o. Kocanla aile saadetinizi bozamadığımı söyleyemeye mi geldin."

"Saçmalama. Senin burda olduğunu bile bilmiyordum."
Her an yakalanacağız diye bedenim korkuyla titrerken konuşmayı bir türlü sonlandıramıyordum.

"Ha sen korkuyorsun. Yoksa söylemedin mi kocana" tiz bir kahkaha attı. Ardından devam etti.
"Ay fedakarlığa bak. O üzülmesin diye ona söylemedin. Şimdi de tüm suç sende diye biliyor. Ay böyle daha zevkliymiş"

Yüzümü çevirip giderken kenarda bizi izleyen Fethi'yi görmemle felç geçirdim. Korkudan tir tir titrerken artık çok geç olduğunu biliyordum.
Seda Fethiyi görür görmez giderken ben hala olduğum yerdeydim."

"Eylem. Ne demek o. Ne diyordu. Ne demek istedi. Ne saklıyorsun benden."
Kolumdan tuttuğu gibi odaya sürükledi. Odanın kapısının yanında durdu.
"Artık söyle. Bak Seda nerden biliyor o kim ve ne saklıyorsun. Delirtme beni anlat!"

"Hiç b-bir şey"
Sesini yükseltti ve artık bağırmaya başladı.
"Ne demek hiç bir şey!"

"O demek. Bebeğini Eylem aldırmadı. Ben öldürdüm! Ben kimmiyim Fethi Kulaksız. Çok sevgili kardeşin vardı ya hani. Onun birde sevgilisi vardı. Öldürdüğün sevgilisi. Onun kardeşi"

Herkese merhaba. Ben @eyfetisever
Öncelike çok üzgünüm bölüm geç geldiği için. Umarım beğenmişsinizdir. Üzülerek belirtmek isterim ki bu size yazdığım son bölüm olacak. Yekrar User yazmaya devam edecek. Ben de iki yeni kitaba başlayacağım. Biri tek bölümlük hikayeler diğeri ise uzun zamandır kurguladığım hikayeler.

Bölümü nasıl buldunuz?

Sizinle olduğum 4 bölüm süreci nasıldı. Yazdıklarımı beğeniyormuydunuz. Yada beni sevdiniz mi?

Yeni kiyaplarımı yazarsam okur musunuz?

Sizleri seviyorum. Umarım sizde beni sevmişsinizdir. Lütfen sorulara cevap verin çok merak ediyorum çünküüü. Belki bir ara çıka gelir yeni bir bölüm yazarım sizlere. Sevgiyle kalın.

Benim İçimdeki Sevgiyi Bul  Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin