Kısa süreli bir polis merkezi macerası yaşadık ve ailelerimizin merkeze gelmesiyle mira şikayetini geri çekmişti ve benim davam delil yetersizliğinden kapanmıştı. Merkez çıkışı eslemle arkadaş gibi vedalaştık ve arabaya bindim. Annem bana kızgın kızgın bakıyordu.
Füsun (berilin annesi): sana inanamıyorum beril. Ben seni böyle mi yetiştirdim? Her şey tamam ama hırsızlık ne demek! Üstelik bunu ne zaman sonra öğreniyorum!
Beril: tamam anne ya lütfen özür dilerim bütün haftalığımı iddia'da kaybettim sizden de para isteyemedim işte kaç kere daha anlatacağım?
Füsun: allahtan mira geri adım attı yoksa bu suç dosyana işleyebilirdi! Sana ceza. Haftasonu dışarı çıkmıyorsun!
Beril: ama anne bu okul açılmadan önce son haftasonum!
Bana bunu yapamazsın!
Füsun: bana bağırma küçük hanım cezanı bu şekilde çekeceksin konu kapanmıştır.
Oflayarak nefesimi dışarı verdim. Lanet olsun ya son haftasonunu eslemle geçirmeyi planlıyordum olanlara bak! Eve gidince odama çıktım ve direkt olarak telefona sarılıp eslem'i aradım.
Beril: hayatım sana kötü bir haberim var
Eslem: ne oldu bitanem?
Beril: annem ceza verdi haftasonu evdeyim of! Beni böyle cezalandırıyor. Ne güzel seninle buluşacaktık...
Eslem: hadi ya kötü olmuş bu :/ ama dur ya ben sizin eve gelirim odanda birlikte vakit geçiririz.
Beril: evet ya fena fikir değil.. zaten annem dedemleri ziyaret edecekti evde yalnız oluruz süper yaa
Eslem: ya bak sevgilim hemen moral bozmaya gerek yokmuş
Beril: harikasın :)Haftasonu gelmişti ve eslem bize gelecekti. Annemin bundan haberi yoktu. Annem çıkmak üzereyken bana döndü.
Füsun: kızım evde canın sıkılmasın diye senden habersiz arkadaşını çağırdım ama aranız bozulmasın diye son olanlardan sonra malum
Beril: hangi arkadışımı anne?
Füsun: mira
Beril: anne neden çağırıyosun ya onu off!!
O sırada kapı çaldı. Bu gelen mira olmalıydı çünkü eslemle az önce konuşmuştum evden yeni çıkmıştı.
Füsun: bakma bana öyle hadi kızı kovamazsın ya ayıp!
Anneme göz devirerek kapıyı açtım. Mira hiçte yapmacık olmayan yüz ifsdesiyle bana bakıyordu.
Füsun: hoşgeldin miracığım
Mira: hoşbuldum füsun teyze. Bana 2. Şans tanıdığınız için teşekkür ederim
Füsun: rica ederim tatlım siz eğlenin evde aman başka olaya karışmayın
Annem çıktıktan sonra mira ile koltuğa oturduk.
Beril: çok sevinme eslem birazdan burada olur
Mira: yani?
Beril: bütün gün baş başa kalırız falan mı sandın?
Mira birden oturduğu koltuktan kalkıp yanıma geldi. Bana çok yakın oturuyordu. Elini omzuma atıp yüzünü yüzüme yaklaştırdı. Neden karşı koyamıyordum şu an bilmiyordum.
Mira: emin ol baş başa kalacağımız çok zaman olacak...
Mira yanımdan kalktı ve koltuğuna gedi döndü ve sinir edici bakışlarını takındı. Sanırım az önce ne yaptı anlayamamıştım ama içim bir tuhaf olmuştu. Yerimden kalktım ve balkona çıktım. Mira hiçbir şey yapmadan beni izliyordu. Eslemi aradım.
Beril: sevgilim nerde kaldın?
Sevgilim kelimesini vurgularken miraya bakıyordum. O ise ifadesiz gözlerle bana bakıyordu.
Eslem: az kaldı aşkım sizin sokağa girdim bile.
Beril: şey annem mira'yı çağırmış o da bizimle
Eslem: ne alaka ya onun ne işi varmış?
Beril: bilmiyorum annemin işleri işte
O sırada mira seslendi
Mira: yalnız ben hala burdayım!
Eslem: ne diyor o?
Beril: aman boşver ya hadi çabuk ol
Eslem: tamam aşkım
5 dakika sonra eslem geldi ve zil çaldı. Kapıyı açar açmaz onu içeri aldım ve direkt boynuna sarılıp dudaklarına uzandım. Onu öperken göz ucuyla mira'ya baktığımda kaşlarını çatmış bir biçimdeydi. Ayrıldım ve ikimiz koltuğa yerleştik.
Eslem: ooo kimler varmış burada
Mira: merak etme ben de meraklı değilim size annelerimizin işi bu...
Eslem: madem meraklı değilsin gidebilirsin
Mira: nereye gideceğim? Bütün gün arayıp kontrol edecekler. Zorunluluktan burdayım.
Eslem: niye bizi şikayet ettin?
Mira: hakettiniz çünkü
Eslem: seni gördüğüm ilk günden beri sevmiyorum
Mira: ne tesadüf ben de aynı şeyleri düşünüyodum
Beril: aaa tamam madem beraberiz olaysız bitsin bugün
Mira: hiii ivitt çifte kumrular kalkın mısır patlatın ben de film seçelim izleyelim en azından zaman geçsin
Eslem : az ye hizmetçi tut
Mira: üf altı üstü mısır patlatıcan sanki mısır piramidi inşa et dedik
Beril: gel sevgilim seninle mısır yapalım gel
Eslemin elinden tutup miraya dil çıkarınca o da bana dil çıkardı ve şaşırtıcı bir şekilde gülümsedi. Bu hareketi beni de gülümsetmişti. Mutfağa geçtik ve hazır mısır paketini mikro dalga fırına koyduk. Patlamasını izlerken eslem arkama geçti ve ellerini belime sarıp başını omzuma yasladı. Boynuma öpücükler bırakırken ellerini okşadım. O sırada mira mutfağa girdi. Yüzü yine ifadesizdi.
Mira: oo ben sizi sevişin diye yollamadım buraya.
Beril: aman mira tamam hazır işte geliyoruz!
Mira: hangi filmi izleyelim diye soracaktım
Beril: neler varmış?
Mira: bak şunlara bi
Mira elime dvd'leri uzattı ve eslemle bir kaç dakika bakıp karar verdikten sonra tv'nin karşısına geçtik. Ben eslemle sarmaş dolaş oturur vaziyette film izlerken eslem bana mısır tanelerini yediriyordu ve arada öpmeyi de ihmal etmiyordu. Mira ile ne zaman göz göze gelsek sert ve bir o kadar yumuşak bakışlar atıyordu. Filmimiz bitmişti ve mira'nın gitmesine 1 saat kalmıştı. Bu bir saatide atlatmamız gerekiyordu. O sırada eslem'in telefonu çaldı. Birkaç dakika konuştu ve sesli bir şekilde nefesini dışarı verdi. Ellerimi boynuna sardım.
Beril: ne oldu?
Eslem: annem aradı. Eve daha yeni taşındık ya açılmamış koliler var okul açılmadan bitirelim dedi gitmem lazım bebeğim hiç böyle planlamamıştık özür dilerim
Beril: hiç önemli değil sevgilim bundan sonra bütün haftasonları bizim
Eslem gülümsedi ve vedalaştıktan sonra içeriye döndüm. Yine mira ve sessizliği ile baş başaydım.
Mira : mutlu musun onunla?
Beril: efendim?
Mira: sorum gayet açık
Beril: gördüğün gibi
Mira: anladım...
Beril: neden sordun?
Mira: hiçç
Beril: senin yok mu hayatında biri?
Mira: istemediğim için yok
Beril: neden istemiyosun ki
Mira: kafa dinliyorum diyelim
Beril: anladım
Mira ile neredeyse sorunsuz sohbet etmiştik ve nedense ona yeniden kanım ısınmıştı. Sanırım arkadaş olabilirdik.
Mira sonunda gitmek için kalkmıştı. Kapıya geçirmek için gittiğimizde onu durdurdum.
Beril: hey mira
Mira: efendim?
Beril: bundan sonra evime zorunluluktan dolayı gelmeyebilirsin
Mira:yani?
Beril: yeniden arkadaş olabiliriz yani
Bu sözün üzerine mira içeri girdi ve kapıyı kapattı. Yaklaştı ve konuştu
Ben seninle arkadaş olmak istemiyorum ki...
Sonra ensemden tuttu ve dudaklarıma yapıştı. Şaşkın gözlerle ona bakarken geri çekilmek istedim ama vücudum düşüncelerimle ters tepiyordu. Vicdan azabı vücudumu delip geçerken kendimi mira'ya daha da bastırdım ve öpüşmemizi daha da hızlandırdım. Kana susamış vampir gibi birbirimizi sömürüyorduk. Şu an neden onu deli gibi öpmek istediğimi bilmiyordum ama bir an da nefsime karşı gelerek geri çekildim. Konuşmuyorduk ve mira kapıyı açıp çıktı. Annem geldiğinde günü kısa özet geçmiştim. Eslem işi olduğu için yazamıyordu ama ara verdiğinde kısa kısa yazıyordu. İçim pişmanlıktan kavruluyordu. Bunu esleme nasıl yaptım ben ya? Nasıl karşılık verdim ona neden geri çekilip ona haddini bildirmedin beril? Esleme yakın davranmaktan çekiniyordum. Ona ihanet etmiştim ve içim içimi yiyordu. Whatsapp'a girdim ve mira'ya yazmak için profiline dokundum.
Beril: o öpüşme hiç olmadı. Tamamen unut. Çok pişmanım ve eslemi seviyorum. Aklında ne varsa çıkar aklından ve benden uzak dur. Seninle ikimizin bir arada durması çok tehlikeli. İkimizde birbirimize karşı koyamazken bir arada bulunmamalıyız. Üzgünüm mira.
İki dakika sonra mavi tik olmuştu. Cevap gecikmedi.
Mira: senden çok özür dilerim. Seni eslemle öyle görünce hırslandım ve seni öpmek istedim. Benim hatam. Gizleyelim. İlişkin çok güzel devam et.
Beril: teşekkür ederim.
Bu konuşmayı yapmak beni biraz da olsa rahatlatmıştı ama en merak ettiğim eslemi her öptüğümde aklıma mira gelecek miydi...