Köstekli Saat: Attack On Titan

(Yeniden) Karşılaşma

(793 kelimeyle iyi okumalar)

Önümüzde devler, arkamızda duvar, ve geri çekilmemiz imkansız..

Ne olursa olsun kazanacağız.

Bunu biliyorum.

Kaptan Levi ile diğerleri de yanımıza geldi.

"Zırhlı Dev buraya geliyor efendim!"

"Kimse onunla mücadele etmesin!! Ona yaklaşmayın!!"

"Emredersiniz!!"

...

"Kumandanım, şu dört ayak üstündeki dev bir şeyler taşıyor. Düşman tarafından öne atılan bir tanesi olabilir. Demek istediğim- Belki de en başta yaklaştığımızı fark etti ve Reiner'a haber verdi."

Kaptan "Ormandayken mi.." dedi kendi kendine.

"Bu durumda şu devde görüş yeteneği var. Aslında.. daha fazlasına bile sahip olabilir."

"Anlaşılan düşman kuvvetleri.. düşündüğümüzden de fazla." diyen Kaptan ile Canavar Dev'e baktım.

"Ne yapıyor o öyle?'' Yumruğunu yere vurup çığlık attı. "Devler harekete geçti! 2-3 metre sınıfından bir grup yaklaşıyor!" Gelen devleri işaret ettim.

Ardından onlara dönüp devam ettim. "Utgard Kalesi'ndeki baskın gibi önce atları hedef alacaklar! Asıl amaçları Eren'i yakalamak ama her şeyden önce bizim geri çekilmemizi engellemeye çalışacaklar!" Başımı eğdim.  "Atlarımız olmadan bu devler cehennemi Maria Duvarı'ndan eve dönmemizin imkanı yok.."

Kumandan "Atları öldürüp geri çekileceğimiz yolu da kapatacaklar ve çekilmek için ihtiyacımız olan şeylere ulaşmamız imkansız hâle gelecek.." dediğinde "Bundan sonra kimsenin gücü kalmayana kadar bir hafta yada bir ay bekleyecekler. Savaşmadan zar zor hayatta kalan Eren'i o haliyle kaçırarak hiçbir güç de harcamamış olacaklar. Şu tarafta hizaya dizilmiş iri devler ise bizi kapana kıstıracak hareketi yapacak." diyerek devamını getirdim.

"Kahvaltımı önceden yapmam gerekirdi desene.." diyen Kaptan'a baktım bir an.

Kumandan ekledi. "Şuan en mühim mesele şu.. Reiner yada Bamotodolt'un bizi öldürmesine engel olsak da olamasak da, atlar olmadan hiçbir şey yapamayız."

Kumandan düşündü. "Durum böyleyseeee..."

"Emir vermeyi düşünüyor musunuz acaba??" diye sordum. "Pfth." gibi bir ses çıkardı gözleri kapalı gülümseyerek.

Gözlerini açtığı an bağırdı. "Dirk'in ve Malene'nin birliği! Klaas'ın birliğinin olduğu yere gidin! İç kapıya! Ne pahasına olursa olsun atları koruyun!"

Olur olmadık yerlerde bağırmasına sinir olmaya başladım-

Onlara döndü. "Levi ve Hanji'nin birliği! Zırhlı devi halledin! Kaptanlarınızın emirlerine uyun, 'Aydınlatma Mızrakları'nızı kullanın! Ve ne olursa olsun görevinizi yerine getirin!"  Nefes aldı. "Şimdi! Bu savaşta! İnsanoğlunun geleceği tehlikede! Burada.. İnsanlık için canımızı feda edeceğiz!!!"