02

341 30 10
                                    

Kardeşiyle film izlerken birden telefonum çaldı. Arayan sevgilimdi. Carl la bu aralar aramız pek iyi değildi. Ona sinirliydim yinede diyeceklerini merak ettim ve açtım. İlk başta ilimizde sakin bir şekilde konuşuyorduk ki birden kavga etmeye başladık. O bağırdıkça ben daha da bağırdım. Kardeşim tekrardan ağlamaya başladı. Bir yandan onu sakinleştirmeye çalışıyordum diğer yandan Carl ile kavga ediyordum. En baştan telefonu açmamalıydım. Sonuçta beni aldatmıştı.

Kardeşim aptal aptal ağlamaya devam ediyordu. Hangisiyle uğraşacağımı şaşırdım. Telefonu yere attım. Kardeşimin kafasından tutup duvara fırlattım. Kafasını çok sert çarptı duvara ve hemen bayıldı. Zaten çelimsiz bir şeydi. Kafasına baktığımda kanlar içindeydi yüzü. Kucağıma aldım ve yatağa bıraktım. Yaraya pansuman yapmak için banyoya doğru gittim. Her yer bulanıktı. İster istemez ağlıyordum. Banyodaki dolabı açtığımda rafta bir bıçak gördüm. Burada bıçağın ne işi vardı?

Kardeşimi duvara fırlatmamın sebebi ağlaması değildi. Ailemin onu daha çok sevmesiydi. O doğduğundan beri beni unutmuş gibilerdi. Daha çok beni hizmetçi gibi kullanmayı severlerdi. Arkadaşlarımla dışarı çıkmama izin vermiyorlardı zaten toplasan iki arkadaşım bile yoktu. Kimse benimle arkadaş olmak istemiyordu. Bunlardan bir tanesi Carl dı ama artık o da yok. Ben bu düşüncelerle boğuşurken bıçağı elime almıştım bile.

Hızla odama gittim. Kardeşim hala baygındı. Kardeşime baktım, baktım, baktım. Üzgündüm ama bunu yapmak zorundaydım. Hiç düşünmeden karnına bıçağı sapladım. Karnına kaç defa sapladım bilmem ama çoktan ölmüştü.

(Gerisini biliyorsunuz işte bence anlatmaya gerek yok)

🍍

Annem ve babam geldiğinde her şeyi ağlayarak anlattım. Kardeşim dışarda oyun oynarken mutfakta yiyecek birşeyler hazırladığımı ve sonra birden ortadan kaybolduğunu. Annem hıçkırarak ağlamaya başladı. Babamın gözleri dolmuştu ama ağlamamaya çalışıyor gibi bir hali vardı ve bir yandanda annemi teselli ediyordu. Bende üzülmüş numarası yapıyordum.

Henüz 24 saat geçmediği için polise haber veremiyorduk bu yüzden kendimiz aramaya başladık. Her sokağı karış karış aramaya başladık. Gördüğümüz herkese sorduk ama kimse görmediğini söyledi acaba neden?

24 saat sonra polise bildirdik. Polis evimize geldi. Onlara ayrıntılı ayrıntılı olanları anlattım. Üst kata hiç çıkmadığımızı ve kardeşimin ön bahçede oynadığını söyledim. Polisler üst kata ve arka bahçeyle çok ilgilenmediler. Polisler gitti giderken bir geliş olursa haber vereceklerini söylediler ama bir gelişme olacağını sanmıyorum polis Bey. Aslında yakalanmam an meselesi polisler bulursa ne olur bana acaba? Ben bunları düşünürken babam anneme odaya çıkıp dinlenmesini söyledi. Ne olur annem deterjan kokusu almasın.

Annem odasına gitti babam ise çaresizce salonda oturuyordu. Ben ise odama çıktım. Okulların açılmasına bir hafta kalmıştı. Okulda pek arkadaşım yoktu. Bir tek Jesse vardı ama onunla bu yaz hiç mesajlaşmadım sanırım beni unuttu.

Cranberry Sorbet / FADİEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin