Kulaklıklarınızı takmayı ve şarkıyı açmayı unutmayın. İyi okumalar...♪♪♪♪
Hemen defteri incelemeye devam ettim. Ama kendi resimlerim ve o son sayfadaki çocukla olan fotoğrafım vardı. Başka hiçbirşey bulamamıştım.
Bütün gün evde yatmaktan ve düşünmekten başka birşey yapmamıştım. Ertesi gün canım kahvaltı etmek istemediği için kendime bir makina kahvesi yaptım. Oturdum ve düşünmeye devam ettim.
Arda bugün büyük ihtimalle gelecekti.Dünkü resim aklıma geldi. Arda ve bu resimlerin ne alakası vardı bilmiyorum.
Aklıma gelen şeyle hemen yerimden kalkıp Arda'nın odasındaki dolaplara bakmaya başladım. Ders kitabı , dünya klasiği okuma kitapları, film CD 'leri ve siyah küçük bir kutudan başka birşey yoktu.
Hemen siyah kutuyu elime aldım. Tam kapağını açıyordum ki dış kapının kapanma sesiyle irkildim. Hemen kutuyu yerine bıraktım ve dolabı kapattım. Hemen merdivenlerden aşağı kata indim.
Arda yorgunluktan bitkin düşmüş bir halde koltukta uyumuştu. Yanına gittim. Uyuyor gibiydi. Yavaşça yaklaştım yanına oturdum ve elimi yanağına doğru uzattım koysam mi koymasam mı diye tereddüte kaldım derken Arda elini belime attı. Ama uyuyordu bilinçsizce yapılmış birşeydi. Elini belimden kaldırmıştim ki daha sıkı sarıldı. Ne yapacaktım bilmiyordum. Oturduğum yerde kalmıştım.
........Uyandığım da bir çift gözle , göz göze geldim. Olduğum yerden yaptığım ani hareket düşmeme neden olmuştu.
Onun kahkahasıyla kendime geldim.
Ayağa kalktı ve ellerini bana doğru uzattı. Bu hareketi beni şaşırtmıştı.
Ellerini tuttum ve ayağa kalktım.
"Teşekkür ederim. "
" Sanırım bir dahakine yanıma yatmazsın. "
Bu ne diyordu böyle.
"Ben senin yanına yatmadım. "
" hı hı , zaten o yüzden tek başıma yattığım yerden bir kızla kalkıyorum."
" senin yüzünden oldu. Sen sarıldın belime. Sarılmasaydın ben senin yanında uyuya kalmazdım. "
" kesin öyledir. Ben uyurken sen salona gelmişsindir ve ben uyurken ayağa kalkıp senin beline sarılmışımdır."
"Ben yanına oturdum...."
" Neden yanıma oturdun ki.."
" ooooo Scheiße Arda!"
" tamam tamam zorlamıyorum daha fazla seni.. ben tuvalete giricem. Ama biraz korkuyorum oraya da gelirsin diye." Dedi ve gülmeye başladı.
Elime geçen yastığı ona doğru fırlattım.Kahkahalar eşliğinde tuvalete girdi.
Bende hemen kahvaltı hazırlamaya koyuldum.
Güzel bir sofra hazırladığımda Arda duş almış , güzelce giyinmiş bir şekilde mutfağa girdi.
Yüzüm de şirin bir ifadeyle ;
"Kahvaltı hazır..."
" Ben kahvaltı etmeyeceğim. Dışarı çıkıp biraz gezinicem."
"Ama..." cümlemin daha en başında kelimeleri ağzıma tıkarak gitti.
Bi yandan sinir bir yandan hüzünle hazırladığım kahvaltıyı toparladım.
Yemek yiyecek tat bırakmamıştı bana.Odama çıktım. Üzerime kot eteğimi ve
hafif göğüs dekolteli t-shirt giydim.
Ayaklarıma sporlarımı giydim. Hafif bir makyajla hazırlandım.
Artık üniversite işlemlerimi onaylatmak için okula gitmem lazımdı. Taksiyle 15 dakika da gelmiştim. Bahçeye girer girmez enerjim yükselmişti. Etrafımda pozitif insanlar , basket oynayan çocuklar , rengarenk çiçekler vardı.Müdürün odasını bulmak için binaya girdim. Ve tabelaları takip ettim.
Kapıya bir kaç kez tıklatıp içeriye girdim.Masasında oturmuş kemikli gözlükleriyle bilgisayar ekranını inceleyen okul müdürü beni farkedip bilgisayardan kafasını kaldırdı.
"Merhaba efendim , ben şey için gelmiştim..."
"Sen yeni öğrenci olmalısın. Gel güzel kızım otur şöyle , sana sınıf bilgilerini vereyim." Diyerek tekrardan gözlerini ekrana sabitledi. Daha 5 dakika geçmeden elindeki kağıdı bana uzattı.
" ikinci katta ve sağ taraftaki ilk sınıf."
"Çok teşekkür ederim efendim."
Kafasıyla onayladıktan sonra tekrardan bilgisayar ekranına gömüldü.