Chanyeol's Duties || ChanBaek

The Boy Who Gets Arrested

*****

Kris dağınık evinde yatacak bir yer bulmaya uğraşırken çalan telefonla irkildi.

Gizli numarayı gördüğünde eli titredi. "Alo?"

"Kris, sesini duymak ne kadar güzel."

Kris yumruklarını sıktı. "Ne istiyorsun?"

"Yeni bir görevin var."

"Artık seninle çalışmıyoruz. Sadece Chanyeol çalışıyor. Her ne vereceksen ona ver."

"Ah, bu görevi yapabilecek kadar zeki sadece sen varsın."

Kris duyduğu şeyle gülümsedi. Robot'un onu övmesi hoşuna gitmişti. "Öyle mi? Kazancım ne olacak?"

"İstemediğin kadar zenginlik. Kabul mü?"

"Önce görevi duymam gerekiyor."

"Görevin..." Robot sesini biraz daha alçalttı.
"Görevin Kyungsoo'yu öldürmek."

***********

Chanyeol uyandığında kendini daha iyi hissediyordu. Hızlıca ablasının ve kendinin sabah rutinlerini yaptıktan sonra motoruna atladı. Okula giderken kalbi yerinden çıkacak gibi atıyordu.

Dün tüm gece Baekhyun'u düşündükten sonra bir karar vermişti. Onu sevdiğini söyleyecekti ve Baekbeom'la birlikte olma salaklığını yaptığı için özür dileyecekti.

Okula geldiğinde zilin çalmasına az kalmıştı. Hızlıca Baekhyun'un dolabına koştu.
Tam da tahmin ettiği gibi dolabını baştan düzenliyordu . "Baekhyun!"

Baekhyun sese döndüğünde Chanyeol duraksadı. Yüzü çok yorgun görünüyordu. Göz altları mosmordu, sanki bir gecede zayıflamış gibiydi. "Chanyeol..."

"Her şey yolunda mı?"

"Şey..."

"Kris mi bir şey yaptı yine?"

Baekhyun halsiz halsiz başını salladı. "Hayır. Dün pek uyuyamadım sadece."

"Ah, anladım..." Derin bir nefes aldı ve gülümsedi. "Eğer müsaitsen seninle bir şey konuşabilir miyim?"

"Öğle teneffüsünde konuşsak olur mu? Şimdi Sehun'u bulmam gerekiyor." Baekhyun onun ne kadar heyecanlı durduruğunu fark edince gülümsedi. "Ama birkaç dakika geç gidebilirim sanırım. Ne diyecektin?"

"Ben..." Chanyeol nasıl başlaması gerektiğini düşündü. Sonunda derin bir nefes aldı ve aklına ilk geleni söylemeye karar verdi. Tüm cesaretini toplayıp o iki kelimeyi söyledi: "Seni seviyorum."

Baekhyun ağzı açık bir şekilde öylece kaldığında Chanyeol da paniklemişti. "Yani... Bunun uzun bir süredir farkındaydım aslında ama sen böyle şeylere vakit ayıramayacak kadar derslerle meşguldün ve sonra Baekbeom geldi..." Chanyeol sesli bir şekilde yutkundu. "İkizin olduğunu biliyorum ve şu an bir pislik gibi görünüyor olabilirim ama sana çok benziyordu ve ben de-"

"Sen... Ciddi misin?" Baekhyun parlak gözlerini ona dikmişti.

"Senin yönelimin ne onu bile  bilmiyorum ama biraz daha söylemesem bayılacaktım."

"Ben daha önce kimseden böyle bir şey duymamıştım... O yüzden..." Baekhyun biraz panik olmuş gibi kucağındaki kitaplara sıkıca sarılıyordu. "Ama Baekbeom?"

"Ona başkasından hoşlandığımı söylemiştim. Ona rağmen devam etmek istemişti ama yapamam."

"Chanyeol-" Baekhyun ağzını açsa da bir anda yanlarından sesle ikisi de sıçradı.
"Chanyeol!" Jongdae nefes nefese yanlarına gelmişti ve Chanyeol'u çekiştiriyordu.