Sabahın erken saatlerinde Gangnam'ın göbeğinde koşuşturan ve kendi kendine bağırıp duran genç bir kız , yolda işlerine giden insanların garip bakışlarına maruz kalarak koşuşturmaya devam ediyordu.
"Ahh! Öldüm yaa! Nerde bu şirkeeettt !''
Hae Ri koşmaya çalışırken bir yandan da bağırıp duruyordu.
"Yürüyerek gelmeye çalışırsam böyle olur tabi ! Azıcık spor yapayım demiştim ama azıcığı çooktan geçti bile ! Off amanın ölüyorum ! Bacakların pert oldu hissetmiyorum biri bana yardım etsiiin ! Bir mucize olsa da şirket karşıma çıksaa.."
Nefes nefese kalmış kesik seslerle kendi kendine konuşan Hae Ri nefes almak için durduğunda yol tarifinin yazdığı kağıda baktı.
"Hmm.. kâğıtta yazdığına göre şu an Cheondamdong dayıımm..Şimdii 135-955,111 numarayı bulalım.. Nerdeymiş bu yaa .."
Hae Ri kendi kendine mırıldanarak yanından geçtiği yerlerin numaralarına bakıyordu yürürken.
Sonra Hae Ri nin istediği mucize gerçekleşti ve bamm! Şirket karşısındaydı..
"Ohh..Şükürler olsun sonundaaa ! Gidip şirketi nereye koymuşlar ya yol bildiğin labirent gibi daha düz yolu olan bir yer bulamamışlar mı ? Hayret birşey !.. Agghh ölüyoruum."
Koşmaktan yorulan Hae Ri daha fazla koşamayacağını anlayınca ayaklarını sürüyerek şirketin önüne geldi.
'Oh Company'
"Woaa şirkete bak ! Ee zenginin hali başka tabi.. Neyse oyalanma Hae Ri az zamanın kaldı zaten.."
Yumruk yaptığı eliyle kafasına bir şaplak attı ve şirketin içine girdi. Girer girmez acelesi olduğundan oradan oraya koşuşturan bir grup çalışanın ortasında kaldı. Bir oraya bir buraya savrulurken koşuşan çalışanların arasından kurtuldu ve bir kenarda durdu.
"Omo ! Bu da neydi böyle yahu ! Gören savaşa gidiyorlar sanır herkeste bir acele.."
Çalışan topluluğuna bakıp mırıldanan Hae Ri omuz silkip önüne dönmüştü ki karşısında Mi Cha'yı görmesiyle olduğu yerde zıplaması bir oldu.
"Ay ! Korkuttun beni ! Hangi ara geldin sen ?"
Mi Cha kollarını göğsünde birleştirdi ve ciddi bir ifadeyle konuşmaya başladı.
"Nerelerdesin Hae Ri az daha geç kalacaktın ! Hadi gel Bayan Oh un yanına gidelim."
Mi Cha arkasına dönüp yürümeye başladı. Hae Ri de şaşkın bir şekilde etrafa bakarak Mi Cha'nın arkasına takıldı.
"Woaahh nasıl bir şirket böyle kocaman ! Bir sürü çalışan var hepsi de çok aceleci görünüyor çok işleri var herhalde."
Hae Ri hayranlıkla etrafı izleyip yürürken asansörün karşısına geldiler. Mi Cha düğmeye basıp asansörü çağırdı. Asansörden çıkacaklara yol açmak için kenara çekildiler. Kapı açıldı ve içeriden bir adet esmer bomba çıktı.
"O~ selam Mi Cha ! Nasılsın ?"
Gülümseyerek konuştu esmer bomba.
Mi Cha eğilerek selam verdi ve cevapladı.
"Merhaba Jongin-ssi. İyiyim teşekkürler siz nasılsınız ?"
"Ben de iyiyim sağol..." Aynı gülümsemeyle cevap verdi Jongin. Mi Cha nın arkasındaki Hae Ri yi görünce onu süzdü. "...Arkandaki Sehun a yardımcı olması için önerdiğin arkadaşın mı ?"
"Oh.. Evet o. Tanıştırayım, Hae Ri ."
Jongin , Hae Ri ye dönerek gülümsedi ve elini uzattı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
All Or Nothing
FanfictionAynı gün kaybettikleri hayatlarını birbirlerinde tekrar bulan iki gencin hikayesi. Ya da birbirini etkileyen olaylar silsilesi. Bir sürü neden-sonuç ilişkisi. Olaylar arası ilişki karmaşası. * * * "Bir elmanın iki yarısı kadar uyumlu, kırmızı ve yeş...