Yazmak ya da Yazmamak ♧ ELEŞTİRİ K.

İmlâ Yanlışlıkları

Tekrardan merhaba, hayalet okuyucularım.

İlk başta şunu söylemek istiyorum ki; Watty'de, böyle eleştiri yazısı yazan çok arkadaş var. Kötü yazarlara vurgu yapmak, içini dökmek amaçlı yazan. Ben de böyle nerede hata görsem sinirlenirim. Benim fikirlerimi destekleyici başka eleştiri yazıları da okumaktan hoşlanırım. Başkalarının da böyle yazıları fazlaca görmek isteyebileceğini düşündüğüm için başladım bu eleştirilerimi yazmaya. O yüzden şu yazara özenmiş de yazmış gibi şeyler düşünmeyin. Dediğim gibi, sadece başka benim gibi düşünen insanların yazılarını görmek hoşuma gidiyor ve bazılarının da görmek isteyebileceğini düşündüm. Neyse, bu kadar ön açıklama yeter sanırım.

   Öncelikle, yazar kelimesini bir açıklamak istiyorum. Vikipedi aracılığı ile: " Yazar terimi, aslında yazılı bir iş üreten herkes için kullanılabilmekle birlikte, genelde yaratıcılığını kullanarak bir şekilde eser üreten veya farklı formatlarda çok sayıda olan kişiler için kullanılır." İkinci cümle, Wattpad için hiç uymadı, değil mi? Benim derdim konular hakkında değil. Herkes istediği konuda yazar. Ki Wattpad bu açıdan çeşitli türler içeriyor. Fan kurgusu olsun, kurgu olmayan olsun, kurt adam olsun, vampir olsun, polisiye olsun... Ve daha niceleri de var.

    Peki, yazarların en önemli özelliği nedir? Yazmaları diyeceğim basit kaçacak. Ama asıl önemli olan nasıl yazdıklarıdır. Siz hiç gördünüz mü her yazısı imlâ yanlışları ile dolu olan bir yazar? Sonuçta yazar o, değil mi?  Peki, gelelim Wattpad yazarımıza. Nasıl olsa sanal âlem, bu devirde kimse imlâya bakmaz, değil mi? Hı hı.

    Şöyle söylemeliyim ki herkes yazar olamaz, arkadaş. Senin aklında sadece belli bir kurgu olması yetmez. Sen edebiyat yapabiliyor musun? Yazımlarına dikkat edebiliyor musun? Türkçeyi nasıl kullanıyorsun? "Acaba bu kurgu devam edebilir nitelikte mi?","Ya bir hata yaparsam ve bu diğerlerinin gözüne batarsa?" Hıh, asıl konu da bu. Benim gördüğüm, doğru düzgün hiçbir yazar böyle bir fikre sahip değil sanırım. Tamam, belki insanlar ne der diye sürekli düşünmek bir süre sonra takıntı hâline gelebilir. Ama biraz da düşünün.

   Açıkçası; eğitim sistemimizde 1. sınıftan lise sona kadar zorunlu ana ders olan Türkçeyi -veya lisede edebiyat+dil anlatım derslerini de katarsak- görüyoruz, değil mi? Okulda  "Ya, neden görüyoruz ki Türkçe dersini? Nasıl olsa kendi dilimiz." diyen arkadaşın sınavdan düşük alması da ayrı saçmalıktır. Böyle bir arkadaşınız mutlaka olmuştur. Sen Türkçeyi noktalama işaretini uygun yerde bulundurmayarak hatalı kullanmış olursun. İmlâ kuralları sadece noktalamada mı var? Tabiî ki hayır.

    Gelelim günlük dil ile yazım dilini bir tutan arkadaşlara. Ya arkadaş, neden "Geleceğim." değil de "Gelicem." ? Hatta ve hatta "Gelecem." ? Kıro musunuz? Onu da geçtim, NOKTASIZ CÜMLE OLAN HİKÂYE NEDİR? Yazar nasıl mı yazmış?:

"Bugün onunla dışarı çıkmayı düşünmüyordum aslında o da beklemiyordu kendinde böyle kibar bir soruyu" Buradaki, aslında kelimesini hangi öznede kullandın sen, bacım? İlk cümledeki 1. tekil şahısta mı, ikinci cümledeki 3. tekil şahısta mı? Bırak böyle şahıs ayrımını, cümleyi anlamaya bile uğraşmam. Okuma, bırak ya. Kurgusu isterse çok beğenilen bir hikâye olsun, bir kere kötü bir yönünü gördüysem o hikâyenin, asla ve asla devam etmem okumaya. Siz de böyle düşünüyorsanız hiç kafanızı yormayın cümleleri anlayacağım diye. Sadece tavsiye.

    Diğer bölümlere göre uzun bir eleştiri yazısıyla karşınızdaydım. Sayın Hayalet Okuyucularıma öpücükler yağdırıyorum :*