Alfa Olmayan Alfa✦jjk+kth✦ {ASKIDA}

1. Bölüm, {Kurtlar içinde bir kuzu gibi hissediyorum...}

Taehyung

Jiyong'un benden iğrendiğini bilmek ilk başta canımı sıktı ve acıttı. Bana doğru ısındığını düşünüyordum ama çok yanılmışım. Omega olmama rağmen beni bir Alfa olarak sunmasının nedeni? Omegalardan nefret eder.

Annemden önceki eşi onu daha zengin bir Alfa ile aldattı ve o günden beri Omega görünce kaşları hemen çatardı. Hırslandı ve artık çok büyük bir şirkete sahip. Jiyong bir Kim olarak elinden gelen herşeyi yaptı aileye bir Omega doğmaması için. İlaçlar bende işe yaramadı ve bir Omega olarak dünyaya geldim.

Jiyong yinede beni bir Alfa olarak sundu. 14 yaşıma kadar çok şüphe etmediler ama bir kaç kişi, "bir Alfa için fazla güçsüz." Ve "bir Alfa için fazla narin görünüyor." Dediler. Babam bana spor yaptırıyordu ama hiçbir şey vücudumu değiştiremedi. 14 yaşında ise vücudumda bir Alfaya göre saklanamayacak kadar fazla fark vardı. Baldırlarım yumuşadı, göbeğim sert ve kaslı değil, yumuşak ve düz oldu, cılız görünüyordum ve yüzüm dahada narinleşti.

Annem ve Jiyong kavga etmeye başladılar. "Artık onun Omega olduğunu kabullen! Hayatını karartmak mı istiyorsun!? Zaten Seokjin ve Yoongi Alfalar!" Dedi annem. Jiyong yinede dinlemedi annemi. 18 yaşında iken yeni bir Alfa okulu açıldı. Jiyong benim kaydımı yaptırdı, annem ne kadar da hayır dese. Alfaların içinde beni tek bir Omega olarak bırakmaya vicdanı yetti. Bana kıydı.

Bu yüzden ona asla "baba" demedim.

✦

İlk günümdü ve annem bana para veriyordu. Üzgün olduğu her halinden belliydi. Kendini çok stres altına koyuyordu. Eğer Alfa olsaydım bunların hiçbiri olmazdı değil mi? Buradaki suçlu benim...Jiyong böyle söylüyordu. "Tae, lütfen en ufak bir şey olsa bile bana haber ver." Annem endişe ile söyledi ve yüzüm daha da asıldı. "Anne, tamamem savunmasız olmadığımı biliyorsun..."
"Biliyorum yavrum. Sadece çok korkuyorum." Ona sarıldım ve yemek yemeden evden çıktım. Yoongi ve Seokjin benim için bekliyorlardı. Bir şeyler hakkında konuşuyorlardı. Yoongi'nin, "ben o adama asla baba demiyeceğim. Taehyung'a nasıl davrandığını görmüyormusun?" Seokjin iç çekti. "Evet, ama ben onu halâ babam olarak sayıyorum." Yoongi ofladı. "Pekalâ, gay oluğunu öğrenince onu halâ bir baba olacak sayıcakmısın görücez."

Beni görünce sustular. Zaten ben onların yanındayken hiç ciddi olmazlardı. Jiyong'a karşı çıkabilen tek kişi Yoongi hyung'du ve beni çok koruyordu. Bazen fazla korur ama onun gibi bir abim olduğu için çok mutluyum. Seokjin abimide seviyorum ama her zaman Jiyong'u savunuyor. "Hazırmısın sonunda?" Dedi Yoongi hyung ve yanağımdan makas aldı. Eh, yanlarında hep bir kız gibi hissetmişimdir. "Evet, annem biraz üzüldüde onu rahatlattım." Seokjin hyung bize baktı, çok soğuk bir bakışı vardı bana karşı hep böyle...Jiyong'un suçu. Beni ve Yoongi hyung'u uslayamadı ve Seokjin hyung'da başarılı oldu. Bakışımı Yoongi'ye çevirdim ve o zaten arabaya doğru gidiyordu. Onu takip ettim ve Seokjin arkamızdan geldi.

Okula geldiğimde Yoongi ve Seokjin üniversitelerine gitmek için benimle fazla konuşamadılar ama neyse. Onlar Alfaysa bende...şey ben Alfa değildim dimi. Of, Herneyse!

Sınıfa geçtiğimde benim parfümlü kokum yerine bir sürü Alfanın kokusu geliyordu ve yüzümü buruşturmama neden oldu. Etrafa baktım ve herkes etrafta gezindiği için sıranın ortalarına geçtim. Duvar tarafında oturdum çünkü uyumak daha kolay olur. Acıktım ya...of yemek yemem lazımdı. Acaba kantin nerede...? Etrafıma baktım, kollarımı sıranın üstünde birleştirdim ve kafamı üzerine koydum.

Sınıfı izlerken kapıdan biri girdi; açık mavi pantolunu, siyah tişörtü, biraz dağılmış kahverengi saçı ve...alta baktım.

Oha onlar nasıl baldırlar? Bal mı sürdüler ya? Ben burada nasıl Alfa olacağım?

Kafamı kollarıma gömdüm utançtan. Yoongi beni öldürürdü eğer bunları düşündüğümü duyarsa. Ama benim suçum ne? Yani ben mi dedim öyle baldırların olsun diye...of! Onun baldırları varsa benimde götüm var. Hıh.

Saçmalamayı bıraktığımda yanımda birini hissetim ve sağıma baktım; turuncu saçları, dolgun dudakları, yumuşak yanakları vardı. Bana tatlı bir şekilde gülüyordu ve bende küçük bir tebessüm sundum. Bana baktı bir kaç saniye boyunca. "Jimin." Jimin mi? Jimin kim? Etrafıma baktım ve işaret parmağımla kendimi gösterdim. Kıkırdadı. "Adım Jimin demek istemiştim."
"Haa. Özür dilerim, ben Taehyung." Salaksın, Taehyung. Saf, katıksız, helal mal, salaksın! Yanıma oturdu ve çantasından bir okuma kitabı çıkardı.

"Kitap ne hakkında?" Dedim ve bana baktı. Biraz utanıyor gibiydi. "Bana söyleyebilirsin." Bana son bir kez baktı ve kısık sesle, "iki Alfanın aşkından bahsediyor. Eşcinsel bir kitap." Gülümsedim. "Okuduktan sonra bana ödünç verirmisin? Hiç okuyacak kitabım kalmadı..." Gözlerinin sevinçle parladığını gördüm. "Tabii." Son kez ona gülümsedim ve kitabını okuması için sustum.

"Hyung ya! Ben 1 aydır sevişmemiş temiz biriyim, lütfen." Arkama baktım ve baldırlarına sulandığım Alfaya baktım. Yanındaki burnunu ovuyordu. "Öf! Senin hormonların mı azgınlaştı?" Söyledi gözlüklü çocuk. "Ya Namjoon, bu dünyanın bir gerçeği! Doğal bir şey yani."

"Jungkook, dünyanın gerçeği diye önüne geçen sineği sikeceksin! Alfa bile siktin daha ne istiyorsun?"

Jungkook bir şey daha diyecekti ama beni gördü. Siktir! Direk önüme döndüm. Ben bu dünyaya salak olmak için mi geldim? Tam kendimi camdan aşağı atmak için planlar yapıyordum ki öğretmen geldi. Doğal olarak ayağa kalktım ve herkes bana salakmışım gibi baktı. Jimin beni direk sıraya tekrar oturttu. Fısıldayarak, "o sınıf başkanı...!" Dedi. Yok, yok yemin ediyorum ben bir hataydım. Beynimin yarası babamın penisinde kalmış ya! Salağım ben, s-a-l-a-k.

Ben her kendime salak dediğimde bir bardak şarap için derdim ama alkohol zehirinden ölmenizi istemiyorum.

Jungkook'un kıkırdadığını duydum ve sinirle ona bakarak arkamı döndüm. Beni görünce sustu. "Sana gülmüyordum, yemin ederim."
"Tahmin ettim. Çünkü buradaki tek komik olan şey senin davranışların." Diyerek önüme döndüm.

Nah yalarsın şimdi o baldırları, salak!

Ya of, kim onların baldırlarını yalamak istediğimi söyledi? Iyğ, kesinlikle hayır.

Bana bir şey diyecekti ama sonunda öğretmen geldi ve hepimiz ayağa kalktık. Oturmamızı söyleyince oturup öğretmene baktım. 30 yaşlarında sıkıcı bir tarih öğretmeni gibi görünüyordu. Adamın sesi yemin ediyorum ninni gibi geldi. E tabii, saatin 5'inde kalktım. Neden? Stresten. Kaç saat uyudum? 2 saat. Neden geç uyudum? Salağım. Yani şimdi bence benim uykuya dalmam kötü bir şey değil di değil mi? Sonuçta biz canlılar olarak uykuya ihtiyacımız var.

Ama demekki, bu Alfalar normal canlılar değil çünkü kafama gelen bir kağıt parçası ile uyandım. Etrafa bakarken Jungkook'un pis pis sırıttığını gördüm. Her neyse, notu açtım ve okumaya başladım.

İstersen seni güldürmem ama inletebilirim ;).

☆

MERABA HEHEHEH

İlk taekook kitabım aaa! Umarım beğenirsiniz❤ yanlışım varsa affola.