12.Bölüm

10.5K 858 84
                                    

Karaaslan konağına bomba gibi düşen Bilal Kozan ile evlilik fikri ,Hazal için de büyük bir çıkmaz oldu.
Onunda kendince hayalleri , gelecek ile ilgili sebepsiz korkuları vardı.

Herkesin beğeni ile bahsettiği fakat kimseleri beğenip bakmayan , yakışıklılığı ve adaletli Bilal  ağa bu topraklarda her kızın evlenmek isteyeceği bir adamdı .
Onun hayallerinin bile ötesinde saygı duyduğu bir adamdı.

Evlilik , o çok başka bir mevzuydu.

Kendi gibi biri ,bir adamı mutlu edebilir miydi, bilmiyordu !
Kalbi ,amcasının sevdası gibi bir aşka esir olmak istemişti ama aşka kör cahildi , diğer konulara saf olmanın dışında.

Hazal ,kendisini küçümseyen insanlara rağmen aklının hiç bir zaman eksik olmadığını bilirdi fakat annesi Zeynep hanımın dediği gibi genç kızın kalbi de dili de saftı.
Bazen öyle şeyler söylerdi ki , karşısındaki insanı zora sokar , aklının eksik olduğunu düşündürürdü.

Ablası Havin ,daha çok sevilmek ve üstün olmak isterken Hazal'ı küçük düşürdüğünün eksik hissettirdiğinin hiç bir zaman farkına varmadı.

Hırsı yüzünden onu uyaran insanlara sesini çıkaramadığı için hıncını Hazal'ın masumiyetinden çıkardı.

Çocukluğu ,genç kızlığı bu baskı ile geçen Hazal , sakar ,şaşkın , ve patavatsız biri oldu.
Kızın bu huylarına tezat öyle tatlı dili ve masumiyeti bir dili vardı ki ,Karaaslan konağında güler yüzü ile  ikna edemeyeceği kimse yoktu.

Mirza abisinin, en  kıymetlisi olan genç kızın güzelliği Havin kadar olmasa da bir bakışı vardı ,bütün Karaaslan erkeklerini dize getiriyordu.

Şimdi can abisi bir karar vermiş ,Bilal Kozan ile evleneceksin diyordu.
Kendisine görücü gelmediğini kafaya takan Hazal için bu evlilik bir nevi kurtuluştu.

Bütün köyün , kasabanın kızlarının bir bakışına hasret kaldıkları Bilal onun kocası olacaktı .
Ama !
Kocaman bir ama vardı .
Daha geçen düğün de kasabadaki kızlar kendi aralarında konuşurken kulak misafir olmuştu.

Koskoca Bilal ağa , kadınlara karşı bir ilgi beslemediği için otuz iki yaşına kadar evlenmemiş, bir kadınla onu yan yana gören dahi olmamıştı.

Hazal , aklında büyüttüğü bu mevzu ile evlilik konusunda kararsızdı.
Bir tarafı olsun zaten seni alan ya deli olur ya işe yaramaz .
Bilal gibi bir ağa ile evlenerek en azından insanların küçümseyen bakışlarından kurtulursun diyordu.
Diğer yanı ise eğer kadınlardan hoşlanmıyorsa çocuğunuz nasıl olacak ! Sen anne olmak istersin diyordu .

Kafasında ki bu düşüncelerle dalgın bir şekilde odasından çıktı.

Dün geceden Aycan'a sinirli Mirza'nın odasında kendini buldu.
Kapıyı vurmadan giren genç kız üzeri çıplak Mirza'yı yatakta görünce tek gözünü kapatıp aynı görüntüyü Bilal için düşündüğü an derin bir iç çekti.

Mirza'ya doğru yaklaşıp  omzuna dokundu.

Adam  ,rüyasında  bile kavga ettiği Aycan'la kaşlarını çatmış bir şekilde gözlerini açtı.
Karşısında gördüğü Hazal ile üzerinin çıplaklığına bakıp sinirle soludu.
"Kapı diye bir şey var ! Ya tamamen çığlak olsaydım."

"Abimsin ne olacak ?"

"Ah Hazal ah ! Hiç bir erkeğe bu konuda güven olmaz kardeşim. Hepsi aklı ile yaşamıyor ki !  "

Hazal anlamaz gözlerle Mirza'ya bakınca genç adam kızın saflığı ile gülümsedi.

"Anlat bakalım seni yataktan bu kılıkta çıkıp benim odama ne attı?"

Bir Uzun Yoldan Geldim Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin