Davetsiz Misafir

"Offf çok sıcak ya" diye huysuzlandı bizim matmazel. Elindeki karton kağıdı suratına suratına sallarken bır yandan da burnuma çarpıyordu. Tükenerek yan tarafıma döndüğümde fıstık yiyen ve şapır şapır ses çıkaran teyzeye hipopotam bakışı attım. Besteye geri döndüm.

"Hadi be kızım ya. Kardeşlik bu günler için ne olursun!" diye yalvarırcasına kolunu çekmeye başladım.

"18 yaşına gelmişsin hala sidiğin için beni yanındamı istiyorsun?" dedi. Gözlerimi devirdim bir yandanda bacaklarımı bırbırıne yapıştırdım.

"Ama kızım uçaktayız ya ben taa oraya gidene kadar bişey olursa? Hem bak işiycem şimdi tuvalete ucakta asagıyamı bırakıolar bu dışkıları bırının kafaya gelırse ya. Hadi Beste ya gel nolur." dedim. Dedim de bunun laz inadına başlıycam şimdi. Beste bana oflayarak birazda kufur mırıldanarak öteki tarafa döndü. Kulaklıgını takıp gözbandını gozlerıne gecırdı. Bu kadar şirin olmasa onu dövebilirdim. Ona ölümcül bakışlarımı fırlatmayı sonraya bırakıp apandist im patlamadan önce hemen bu içimdeki şeyi salmalıydım.. Teyzeden müsade isteyerek oturdugum yerden kalktım. Perdelı bi bölümden geçtim. Sanırım bu bölüm sadece fazla para verip gerizekalı gibi bi başka bölümde oturmaktı. İyice sıkışmışken düşüncelerimi bi kenara atıp mırıldanmaya başladım

"Şule sen dayanabilirsin kızım hadi. Tut dayan. Bak Ankaradan Kayseriye kadar tutmuş kızsın sen az kaldı." diye konuyordum tabıkı bagırarak degıl. Kendım duyacagım fısıltıyla. Bıraz daha ilerleyince iyiden iyiye salacaktım şimdi. Önümden duran hostes birisne bişeyler veriyordu. Sanki ben ne kadar yurusem o kadar uzaklaşıyormusum gibi gelen bu tuvalete adımlarımı atmaya devam ediyordum. Şuan kendimi "Görevimiz çiş" filmini çeker gibi hissetmem tuhafmıydı. Hostesın durdugu yerden gececekn ayagım şu tekerleklı servis tepsilerine takıldı. Takılmamla hostesede takılmam bir oldu hostese takılınca o sıcak su o para sıçan adamlardan birinin kıymetlılerine dökülünce olanlar oldu.

"Ağğ! Lan napıyorsun sen?!" diye kükreyince hemen toparlandım.

"Şey ya gerçekten çok özür dilerim ben-" daha özrüme devam edecekken para sıçan bey bagırdı gene.

"Dilersin tabi şu halime bak" dediğinde özürü bir kenara bıraktım dedim goptur kızım Şule

"Ne var be anan hiçmi çocukken sıcak suyla yıkamadı seni. Sanki bilerek yaptım canında ne tatlıymış concon bebesi. Hostesin bacaklarını keseceğine servisini yapıp bitirmesini bekleyebilirdin he-" daaha ben sövecekken bi anda uçak sallanınca gene yuvarlandım ama bu kez o zuppe bebe üstüme düşmüştü.

"Ulan kalk!" diye bagırınca kendımı geri çekip toparlandım

"Çok meraklıyım sanada kalk dıyosun isteyerek olmadı" diye çıkıştı bu kez hostes bizi sakinleştirmek adına bir şeyler gevelerken bense onu umursamıyodum çünkü çişimi yapmak için tuvalete gitmem lazımdı ama cok cool davranmıştım ucagın öteki tarafındakı tuvalete gitmeyi düşünerek arkamı donmenden önce son sozlerımı söyledm.

"En azından cenabetlıkten kurtardım seni hadi gene iyisin" dedim. Huahahah nasılda güzel laflarım var şekil şükül. Sonunda diğer tuvalete girip işimi hallettiğimde yerime döndüm. Beste hala bıraktıgım gıbıydı. Gözlerimi devirdim.

"Nerelisiniz kızım?" duydugum sesle yanıma döndüüm fıstık teyze bana soru soruyordu. Fıstık dedıysem fıstık yıyen yoksa fıstık gibi falan değil yani.

"Erzurum teyzecim" dedim gayet mülayim bir kız tavırlarında

"Aaa Dadaşmısnız yavrum benım eltimin abiside Erzurumlulardı çok iyi insanlardır bende şimdi Torunumun yanına gidiyorum dedi babaanne sana özle yer satın alayım yok kızım istemem dedim sonucta. Aynı koltuk degılmı yavrum. Benim torunumda avukatlık okuyor. Kucuk kız kardeşide hemşire şuan durumlarıda baya iyidir. Bekar!" dedi son kısmı vurgulayarak. Kadına gulumsedım