Ondan uzak dur.
Ondan uzak dur.
Ondan uzak dur.
Beyni sürekli bu üç kelimeyi tekrar etsede genç adam yapamıyordu.
Yine aynı yerde, tanıdık gölgeler tarafından hapsedilmiş kızı izliyordu.
Balkonda oturmuş, umutsuzca gökyüzündeki yıldızları izleyen kız, gökten düşmüş yaralı bir tanrıçayı andırıyordu.
Çaresizce nefes aldı.
Umutsuz haldeydi.
Ne yapacağı, nereye gideceği hakkında hiçbir fikri yoktu.
Ondan uzak durması gerektiğini biliyordu.
Sinirle arkasını dönünce birine çarptı.
Ondan bir kaç santim daha kısa olan erkek sinirle yabancıyı ittirdi.
"Önüne bak."
Genç adam afalladı.
Karşısında duran sarışın adamı bir yerden tanıyor gibiydi. Ancak beyni, ona bir kırıntı bile sunmayı reddetti.
Sarışın adam bir süre şaşkınca yüzüne baktı. Yüzünde sinsi bir gülümseme oluştuktan sonra devam etti. "Aidon?"
Bu kelime karşısında bir süre duraksasa da, isim ona hiçbir şey ifade etmedi.
Önündeki adamın gülümsemesi silindi, kaşlarını çattı. "Hayır sen o değilsin değil mi?"
Sarışın adam iç geçirerek az önce kendisinin baktığı balkona çevirdi mavi gözlerini. "Eğer o olsaydın şu an çok fena kavga ediyor olurduk."
Apollon keskin gözlerini biricik aşkından çekip, karşısında Aidon'a çok benzeyen, ama bir o kadar da benzemeyen, kişiye çevirdi.
Eğer uzaktan görmüş olsaydı kesinlikle üstüne atlayıp yüzünü yumrukluyor olurdu.
Hepsi onun yüzünden olmuştu çünkü.
Sevgilisini onun yüzünden kaybetmişti.
Yavaşça gülümsedi ve ilerlemeye başladı. "Güzel geceler, yabancı."
Genç adam bu konuşmadan hiçbir şey anlamıştı.
Aidon.
Aidon?
Hayır, bu kelime onda hiçbir şey çağrıştırmıyordu.
Arkasını dönüp az önce onunla konuşan kişiye seslendi. "Hey!"
Sarışın adam duraksayıp ona döndü.
Yabancı işaret parmağını balkona doğru uzattı. "Onun kim olduğunu biliyor musun?"
Sarışın adam burukça balkondaki kıza bakıp gülümsedi. "O mu?" Gözlerinden adeta hüzün fışkıracaktı. Bu, genç adamı az da olsa duygulandırmıştı.
"O, Hades'in Tanrıçası."
Gözlerini balkondan ayırdığında, sarışın adam çoktan gitmişti bile.
O günden sonra bir daha o sarışın adamı görmedi.
Daha öncesini veya ne yaptığını hatırlamıyordu. Hangi zaman diliminde olduğunu bile bilmiyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hades'in Tanrıçası
Novela JuvenilDünya bir anlığına durdu. Rüyada gibiydim. Karşımda duran ve az önce sevgilimi döven yabancıya sarılmak istiyordum. "Sizi tanıyor muyum?" Kuru olan biçimli dudaklarını ıslattı. Ve bütün dikkatim dudaklarına çekildi. Tüm gücümü toplayarak sert yüz...