17.Bölüm

10.3K 888 104
                                    

Elinde telefon ,yüzünde sebepsiz bir gülümseme ile öylece durdu.
Adama ne cevap vereceğim diye düşünürken yeni bir mesaj daha geldi.

Ayı
Mesaj 1
Barışmaya geldim. Gerçi ben sana küsemiyorum sen de küsme .
Hadi gel aşağıdayım , kokunuda al gel .

Mesaj 2

Aycan bak sen gelmezsen ben sabaha kadar burada otururum. Gel sende benim ağzımla burnumun yerini değiştir.
Ya da kalplerimizin yerini değiştir bak bu daha güzel fikir.
Nolur gel .

Aycan adama ne cevap  vermesi gerektiğini düşünürken telefonu çalmaya başladı.

Heyecanla ,eli titreyerek telefonu açtı.
"Alo "
"Özür dilerim  yanıma gel. Konuşalım."

Genç kız adamın duyduğu ses tonu ile sinirinin  uçup gittiğini hissetti.
Bu yüzden kendine sinir oldu . Öfkesi de onu bu hale getiren Mirza'yı buldu.

"Mirza sen konuşmayı bilmiyorsun. Bugün  gördüm ki  dinlemeyi de bilmiyorsun . Bak ben senin gibi bir adama katlanamam . Durmadan kavga ederiz . Anlaşamayız ki ,ben seni değiştirmek isterim ,sen de beni istediğin kalıba sokmaya çalışırsın.Git lütfen bugünlük rezil olduğumuz yeter ."

Mirza ,kalbinin bu kadar emin adımlar atmasından yorulmuştu.

Bazen acaba yanılıyor muyum ?

Aycan ,benim kaderim değil mi diye düşünüyordu.
Yine acaba dediği anlardan birindeydi ve ne demesi gerektiğini bilmiyordu.

Kaba bir adamdı ama salak değildi. Elbette o da farkındaydı .

Birbirine  taban tabana zıtlardı.
Aynı topraklarda doğmuş, aynı suyu içmiş olsalarda ,hayata baktıkları yer de ,beklentileri de çok farklıydı ama gidemiyordu.
Her şeyi kabul ediyor fakat Aycan'ı başkası ile düşünmek istemiyordu.
Gözlerini kapattığında önünde sureti ,ciğerlerine dolan hava da onun kokusu  vardı.
Adam bunları düşünüp susarken Aycan vereceği cevabı sabırla bekledi.
İçindekileri söylediği an öfkesi geçen kız kalbindeki pişmanlığı susturmaya çalıştı.

"Mirza orada mısın ? Kapatıyorum."

"Kapatma Aycan ,sadece iki dakika aşağıya gel.
Bak son kez konuşalım istemem dersen yemin ederim gideceğim bir daha da nefes aldığın şehre bile gelmeyeceğim." Dedi.

"Bu saatte mi Mirza ? "

"Aşkın saatti mi var ? Hadi bekliyorum. Gel ! " deyip kapattı.

Aycan ,adamın gel deyişine bile  sinir olsa da üzerine bir şal alıp aynada ki görüntüsüne baktı
Saçlarını havalandırdı. Mirza'nın sevdiği ya da sevmediği kokusunu üzerine hafif sıktı.

Merdivenlerden inerken hala neden onun ayağına gittiğini düşünüyordu.

Eğer yüz yüze gelirlerse ,adamın onu ikna edeceğini de artık kabul etmişti.
"O zaman neden gidiyorsun aptal !"

"Çünkü ilk kez böyle hissediyorum. İlk kez bir adam gözlerimin içine bakarken ,kalbimi görmek istiyor!"

Diye söylendi.
Kendine yaptığı itiraf ile merdivenlerden daha özgüvenli indi.
Konağın kapısını yavaşça açıp taş duvarın üzerine oturmuş Mirza'ya kendisini farkedene kadar uzaktan baktı.

Adamın oturduğu duvara doğru gidip gitmeme arasında kaldığı an Mirza'nın kendinisini gören bakışları ile karşılaştı.

Aşkı isteyen kalbi, adamın gözlerinde gördüğü keskinlikten korktu.

Bir Uzun Yoldan Geldim Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin