Bugün onca zorluğun sona erdiği gündü. Artık dersler için gecelenmeyecek, gözlerinin altı çökene kadar çalışılmayacak ve o acı kahve bardak bardak içilmeyecekti.
Namjoon bugün üniversiteden mezun oluyordu. Bir sürü duyguyu aynı anda yaşıyordu. Heyecan, mutluluk, gerginlik ve her şeyin artık daha güzel olacağı inancı.
Aynadan son kez kendine baktı Namjoon. Takım elbisesiyle ve özenle yandan ayrılmış, açık kahve tonlarındaki saçlarıyla muhteşem görünüyordu.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Gerginliğinden dolayı odada tur atmaya başlamıştı Namjoon. Kapının biranda açılmasıyla bakışlarını kapıya çevirdi. Kris yine herzamanki gibi kapıyı çalmadan ahıra girer gibi kapıyı açmıştı. Namjoon göz devirmeden edemedi. Onun bu huyuna alışkındı ama yinede rahatsız oluyordu.
Kris ise kapıya yaslanmış bir şekilde Namjoon'u süzüyordu. Namjoon'da onu...
Kris'in Namjoon'dan kalır yanı yoktu. Nede olsa en yakın arkadaşı mezun oluyordu. Kris siyah bir takım elbise giyip yakasına çiçek kondurmuştu. Yandan kazıttığı kahverengi saçlarının üstünü kabartarak geriye doğru taramış, siyah bir güneş gözlüğü takmıştı.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
(Bunuda böle hayal edin kqkwjnwnw bu erkekse bizim sınıftakiler ne oluyor amk¿)
Kris bir anda sesli bir ıslık çalıp, Namjoon'un odasına ayak basmıştı. Yatağın karşısındaki tekli koltuğa oturup bacak bacak üstüne atmıştı. Duvardaki çekilmiş güzel fotoğraflarda kısaca göz gezdirip, gözlerini Namjoon'a sabitlemişti.
K:"Hazırsan çıkalım Joon? Mezuniyetine geç kalmak istemezsin heralde." demişti.
Namjoon ise rahatlamak istercesine derin bir nefes alıp vermişti. Daha sonra ise şarjdaki telefonunu alıp "Hazırım." demişti.
Kris ise Namjoon'un stres olduğunu biliyordu. Bu yüzden oturduğu koltuktan kalkıp Namjoon'a arkasından sarılmıştı.(destek vermek için yanlış düşünmeyin plss jk1wjwjj2) Namjoon'un ise yüzünde küçük bir gülümseme olmuştu. Kris onun abisi gibiydi. Her daim yanında oluyordu. Annesi babası yurtdışında iş kurduğundan beri yanında Kris vardı. O zamanlar daha 13-14 yaşlarındaydı Namjoon. Bu yüzden Kris onun için değerliydi.
Ama bu sarılma uzun sürerse mezuniyete geç kalacaklardı.Namjoon ise geç kalmamak için Kris'in ellerini belinden indirip "Hadi gidelim." demişti. Kris'te kafasını sallayınca birlikte arkalı önlü odadan çıkmışlardı.