LANETLİ ÇOCUK'DAN SONRA!
Tüm Potterseverlere...yeni bir yolculuğa! umarım beğenirsiniz.
İstanbul/GÜNÜMÜZ
TÜRK SİHİR BAKANLIĞI
Akşam mesaisinin bitmesine az bir süre kalmıştı.Her sıkıcı ve yorucu gün gibi bugünü de bitirmişlerdi.Diğer bakanlıklardan gelen mektuplarda,her şeyin yolunda olduğu söylenmişti.Ne kadar inandırıcı olabilirdi ki? Yusuf,birkaç gün önce karanlık büyücüler gördüğüne yemin edebilirdi.Hatta onların Ölüm Yiyenler olabileceğinden de şüphelenmişti.Ama mantıklı değildi son yirmi yıldır hiç Ölüm Yiyen yoktu,karanlık bir şeyler yoktu...peki Yusuf'un gördükleri kimlerdi? Belki de Seherbazlardı.En iyi ihtimal onlardı.
Oturduğu masasından yavaşça kalktı,cama doğru yaklaştı ve İstanbul'un o güzel manzarasını seyre durdu. Bir sürü sihirsiz insan bir yerlere yetişmeye çalışıyordu.Yusuf içinden güldü,büyücüler her yere cisimlenerek gidiyordu.Sihirsizler ise toplu taşıma araçları dedikleri aletlere biniyorlardı.Onları izlediği sırada aniden gelen sesler işitti.Diğer bakanlıklardan gelen seherbazlar olmalıydı. İşte başlıyoruz! Dedi içinden. Korkulacak bir şey değildi.Sihir bakanlıklarından gelen bakanlıklar arası yazışmalardı.Yusuf,bütün geceyi bakanlıkta geçirebilirdi.Seherbazlar ve birkaç bakanlık çalışanı getiriyordu mektupları.Yusuf her defasında bu durumdan korkuyordu işte.Çünkü adından da anlaşıldığı gibi acil durumlar için yazılan mektuplardı. Ne olmuş olabilir ki ? diye düşündüğü sırada bir adam odasına cisimlendi.Yusuf daha önce onu cisimlenmemesi için uyarmıştı...onu korkutuyordu ve her acil durumda böyle geliyordu.
Adam, orta yaşlarda uzun boylu biriydi.Sarı altın rengi saçlarını at kuyruğu yapmıştı.Üzerine giydiği lacivert cüppesi neredeyse yerleri temizleyebilecek kadar uzundu.Gri gözleri ile Yusuf'a bakıyor,onun bu korkak hallerini izleyip kıkırdıyordu.
''İyi akşamlar Lindorm'' dedi Yusuf ciddi bir tavırla.
''Size de''dedi Lindorm odasında gezinirken. ''sanırım korktun ve bu sefer...eh korkmakta haklısın.''
Lindorm'un bu ciddiyetinin altındaki nedeni merak etmeye başlayan Yusuf, onun peşinde cirit atmaya başladı,öyle ki odaya mektupları getiren bakanlık çalışanlarını bile görmedi.
''Neden böyle dedin? Lindorm ne oldu anlat ''
Lindorm ile yüz yüze konuşmak çok zordu çünkü böyle sıkıntılı zamanlarda Lindorm ona mevzuyu anlatırken asla yüz yüze konuşmaz, gözünün içine bakmazdı.Bu da Yusuf'u endişelendiriyordu hep.
Lindorm,az önce Yusuf'un manzarayı izlediği cama yakınlaştı ve dışarıda ki sihirsiz insanlara baktı.Yusuf,onun suratında bir tebessüm olduğunu fark etti ve kısa bir süreliğine de olsa kendini rahat hissetti.Lindorm dışarı bakarken,Yusuf masasının üzerindeki bakanlık mektuplarını aldı ve teker teker açtı. Bakanlık mektuplarının tek yazdığı şey Lindorm'a ait yeni bir kehanetti. Lindorm,Hogwarts Cadılık ve Büyücülük Okulunun yeni kehanet öğretmeniydi.Ara sıra böyle kehanetleri görürdü.Bu kehanetlerin hiçbiri de kötü değildi lakin bu gördüğü son kehanetin bilinmez bir yola çıktığına dair söylemler vardı.Bakanlık mektuplarını bir kenara koydu ve en altta ki Gelecek Postası'na göz atmaya başladı.Ön sayfada Lindorm vardı...elinde bir küre tutmuştu ve kendinden emin bir ifadesi vardı. Manşet ise şöyleydi; LİNDORM'UN YENİ KEHANETİ TEHLİKELİ Mİ?
YOU ARE READING
LİNDORM KEHANETLERİ:XENİCA'NIN LANETİ
FantasyKARANLIK BİR ÇAĞ...KİMİN NE TARAFTA OLDUĞU BELLİ DEĞİL. 18 yaşında Merida büyücülük dünyasından bir haberken onun peşine düşen bir adam var.Tehlikeli biri olan Walt,Merida'nın çok özel olduğunu anladığında onu bulmak için her şeyi yapacak...Öyle ki...