İZMARİT

#66# çilek.

yaram: Nereye kayboldun aniden?

yaram: Pasta söylemiştim senin için.

yaram: Çilekliydi.

izmarit: gitmem gerekiyordu, 

izmarit: çok özür dilerim.

izmarit: ama neden çilekli?

yaram: Senin gibi kokuyordu.

yaram: Çilek kokuyordun.

görüldü, izmarit.

izmarit yazıyor...

izmarit: üzerini değiştirdin mi sen?

izmarit: ıslak ıslak kalma.

izmarit: battaniye istemiştim garsondan, gitmeden önce ama?

izmarit: elin nasıl oldu? sardığım sargıyı alsaydın yanına.

izmarit: yarın sana anlattığım şekilde yine aynısını yapacaksın.

izmarit: tamam mı?

yaram: Evdeyim,

yaram: Üzerimi değiştirdim,

yaram: Elim de iyi. Acımıyor daha. :)

yaram: Seni düşünüyorum.

izmarit: sana ilk defa dokundum.

izmarit: ilk defa gözlerime baktın bugün.

izmarit: ilk defa saçlarıma değdi ellerin.

izmarit: ilk defa tenin tenime değdi, nefesin saçlarımı okşadı.

izmarit: ilk defa fark ettin beni.

izmarit: bugün,

izmarit: ilk defa sarıp sarmaladın,

izmarit: korudun beni.

izmarit: bu 'ilk defa'lar kalbimi sızlatıyor.

yaram: Bu ilkler,

yaram: Sadece sana özel değil Sıla,

yaram: İzmarit'im.

yaram: Ben, ilk defa bir kızın göğsüne başımı koyup dakikalarca gözlerim kapalı hayal kurdum.

yaram: İlk defa bir kızın ellerini tuttum.

yaram: Sanırım,

yaram: İlk defa bir kızı sevdim.

yaram: Gerçek anlamda, ilk defa kalbim başkasına atar oldu bugün.

yaram: Saçların, çok güzeldiler.

yaram: Sen,

yaram: Başlı başına çok güzeldin.

izmarit: teşekkür ederim...

izmarit: sen, daha iyi misin?

yaram: İyiyim.

yaram: Geldin ya,

yaram: İyiyim.

yaram: Sadece ne yapacağımı bilmiyorum.

izmarit: o kadının, yani Gülten Abla dediğin kadının yanında ol, olur mu?

izmarit: anlattığına göre, onun hiçbir suçu yok ki.

izmarit: mutlu olmayı hak ediyor.

izmarit: yani,

izmarit: evlat sevgisini tatmayı hak ediyor... :)

izmarit. belki kendi çocuğu öldü ama bak, sen...

izmarit: sen onun hayallerini süsleyen çocuksun.

izmarit: ondan bunu esirgeme.

yaram: Haklısın... 

yaram: Babam konusunda ne yapacağım, onu da bilmiyorum.

yaram: Bizi terk ettiğini sandığım babam, yıllardır felçliymiş.

yaram: Bunu anneme nasıl söyleyeceğim, bilmiyorum.

yaram: Gerçi, belki o da biliyordur.

yaram: Ama sanırım felçli olması bir şeyi değiştirmiyor artık.

yaram: Zaten defalarca terk etmiş... 

yaram: Giderken, terk etmek için gitmiş.

izmarit: bana demiştin ki,

izmarit: babanın varlığına nasıl alıştıysan, yokluğuna da alışacaksın...

izmarit: hatırlıyor musun?

izmarit: ben alıştım kutay.

izmarit: çünkü ben babama ihanet ettim.

izmarit: baban da size ihanet etti, özür dilerim ama bu böyle...

izmarit: eğer yaşamak istiyorsan,

izmarit: baban sizi sadece terk etmiş gibi davranmaya mecbursun.

izmarit: özür dilerim seni gerçeklerle yüz yüze getirdiğim için.

izmarit: ama bu böyle...

yaram: İyi ki varsın.

izmarit: sen de.

izmarit: ama bana söz verdin.

izmarit: benim varlığıma alışmayacaksın. 

yaram: Neden, hâlâ anlamıyorum ama...

yaram: sözüm söz.

yaram: ben yokluğuna da razıyım.

ben seni çok sevdim.

oy sınırı koymak istemiyorum ama lütfen beni üzecek kadar da düşmesin. ❤️

sizi seviyom.

not: sedefi merak edenlere diğer bölüm sedefin bölümü. 😻