Medya:Esma Poyraz
Eve gitmek için arabaya bindim,hastane artık midemi bulandırıyordu.Kimse beni yaptığım yüzünden yargılamamıştı çünkü ben bipolardım.Kendi kendime gülmeye başladım.
Resmen bipolar bozukluğum vardı ya ve hayatımın ağzına sıçmıştı tabi.Gözlerim dolmaya başladı yine,bi kere intihar etmiştim 2.intiharı yapmaktan korkuyordum.
Artık o kadar yorgundum ki ne yapacağımı veya ne yapmam gerektiğini bilmiyor bilmek istemiyordum.Sadece yorgundum işte bu kadar tek hissettiğim buydu benim.
Babam dikiz aynasından sürekli beni kontrol ediyordu onları korkutmuştum ama bilerek yapmıyordum ben.Anlamıyorlardı ki beni üstüne üstlük mahalleye rezil olmuştum.
Eve gelince arabadan indim saat öğle vaktiydi.Hiç kimseye bakmadan hızlıca binaya girdim ve eve çıktım.Uyku uyumak cidden benim için nadir olan bi aktiviteydi ve şuan çok ihtiyacım vardı.
Odama gidip yatağıma girdim zaten o kadar yorgundum ki kısa süre de başka bi aleme dalmıştım bile.
6 AY SONRA(Tedavinin son raddeleri,zaman atlatmamın sebebi fazla melankoli olmasını istemediğim için.)
Derin bir nefes aldım heyecandan çatlayacaktım.Kapıdan sarkarak içeride iyice bir göz gezdirdim Allah'ım heyecandan ölecektim.Resmen isteyeceklerdi,kahvelerin son yudumlarındaydılar.
"Bizim çocuklar anlaşmışlar zaten Berat bey,Allah'ın emri Peygamberin kavliyle Esma kızımızı Berat oğluma istiyorum."
Berat abinin babası sözünü bittiğinde Eda,Esma ve ben heyecandan ölecektik Esma'yı resmen istiyorlardı yahu
Amcamın Esma'ya isteyip istemediğini sorup gülümseme yanıtını alınca vermişti.Ev öylesine kalabalıktı ki nefes almaya yer yoktu onun gönlü bunun ağzı derken tüm mahalleli gelmişti.
Yüzük tepsisini ben tuttuğum için hızla yanlarına gittim.Berat abinin abisi Ufuk tepsiye ben söylemeden para bırakıp kesmişti.Şuan alkış ve deli gibi gülme sesleri geliyordu fakat ben işitemiyordum tedavinin iyi gitmesine rağmen arada böyle hissizleşme oluyordu ve şuan onlardan biriydi.
Ama gülümsememi asla bırakmadım ilk fotoğraf çekileceği sırada ne olduğunu anlamadan Berat abinin ailesinin fotoğrafına dahil oldum.
"Darısı başınıza beyler."
Berat abinin abim ve Ege'ye bakarak söylediği söz üzerine Ege direk bana döndü.Şuan ona boş boş bakıyor sadece gülümsüyordum.Allahım bu nasıl bir şeydi kendimde değildim sanki
Ege bir şeylerin ters gittiğini anlamış olmalı ki kaşlarını çattı.Elleriyle yüzümü tuttu"İyi misin ?"
O kadar kalabalıktı ki burası darlanıyordum."Beni buradan çıkartır mısın ?"son 10 dakikadır aynı ifade ile duruyordum.Ege elimi tutarak kalabalığı yarar gibi geçmişti.
Ona daha yavaş olmasını söyleyecektim fakat dilim konuşmaya varmıyordu.Sanki ağzımı açsam ölecektim amcamlardan çıkıp binadan çıktık.Arka bahçeye doğru ilerliyorduk mahallenin gençleri bahçe de oturuyordu.
Eve sığamadıkları için biz gelince ve Ege'nin çatık kaşlarını görünce hemen ayaklandılar."Bize biraz müsaade edin"
Ege'nin sözünden sonra hepsi bahçeden çıktı.Ege bana dönüp gözlerimin içine baktı ama tepki veremiyordum.
"Defne bana böyle bakma lütfen"
Ona boş boş bakmamdan nefret ederdi öyle bakınca sanki ölmüşüm gibi hissettiğini söylemişti onu üzmek istemiyordum ama şuan elimden bir şey gelmiyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ASMALI SAKİNLERİ
Novela JuvenilEvet gariptiler onlar,küçücük kalbine bi kızın aşkını sığdırmış bi oğlan,minik kızının büyümesini beklemiş kendini sığdırmıştı o kızın kalbine birlikte sarmışlardı yaralarını ve birlikte açmışlardı yeni yaralarını.