"O dağlarda duygularınıza yenik düşerseniz kontrolünüzü kaybedersiniz. Kontrolünüzü kaybederseniz ölürsünüz."
Yaşamak farzdı biz insanlar için, yaşanılan binlerce acıya rağmen. Dayanmak zorundayız, sabretmek zorundayız, çekilen acılara göğüs germek zorundayız. Kim düşmanını sevindirmek ister ki?
İnsanoğlu mücadele ediyor, savaşıyor.
Şu koca dünyada herkes bir kendi acısını görür. Başkalarının çektiği acılara kör olur. Peki neden başkalarının acılarını görmüyoruz, kendimiz için çırpındıkça, başkalarına gelince üç maymunu oynuyoruz.Zaman dediğimiz kavram hızla ilerliyor, arkamızda bıraktığımız onca acıya, kedere, mutluluğa rağmen.
Levent'in şehadet haberi ocağına kara bulut gibi çöktü. Karısı haberi alınca fenalık geçirdi.
Şimdi ise Karşıyaka Mezarlığı'nda herkes Levent için son görevini yerine getiriyor.
Levent'i kara toprağa koydukları an, karısı kendini mezarın içine attı. Kefene sarıldı.
"Beni de yanına gömün. Burası çok soğuk. Ben, Levent'i ısıtırım," diye bağırdı genç kadın.
Hepsi yaşlı gözlerle baktı. Yasemin Astsubay, Gökhan Yüzbaşı'na baktı. Gökhan Yüzbaşı başını salladı. Yasemin Astsubay, genç kadının yanına gitti.
"Ceylan Hanım yapmayın böyle. Siz iki canlısınız," diye fısıldadı.
Ayla omzundaki yükleri paylaştığı için rahatlatmıştı. Leyla, Ayla'nın kafasını dağıtmak için televizyonu açmasını söyledi. Ayla televizyonu açtı.
"Iğdır'da Jandarma Komutanlığı'na yardıma giden askerler pusuya düşürüldü. 1 şehitimiz var. Şehidin acı haberi ise askeri yetkililerince ailesine verildi."
Ayla gözünden akan yaşı sildi. Bu nasıl bir kahpelikti?
"Şehidin altı ay önce evlendiği, karısının ise iki aylık hamile olduğu öğrenildi. Allah ailesine sabır versin. Ruhu şad olsun."
Elsa sonunda amacına ulaştığı için mutluydu. Büyük bir keyifle şehit haberine bakıyordu.
"İşte şimdi keyfim yerine geldi. Ne zamandır böyle haberler alamıyordum," dedi.
"Zekan sayesinde daha çok bu haberleri alacağız."
Pusat dağınık gibi görünen kahverengi saçlarını arkaya doğru attı. Elsa yatakta doğruldu.
"Gel bakalım dediklerimi yaptınız mı?" diye sordu.
Pusat başını salladı.
Yasemin Astsubay, Ceylan'ın kolundan tuttu. Genç kadın, kocasını bırakmak istemiyordu.
"Bırak beni, diyorum size, Levent burada üşür, ben onu ısıtırım," dedi.
Yasemin Astsubay gözlerinden akan yaşları sildi. Gökhan Yüzbaşı'na baktı.
Ezra başını iki yana salladı. Bu nasıl bir acımasızlıktı böyle, bir hayatı yok etmek hangi kitapta yazardı?
"Askerime polisime silah tutan eller kırılsın," diye bağırdı Hatice Hanım.
"Allah'ını seven üstüme toprak atsın." Ceylan, kocasına daha sıkı sarıldı. Başını karşısında duran askere çevirdi.
"Allah'ını seven üstüme toprak atsın," diye bağırdı.
Yasemin Astsubay, Ceylan'ın kolundan tuttu.
"Yapmayın böyle lütfen, Levent Üsteğmen burada olsaydı, size ne derdi?" diye sordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Vatan Sağolsun
БоевикEledim eledim höllük eledim, Aynalı beşikte canan bebek beledim. Büyüttüm besledim asker eyledim, Gitti de gelmedi canan buna ne çare, Yandı ciğerim de canan buna ne çare. Bir güzel simâdır aklımı alan, Aşkın sevdasını canan sineme saran. Bizi kınam...