Selam gençlik! :D Sonunda ben geldim ve harika bir hafta geçirdim okulda. Ama daha ilk haftadan ödevler, blok dersler -80 dk- ve öğretmenler bir haftada ömrümü yedi. Aslında tatilin son haftası yazacaktım ama hiç içimden gelmemişti. Yog yazmayı özlemişim, yorumlarınızı özlemişim. Geciken bölümler için üzgünüm. Bir kısma kadar bölümler part şeklinde olacak. En kısa zamanda II. partıda yükleyeceğim. Tabi bu kadar gecikmeyecek.
Multimedia; Bahsedilen mutfak, Ceyda&Baran ve Mert. Şarkı yok bu bölüm. :D Kafanıza göre takılın. İyi okumalar! ^-^
▬▬▬▬▬▬▬▬▬▬▬▬▬▬▬▬▬▬▬▬▬▬▬▬▬▬▬▬▬▬▬▬▬
20 Haziran 2014 - Cumadan Devam
Ceyda'dan Anlatım
Mutfağa doğru girdiğimizde pek şaşırdım desem doğru olur. Teyzemlerin evindeki gibi normal bir mutfak beklerken burada kırmızı ve siyah karışımlı, gayet modern bir mutfak duruyordu. Üstü cam bir masa vardı ve oraya geçmemizi söyledi Fatma Teyze.
Baran sandığım kadarıyla eski yerine otururken bende onun karşısına oturdum.
Fatma Teyze elindeki ince belli çay bardaklarını birini benim önüme, birini kendi oturacağı yani masanın başına koyarak, sandalyeye oturdu. Sonra çayına bir şeker atıp, karıştırırken konuşmaya başladı. "Ee, Ceyda kızım annenler nasıllar?" diye bir soru sordu.
"Annemler iyiler. Nasıl olsun. Peki siz?" diye sordum nezaketen.
"İyiyim bende. Sahi kızım senin baban ne iş yapıyordu?" dedi. Yahu kadın ne yapacaksın anlamadım ki. Neyse.
"Babam serbest meslek olarak çalışıyor. Fabrikada ustabaşı diyeyim." dedim gülümserken.
"Hım, anladım. E, buraya tatile tek başına mı gelmiştin?" diye sordu. Neden gelmeyeyim mi Fatma Teyze? Yahu teyzemin evini ziyaret edip, kalmakta ilginç midir nedir anlamadım.
"Evet öyle oldu biraz. 1 hafta bitti işte. 3 hafta sonra annemler gelecek. Oradanda yazlığa, İzmir'e geçeceğiz." dedim yine gülümserken. Çayıma fazla olmasın diye iki şeker attıktan sonra bende karıştırmaa başladım. Fatma Teyze bir yandan beni izliyordu. Nedense o oru sordukça kasılıyordum. Birde başka sorular sormasındandı korktuğum. Herkese sorunlarımı anlatacak biri değilim.
"Anlıyorum. Ne güzel. Bizde buradan yazlık aldık işte, öyle yaşayıp, dönüp duruyoruz. Annen ev hanımı mı kızım?" diye sordu bu seferde Fatma Teyze. Baransa bir yandan ağzına bir şeyler tıkıp, kahvaltısını ederken, gizlice sırıtırken bize bakıp duruyordu. Sen gül Baran efendi! Ben sana göstereceğim sonra.
"Evet." dedim Fatma Teyzeyi cevaplayıp.
"Peki okulun nasıl?" dedi Fatma teyze.
"Derslerim kötü değil. Her dönem belge alamasamda hiç sınıfta kalmadım. Bu sene daha çok çalışıp, üniversite kazanmayı planlıyorum. Yani o hep planımda vardı." diye cevapladım.
"Ne güzel. Bizim Baranda istiyor bir şeyler bakalım ama çalışmıyor pek eşek sıpası." dedi gülerken Fatma teyze. Sahi Baran hiç ders notlarından bahsetmemişti.
"Anne!" dedi oradan Baran çatılmış kaşlarla.
"Ne var canımyalan mı söyleyeyim? Biraz örnek alda Ceydayı çalış!" diye uyardı onu. Anne - oğul tartışmasına girmeden sessiz sessiz çayımı yudumladım.
"Anne keser misin şu konuşmayı!" dedi Baran.
"Tamam be. Sende bir susta yemeğini ye!" dedi Fatma teyze. Sonra bana dönüp o soruyu sordu. "Bizim Baran'ın, Allah'a şükür hiç sevgili işleriyle uğraşı olmadı. Olsa zaten kesin bilirdim. Gerçi artık yavaştan yaşıda geldi ama. Bazen diyorum acaba bu çocuk gay mı falan diye ama yok arada utanmadan yanımda kız kesiyor. Utangaç biraz belli. Peki senin hiç sevgili işlerin oldu mu kızım?" derken Fatma teyze gülsem mi ağlasam mı bilemedim. Baran hakkında ki düşüncelerine mi güleyim, bana sorduğu soruya üzüleyim mi? Gerçi cevaplanabilir bir soruydu. Çok özele girmemişti. O değil de Baran kız mı kesiyor dedi? Hönk! Vay Baran efendi! Birde kızlarla iyi anlaşamazmış!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yalnız Olmak Güzeldi.
ChickLitHayatında hiç bir erkeğe güvenemeyen Ceyda, hep erkeklerden uzak durarak ve onları sevmeyerek yaşamıştır. Yalnızlık onun için yaşam tarzıdır. Tek derdi okulu ve dersleridir. Taki bir gün alışveriş merkezinin bir giyim mağazasında üzerine bir şeyler...