Hasta hasta oturup bölüm düzenlemeye çalıştım yine de tam istediğim gibi olmadı. Ama kitabı okuyan okurları daha fazla bekletmemek adına bölüm veriyorum.
Bu bölüm ilk kitabını çıkaran ve ikincisini de yazmaya başlayan arkadaşım Zeynep Kübra Avşara itaf edilmiştir.
Keyifli okumalar.
Işılay, her zaman ki gibi, FaceBook hesabında geziniyordu, arkadaşlarının yorumlarına bakıyordu, tam FaceBook hesabından çıkmak üzereyken, bir arkadaşlık isteğinin gönderildiğini fark etti.
Deniz, Deniz Işılay'a arkadaşlık isteği göndermişti.
Işılay tereddüt etmeden arkadaşlık isteğini kabul etti, tam o arada, bir arkadaşı mesaj attı.
Işılay da ona cevap vermek için biraz daha FaceBook'ta kaldı. Onunla konuşurken Deniz'den mesaj geldiğini gördü.
selam ne yapıyorsun cadı cık? diye yazmıştı,
bir an duraksadı! Kalbinin heyecanla attığını his etti! Sonrada kim diye profiline baktı.
Adı Deniz Ayaz Korkmaz. Deniz'in resmini görünce, tanıdı hemen.
Deniz'e cevap yazdı: klavyede yazı yazmak için gezinen parmakları heyecandan titriyordu.
Aslında nasıl bir duygunun içine girdiğinin Işılay da farkında değildi. Sonradan örenecekti, onu böylesine heyecanlandıran şeyin aşk olduğunu;
Deniz cevabı gördü.
ALEYKÜMSELAM, Seni tanıdım. Taksiye bindiğimiz kutup ayıcığısın: İyiyim kutup ayıcığı sen ne yapıyorsun DEMİŞTİ,
konuşmayı uzatmak istiyordu: ama bunu nasıl yapacağını bilmiyordu. Deniz bu kızda edindiği bütün tecrübeleri unutmuştu.
Deniz, hemen cadıııııı, şehri tarıyorum göz bebeklerimle, diyerek cevap yazdı
Işılay, mesajın geldiğini gördü, hemen yüreğinin çırpınışları eşliğinde okudu mesajı,
cadı şehri tarıyorum gözbebeklerimle diye yazmıştı.
ardından yeni bir mesaj, kızlar tarafından unutulmadım şu ana kadar, demek sende yüzümü ezberleyenlerdensin diyerek Işılay'la didişip daha fazla yazışmak istemişti,
Işılay da ALLAH ALLAH, NİYE diye yazıp gönderme butonuna bastı, basar basmaz yeni bir mesaj karşısındaydı.
Işılay gelen mesajı okuyunca, dumura uğradı ardından hemen toparlandı bunu cevapsız bırakmamalıydı,
evet uyuz Ayaz, daha önce hiç böyle bir surat görmemiştim, senin gibisi hiç dünyaya gelmemiştir sanırım, senin gibi tipsiz suratı görünce unutabilmem pek mümkün olmuyor.
bunu yazarken bile fotoğrafına bakıp bakıp duruyordu, "Deniz mavisi gözleri vardı. Baktıkça o denizinde boğuyordu. Beyaz tenli kirli sakalla çok yakışıklıydı
Deniz, senden daha güzel biri var mı diye bakıyorum.
Işılay meraklı bir şekilde, ne yapacaksın bulunca diye yazdı.
Cevabını heyecanla bekliyordu, mesajın gelmesi çok uzun sürmedi,
güzelliğini çalacağım sana vermek için diye yazmıştı,
Işılay mesajı okuyunca, uyuz Ayaz, ben çalıntı mal kullanmam.
Sadede gelsen diyorum hani! kutup ayıcığı, eee niye bulup ekledin beni? diye yazdı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DENİZE DÜŞEN AY
Ficción GeneralTam şu anda, Birileri ruhunu işgal ediyordu genç kızın. Nefessiz bırakarak kendi nefesinin buharıyla yaşatıyordu. Birileri yaşatmak için öldürüyordu. Ruhundaki kibri sevgiye bulayıp, aşka hapsediyordu. Benliğini alıp, ona kendinden veriyordu. Deniz...