6.

35 7 1
                                    


İyi okumalar^^



KISIM 1 : DÜNYA / SELAY


Kalbim heyecandan deli gibi atsa da içinde bulunduğum sessizlik hislerimi buruk bir mutluluğa teslim ediyordu. Keşke bende ona özel bir şeyler söyleyebilseydim. Sesinde hissettiğim heyecanı sesimle yansıtabilseydim... Gözlerimi ondan ayırmadan canımı acıtan o kelimeleri parmaklarım aracılığıyla dile getirdim.

'Eğer beni sevdiğini söylersen, duymakta istersin. Bu yüzden söyleme sakın. Ben. Söyleyemem çünkü'

Buruk mutluluğumun yansıması gözlerine yerleştiğinde yüzümdeki gülümseme silindi ve ellerim kucağımdaki yerlerine geri düştüğünde bakışlarımı tahtaya çevirdim. O sırada sınıfın kapısı hızlı bir şekilde açıldı ve Tolga nefes nefese kalmış bir halde içeriye girerek kapıyı kapadı ve ardından anlamsız bir şekilde kapıyı kilitledi. Bize doğru döndüğünde bakışlarındaki endişe ve korku tanıdık gelmişti. Nedenlerini sorgulama ihtiyacı hissetmiş olsam da cevap alamayacağımı biliyordum. Barış, benimle aynı şeyi düşünmüş olmalı ki direk sordu.

''Tolga ne oluyor?''

Tolga nefes alışlarını düzene sokmaya çalışırken bize doğru yaklaştı ve sıranın önüne geldiğinde ciddi bir ses tonuyla konuşmaya başladı.

''Sakın pencereye bakmayın. Lütfen, perdeleri kapatıp geri gelene kadar gözlerinizi tahtadan ayırmayın.''

Barış gözlerini o yöne kaydırıyordu ki Tolga bağırdı.

''BARIŞ! Lütfen. Hemen geri geleceğim ve bu saçma davranışımı açıklayacağım. Gözlerinizi tahtadan ayırmayın olur mu?''

'Tanıdık gelen bir kelime daha. Açıklayacağım! Güzel taktik ama ikinci kez işe yaramıyor bayım.'

Tolga iç sesimi duymazdan geldiğinde bunu sevmiştim.

Barışla gözlerimiz buluştuğunda merakın dışında konuşmamızın bu şekilde sonlanmış olmasının hüznü de vardı bakışlarımızda.

''Cidden bu yaptığının mantıklı bir açıklaması var mı?''

Başımı olumsuzca salladım. Yoktu.

Gözlerini benden ayırmadan konuştuğunda neden pencereye bakmama konusunda Tolga'yı dinlediğimizi bilmiyordum. Bence mantıklı açıklama şu olmalıydı; Tolga delirdi!

Ani bir şekilde fikrimi değiştirip o yöne döndüğümde Tolgayla göz göze geldim. Çoktan perdeleri kapamış sıranın üzerinden iniyordu. Parmağını bana doğru uzatarak gözlerini kıstı.

''Sana sakın bakma demiştim!''

Gözlerimi devirerek önüme döndüm. Bu çocuk ciddi anlamda tuhaf biriydi ve şu an sinirli.

Tekrar karşımıza geldiğinde tam anlamıyla söyleyecek bir şeyi yoktu. Bu bakışları akşamdan hatırlıyordum. Nefes alışlarını kontrol altına almaya çalışıyordu ve gözleri tıpkı zihninde bir kaçış yolu arar gibiydi. Bunu görebiliyordum çünkü düşüncelerime burnunu sokmak aklına bile gelmiyordu.

''Bir süre burada kalmamız gerekiyor. Bana yardım edebileceğinizi düşünüyorum.''

''Pekala, neden önce perdeleri kapalı ve kapısı kilitli bir sınıfta sana yardım etmemiz gerektiğini adam akıllı anlatmıyorsun?''

''Peşimde biri var. Bu yüzden, bir süre burada saklanmalıyım.''

''İyi o halde, kapıyı aç biz çıkalım. Sen saklanmaya devam et.''

İçimdeki SırHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin