Cesaretimi, korkularımı, sevgimi ve nefretimi alıp kaçmak istediğim tek kişi sensin Min.Çünkü sığınmak istediğim tek yer senin kolların, ıslak bir yolu yürümek istediğim tek kişi sensin, üşüdüğüm an acaba üşüyor mu diye ellerimi birleştirdiğim, gülümsediğim de acaba gülümsüyor mu diye tebessüm ettmek istediğim tek kişi sensin.
Seninle uyanma hissini ne denli merak ettiğimi bilemezsin. Ellerin şafağın rengi, ellerin güneşin sıcaklığı ve bir bebek kadar merhametli gülüşün.
Sen benim ruhumun uzanmak istediği o yeşil panayırsın.
Ellerim boşlukta, ellerim ellerinin değdiği bir kapı kolu kadar bile şanslı değil.
Seni sevmek bile bu korkunç dünya da yaşamak için tatmin edici bir sebep.
Ben hâla senin varlığınla gülümsüyorum.
Bütün bu hayatımın içinde baktığım tek penceremsin.
Adını rüya koyduğum bütün gecelerimin sahibi sensin.Sen bilmiyorsun ama bazen bir yıldız olup geceni aydınlatıyorum. Bazen bir şiir olup dudaklarına dokunuyorum.
Yaşam koynunda rahatça yatmaktı Min. Tanrı bana omzunu çok görmüş.
Tanrıya, bu yaşama, bu insanlara, günahkar olmayışıma, seni bana imkansız kılan her şeye çokça küskünüm, haberin olsun.
° • ° • °
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Shuushi | Sope
Fanfiction[Tamamlandı] "Halbuki Hoseok melek dahi olsa, kanat sesinden rahatsız olacak insanlar olacaktı."