25. BÖLÜM - ZİYAN

99 11 0
                                    

Bölüm şarkısı;
Kahraman Deniz - Suç Mahalli

Geceden bu yana gelmedikleri yetmiyor gibi, üstüne üstlük telefonlarımızı da açmayan Bora ve Asil'in neyin peşinde olduğunu düşünürken onları takip etmediğim için kendime küfürler savuruyordum.

"Az kalsın unutuyordum, Kerem'i bıçaklayanı bulmam lazım!"

Özen göstermeden hazırladığımız kahvaltı masasından kalkıp telaşla kapıya doğru koşuşturdum. Girişteki portmantoda asılı, küçük çantamı aldım hızla.

"Naz saçmalama! Bora ya da Asil olmadan gitme!"

Umursamadım.

"Bekleyemem."

"Delirdin mi sen? Daha dün akşam neler yaşadık bilmiyor musun? Dışarısı çok tehlikeli Naz! Tehlikenin ortasına atlayacak mısın göz göre göre?"

İnatla doğruldum.

"Ben daha tehlikeliyim."

"Aklımı kaçıracağım ya? Nereden geliyor bu?"

Dişlerimi sıktım acıyla.

"İçim çok yanıyor Rüya. Anlayabileceğin gibi değil. Çok yanıyor."

Yutkundum, gözlerimi kıstım.

"Birilerinin canı yanmadan durmayacağım."

"Ne olacak? Geçecek mi o zaman içindeki acı?"

"Denemiş olacağım."

Kapıyı açtığım gibi arkamdan koştu Rüya. Kızgınlıkla tuttu kolumdan.

"Yok, cidden delirmişsin sen!"

Kafamı salladım onaylarcasına.

"Aksini iddia etmedim."

Beni içeri ittiği gibi kapıyı sertçe kapattı. Ben portmantoya çarptığım başımı tutarak inlerken Rüya elindeki anahtarı doğrulttu bana.

"Sen deli, ben daha deli!"

Gözlerimi büyüttüm, peşinden içeri adımladım.

"Rüya napıyorsun aç kapıyı!"

"Hayır!" dedi inatla.

"Rüya ver şu anahtarı!"

Kaşla göz arasında pencereyi açtığı gibi fırlattı anahtarı. Ev 1. kat, müstakil bir evdi. Bahçesinin bir kısmında hamak varken, bir kısmı yeşillik ve çiçeklerle kaplıydı. O anahtar, orada kesinlikle kaybolurdu.

Tek kaşını kaldırdı.

"Şimdi alabiliyorsan al."

Yüzümü sertçe sıvazlarken dişlerimin arasından bir nida attım.

"Senin iyiliğin için yapıyorum bunu! Kız kardeşimi düşünüyorum ben!"

AFİTAPHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin