Hoşgeldin :)
İçeri girdim. Beril bana sarıldı ve kollarını belime sardı. Ben de sarılışına karşılık verdim ve ayrılınca arkama geçip kot ceketimi sırtımdan sıyırınca gülümsedim ve teşekkür ettim.
Beril: gelmene çok sevindim. Gel oturalım şöyle
Gülümsedim ve işaret ettiği büyük koltuğa geçtim. Yanıma oturdu ve yüzlerimiz birbirine dönüktü.
Mira: filme ne zaman başlayacağız
Beril: mira, seni buraya çağırmamın amacı film değildi aslında, yani bir şekilde seninle konuşmak istiyordum zaten de film bahaneydi
Mira: gerçekten mi? Benimle ne konuşacaksın
Beril: bilmiyorum nasıl giriş yapacağım konuya ama... sanki seni daha önceden tanıyor gibiyim
Mira:yani?
Beril: bir yerlerden o kadar tanıdık geliyorsun ki bana, bir o kadar da yabancı. Anlayamıyorum, sana karşı çözümleyemediğim şeyler var
Mira: ne gibi?
Beril: duygularım... beni yargılamazsın değil mi?
Mira: ne konuda? (Salağa yatıyordum)
Beril: ah bu kolay olmayacak demiştim...
Mira: haahha beril ya şaka yapıyorum anlıyorum seni :)
Beril: sahi mi?
Mira: beni tanıyor gibisin evet, bunu yapmam yanlış galiba ama biz zaten eskiden...
Beril: biz eskiden?
Mira: yani şeyy
Beril: bir şey mi biliyorsun ?
Mira: sen devam etsene
Beril: dediğim gibi. Sana öbürlerine baktığım gibi bakmıyorum, öbür kız arkadaşlarıma farklı bakıyorum sana çok farklı, senden çekiniyorum, bir o kadar da yakın hissediyorum kendimi sana. Hep seninle vakit geçirmek istiyorum. Hep dikkatini çekmek istiyorum. Hep beni izle istiyorum, ve de gözümün önünde ol istiyorum ki seni izleyebileyim. Sen konuşurken gözlerinde kayboluyorum ama biz gülüşürken gözlerine bakamıyorum, sana dokunmak istiyorum masumca, sarılmak istiyorum; bazen kalabalıktan çıkan onca gürültüden sadece senin sesine odaklanıyorum, bazen umursamaz gibi davranıyorum ama tek umursadığım kişi sensin, telefondaki konuşmalarımızda sanki beni görüyormuşsun gibi hissediyorum ve daha fazlası, sen bana bir yerlerden çok tanıdıksın mira...
Beril bunları anlatırken gözlerinden yaşlar süzülüyordu. Ben de gülümsedim ve gözündeki yaşları sildim. Gülümsedi.
Mira: bana olan duygularını bana açtığın için teşekkür ederim. Senin hakkında o kadar çok şey biliyorum ki tahmin edemezsin. Seninle bir geçmişimiz varmış gibi, benim için doğru olan insan şenmişsin gibi, senden gayrısı yanlış yol gibi, çok az süredir beraberiz sana göre ama bana göre bir ömre bedeliz, ben zaten seninim çek al beni :)
Beril: oh şu an o kadar çok rahatladım ki :) beni reddedersin diye çok korkmuştum. Sanki beni çok uzun süredir tanıyormuş gibisin ben anlayamıyorum aramızdaki şeyi
Mira: her şey yerine oturacak merak etme :) filmimize geçelim mi?
Beril : peki geçelim :)
Gülüşerek mısırımızı patlattık ve keyifle filmimizi izledik. Annem aramıştı. Eve gitmem gerekiyordu ama ben bu gece burada kalmak istiyordum. Annemi bunun için ikna ettim ve beril de buna çok sevinmişti. Uykumuz bastırınca beril beni odasına çıkardı.
Mira: vay be her zamanki gibi düzenli
Beril: nasıl yani sen nereden biliyorsun ki ,
Mira: şeyy yanii, öyle tahmin etmiştim
Beril: hmm neyse bak yatağım çift kişilik sığarız bence :)
Mira: sığalım o zaman
Berille pijamalarımı üzerimize geçirdik ve yatağa girince bana yanını işaret edip gelmemi söyledi. Yanına girdim ve başımı boynuna gömdüm. Kollarıyla beni sardı.
Mira: çok güzel kokuyosun
Beril: senin kadar değilim ama
Mira: dünyalar kadar güzel kokuyosun
Beril: çünkü koynumda dünyaları taşıyorum şu an :)
Bu söz çok hoşuma gittiği için kahkaha attım ve beril saçlarımı karıştırınca kalktım ve yattığı yerden bana bakıyordu. Gülümseyen gözlerinden dudaklarına doğru bir bakış attım. Yavaşça eğildim ve yumuşak dudaklarının tadına baktım. Öpücüğüme karşılık verdi ve dudaklarını dudaklarımla buluşturdu. Uyumlu hareketlerle 5-6 saniye öpüştük ve çekilince başımı eski pozisyonuma getirdim.
Mira: bu sevgiliyiz mi demek oluyor
Beril: evet :)
Mutluluk verici sözlerle uykuya daldık. Güne beraber uyanmıştık. Çocuklarla buluşma noktası ayarladık ve can hande ve eslemi oraya çağırıp müjdeli haberi verdik. Hepsinin beklediği sonuç buydu ama acele olmuş gibi sahte tepkiler verdiler ama birlikte olduğumuz için çok mutlu olmuşlardı. Eslem mekandan ayrılmak isteyince şaşırdık meğer flörtü varmış çapkın kızımızın. Bizi mutlaka tanıştırması gerektiğini söyleyince söz verip yanımızdan ayrıldı. Kimdi acaba çok merak ediyordum. Okulda öyle kimseyle flörtöz davranmıyordu. İnternetten mi bulmuştu acaba? Fazla kurcalamadım ve keyifli bir gün geçirip orada vedalaşıp ayrılmıştık. Tabiki berili evine kadar bırakıp dönmüştüm. Tüm gece görüntülü konuşmuştuk. Bunların olacağını biliyordum ana bu kadar çabuk olması beni çok mutlu etmişti. Tek derdim keşke beril eskiyi hatırlasaydı ama olsun şu an tek önemli olan şey birlikte olmamızdı.
Eslem
Dudaklarından zor ayrılmıştım. Kıvırcık saçlarından çokça öpüp tenini okşadım. Kollarımın arasındaki bu meleğe bakıp tekrar dudaklarına bir öpücük kondurmuştum. Çıplak bedenlerimiz birbirine değdiği her an onunla bir bütün olmak istiyordum. Adı gibi melekti. Melek. Geçen hafta okul çıkışı görmüştüm onu. Erkek arkadaşı dediği hayvan, ben onunla sevişirken bile kıyamadığım vücudunda yaralar açmıştı. Çıldırmıştım. O an bu kızın hayatımda büyük bir yeri olacağını anlayıp yardım etmiştim. Kimse bilmiyordu onu, bilsin istemiyordum. Kimseye benzemiyordu, ne buseye ne de berile. Berille de birlikte olmuştum ama melekle olunca berille yaşadığımın bir hiç olduğunu anlamıştım. Zaten beni hatırlamıyordu ki bir de birlikte olduğumuzu mu hatırlayacaktı. Melek biseksüeldi ve o erkek arkadaş dediği hayvandan onu çekip kurtardığım için bana minnettardı. Vücudundaki fiziksel yaralar büyük olmasa da ruhsal yaralarını bana açmıştı. Onunla bu denli erken birlikte olduğumuz için hata falan yapıyor değildik. Doğanın kanunu bu. O benimle bir parça oluyordu ben onunla. Ona ilk görüşte aşık olmuştum ve sonsuza dek öyle olacaktım...
