Bölüm | 14

1.8K 48 5
                                    

Eylem'le Fethi aynı anda arkalarını döndü. Karşılaştıkları kişiyle kaşları daha da çatılırkenen fethi lafa atıldı
Fethi: Napıyorsun sen?
Feyzullah: Dikkatli olmanızı gösteriyorum her zaman böyle şanslı olamazsınız bir yere giriyorsanız önce etrafı kontrol etmeniz gerek
Eylem: Biz hiç bir ses duymadık
Feyzullah: Yani evet sizin arabadan indim bende buyüzden biraz haksızlık sayılır
Fethi: Ne demek arabanızdan indim?
Feyzullah: E bagajda sizinle birlikteydim bu şifreyi çözmek filan çok şüphelendirdi ne işler karıştırıyorsunuz görmek istedim
Eylem: Artık şu silahları indirebilir misin? Bende masum iyi niyetlisin sanmıştım bu silahlar ne
Feyzullah: Herkes göründüğü gibi değildir
Fethi: Her neyse sende burdaysan neden geldiğimizi görmüş oldun artık indir şunları

Feyzullah başını salladı ve silahı indirdi.
Feyzullah: Eve geçtiğimizde bana her şeyi anlatmazsanız polise giderim
Eylem: Tamam anlatacağım ama önce bu eve bakmamız gerek

Birlikte kapıya ilerleyip alt katına indirler. Feyzullah peşlerini bırakmıyordu. Odanın içerisinde bir çok silah, bomba ve yüklü miktar para vardı.

Eylem: Bence bundan sonrası poliste
Fethi: Bencede hadi biz arabaya geçelim polislere de ihbarda bulunuruz

Eylem son kez bakışlarını odada dolaştırdı ve gördüğü dolaba ilerledi. Bir dosyayı eline aldı ve içini karıştırdı. Gördüğü fotoğraflar ve imzalarla dudakları aralandı. Babasının bir çok fotoğrafı ve imzası vardı. Üstelik kendi fotoğrafları da vardı içerisinde. Fethi de kadının yanına ilerleyip dosyaya baktı.

Eylem: Benim fotoğraflarım neden burda?
Fethi: Daha çok baban hakkında bilgiler toplamışlar. Ailesi çevresi filan.
Eylem: Babamın bu tür işlerin içinde olmasına inanamıyorum hale bak
Fethi: Tamam sakin ol hadi gel çıkalım

Üçü de evden çıkıp arabayla hareket etmeye başlamıştı bile. Feyzullah polislere konumdan bildirmişti Eylem'se camdan dışarı bakıyordu sessizce. Fethi sıkıntılı bir nefes aldığında Feyzullah ile bakışları kesişti. Feyzullah fısıldadı

Feyzullah: Kulak misafiri oldum gerçekten zor bir durum buyüzden sende sıkma canını
Fethi: Haklısın ama yinede üzülüyorum böyle görmeye

Birlikte Eylem'in evine geldiklerinde sessizce koltuklara oturdular. Eylem kafasında bir şeyler düşünmüştü ve sonunda sinirle mırıldanmaya başladı

Eylem: Şimdi sana her şeyi anlatıcam Feyzo ama sende bize yardım edeceksin yok yardım etmem diyorsan anlatmamıza da gerek yok
Fethi bakışlarını Eylem ve Feyzullah arasında gezdirdi. Eylem'in ilk kez bu kadar kararlı ve sinirli görüyordu
Feyzullah: Elimden gelen bir şeyler varsa yardım da ederim. Heralde hobby olarak bagaja binip yolculuk etmiyorum
Eylem sakince defterden ve şimdiye kadar aldıkları bilgilerden bahsetti. Feyzullah sakince dinledi
Feyzullah: Yani ortada bu defter var ve çözülmesi gerek şeyler. Sizde bunların peşindesiniz. Eylem senin babanda bu işlerde baş rol gibi bir şey. Doğru mu anladım?
Eylem: Aynen öyle. Şimdi senden istediğim bir kaç şey var. Babamın bilgisayarına erişmeni istiyorum
Feyzullah: Biraz zamanımı alır ama halledilir bir şey
Eylem: Harika çünkü artık gerçekten sabrım kalmadı bu olayın çözülmesini istiyorum
Fethi: Tamam canım sakin ol biz varız çözeceğiz hepsini

Kısa bir kahve molası vermişlerdi ve şimdi defterde yazanları okumaya başladı Eylem

"Artık bazı acılarla yüzleşmenin zamanı geldi gibi duruyor. Her yaz gittiğiniz tatil evini hatırlıyor musun? Oraya git ve karşına çıkanlara odaklan"

Eylem: Nerde olduğunu hatırlıyorum gidebiliriz
Feyzullah: Bence siz oraya gidin ben burda kalıp hazırlıklara başlayım
Fethi: Harika olur
Feyzullah: Babanın telefon numarasını şuraya bırakırsan gerisini hallederim
Eylem: Tamamdır

Eylem ve Fethi yola çıkmışlardı. Fethi içinde olan sıkıntıyı Eylem'e belli etmemek için elinden gelenini yapmaya çalışıyordu. Neyle karşılaşacaklarını biliyordu. Birlikte tatil evine geldiklerinde Eylem vazonun altında bulunan anahtarı alıp içeri girdi. Her şey çok normal gözüküyordu.

Fethi: Çok güzelmiş burası
Eylem: Burası benin çocukluğum biliyor musun?
Biliyorum diyemedi Fethi.
Fethi: Burda mı büyüdün?
Eylem: Evet annemle gelirdik hep. Burası da annem kokar. Bahçe de papatyalar olurdu arasına yatar kitap okurdu bana. Şuan fark ediyorum Annemi çok özledim ben.

Fethi yutkunma ihtiyacı hissetti. Gözleri dolmaya başlamıştı bile. Eylem elini kitaplıkta gezdirdi. Annesiyle birlikte yerleştirdikleri gün canlandı gözünde.

Eylem: Gel sana bahçede diktiğimiz ağacı göstereyim.

Eylem mutlulukla Fethi'nin elini tuttu ve bahçeye çıktı. Bahçenin ortasına dikilmiş olan taşa baktı.
Eylem: Bu ne ya
Fethi tekrar acıyla tutkundu. Birlikte taşın önüne durdular. Eylem mezar taşı olduğunu fark etti ve üstünde ki yazıyı okudu
Eylem: Sena Mercier
Yuktundu.
Eylem: Anne?
Dizlerin üstüne çöktü ve mezara tekrar baktı. Hıçkırarak ağlamaya başladı.
Eylem: Hayır inanmıyorum. Anne kalk! Daha kitap okuyacağız papatyalarla taç yapacağız! Anne!
Eylem elini toprağın üzerinde gezdirdi. Fethi'nin de dayanacak gücü kalmayarak yanına çöktü. Usulca saçlarını okşadı. Eylem hala sessiz feryadlarını sürdürüyordu.
Eylem: Fethi yalan de bu rüya de nolur! Annem
Fethi: Ben çok üzgünüm
Toprağın üzerine koydu başını ellerini nazikce dolaştırıyordu
Eylem: Annem özür dilerim. Küs gittin
Fethi de göz yaşlarıyla beraber kadına sarıldı ve ağlayıp rahatlamasını bekledi.

Bölüm Sonu

KilitHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin