Look Here | Taekook ✓

♡55♡

Taehyung~

Beni boğmaya çalıştığını düşündüğüm Jungkookla birlikte uyandım. Nasıl becermişti bilmiyorum ama üzerime çıkmıştı ve biz çarpı işaretine benzer bir şekilde yatıyorduk. Ben de onu bacaklarımla kıstırmıştım.

İkimiz de deli yatıyorduk bu yüzden sabah böyle kalkmamız normaldi. Jungkook'u yavaşça ittirdim ve uyuşan kollarımı hareket ettirmeye çalıştım. Ama fazla uyuşmuşlardı. Ben de kan gitsin diye sallamaya karar verdim.

Ama fazla hızlı yaptım ki Jungkook'a şak sesini duyduğum bir tokat attım. Gözleri kocaman açılıp korkarak doğruldu.

"Ne, ne , noluyor? Baskın mı var?"

Ona sevimlice sırıttım.

"Günaydııın. Baskın falan yok hayatım. Sadece yanlışlıkla ufacık çarptım."

Gözlerini kıstı. Hâlâ uyku sersemiydi belliydi.

"Sevgilimizden tokat yiyerek uyanıyoruz. Güne puanım çok yüksek (!) kesinlikle."

Çatlak çıkan sesiyle dayanamayıp yanaklarını sıktım. Ve güzel haber: ellerimi hissediyordum.

"Oy oy oy kıyamam sana. İsteyerek olmadı Kook-ah. Öpeyim de geçsin mi?"

Omuz silkti ve az önce uyuduğu pozisyona geri döndü. Yani bana sarıldı.

"Hey hey! Jungkook uyuma! Ne yapıyorsun? Kalk hadi."

Mırıldandı.

"Tekrar uyandır. Güzelce!"

Şeytani bir şekilde sırıttım ve gıdıklamaya başladım. Anında gözlerini açıp beni ittirmeye çalıştı.

"Ya ya ya ne yapıyorsun ahaha tamam tamam ahahha dur!"

Ellerimi çektim.

"Uyandın sanırım."

Kaşlarını çattı.

"Off ne odun sevgilisin sen yaa! Öperek uyandır diye yatıyoruz gıdıklıyosun. Odun seni. Azcık benden bir şeyler kap."

Göz kırpıp yataktan çıktım.

"Ne yaparsın. Seven böyle sevmiş işte."

Yataktan zıplayarak indi. Ve yanağımı öptü.

"Çok sevmiş."

Off çocuk sen beni öldürmek mi istiyorsun ne yapıyorsun?

"Hadi hazırlanalım. Bugün çok güzel planlar yaptım."

"Daha dün geldim sen de beni gece gördün Jungkook. Ne ara plan yaptın acaba?"

"Rüyamda yaptım bebeğim."

Göz kırptı.

Manyak.

Dolaptan bir gömlek alıp üzerime attı.

"Hadi bunu giy. Çok yakışır sana."

Başımla onayladım ve verdiklerini giyindim. Onun giyinmesini beklerken aynada saçımı yapıyordum. Israrla dik duran bir tutamı indirmeye çalışırken Jungkook arkamdan gelip elimi tuttu.

"Zorlama olmuyor işte. Hem çok sevimli gösteriyor seni. Bırak öyle dursun."

Omuz silktim.

"Hadi kahvaltıya inelim artık."

Jungkook bana baktı ve güldü.

"Kahvaltıya inmeyeceğiz."

Yüzüne anlam vermeye çalışır bir şekilde baktım.