Hızla kafamın etrafına bir kazak bağlayarak önlemimi aldım.Hadi ama bir cisim ile kafama darbe yiyebilir-
Tak!
Boynuma inen soğuk metalle kendimi oyunculuk gereği yere attım. Iki kişinin beni kaldırarak tahminimce içeri taşırken gözlerimi hafif açarak etrafa göz gezdirdim. Her şey normal bir evde olması gerektiği gibiydi. Oturma odası, televizyon , L koltuk, minik bir masa ve ağlayan kızlar. Ne ?dur ! Subekyang'ın soğuk tavrı beni rahatlatırken diğerlerine döndüm.Hepsi belli etmeselerde perişan haldeydiler...
Beni kucağında taşıyan adamın dönmesiyle görüş açıma bangtan üyeleri girmişti.Onlar da sessizce tahta zemine bakıyorlardı.Admalar bir odaya girerek beni yumuşak zemin ile buluşturduklarında gözlerimi kapadım.Odanın kapısı kapanırken kendimi plan kurmaya verdim...****
Içeriden tıkırtılar gelirken ayağa kalktım ve yavaşça kapıya yaklaştım.Aklıma gelen şeyle ceketimi çıkardım ve yastığa geçirerek yorganın altında insan şekli oluşturdum.Her türlü önlem lazımdı. Kapının önüne geri dönerek dinlemeye başladım.
"Bir saat sende.Hadi bay bay"
Diyerek gittiğini düşündüğüm genç biri konuştu.Hızla camın önüne gelerek açmaya çalıştım.Tek seferde açılırken her şeyin yolunda olması beni germişti.Kesin bir bokluk vardı bu işlerde...
*30 dakika sonra*
"Bırakın bizi!"
Çe-wa'nın bağırışıyla birlikte yukarı doğru ilerleyen ayak sesleri ile onları yukarı taşıdıklarını anladım.
"Ona bir şey yaparsanız-"
"Çok konuştun be adam"
Yoongi'nin sözü yarıda kesilmişti.
Korkuyla adrenalin beni ele geçirirken hızla cama yaklaştım.
Camı açmamla ayağımı uzatarak atladım. Zemin katta olmanın faydalarıydı işte...
Ayaklarım zemine basar basmaz çöken zemin ile hızla cam kenarına tutundum. Pislikler yeri kazarak tuzak kurmuşlardı.Ben sarkarken birkaç kişinin sesini duymamla ayağımı cam kenarına atarak oradan kurtuldum. En hızlısından kenarda duran ağacı gözüme kestirdim. Ağaç duvara yakındı. Ben de duvara sırtımı dayayarak ayaklarımla ağaca basa basa tırmandım. Duvarın üstüne çıktığımda hızla parmaklıklı camın parmaklıklarına tırmanarak çatıya ulaştım.Telefonumu ararken aldıkları aklıma gelince bir yumruk savurdum boşluğa. Ayağım çok acıyordu ve artık devam edemeyecektim...
°.°.°.°.°
Tabiki de eve girmenin bir yolunu bularak bizim kızları kurtarmıştım.Tam bangtan'ın yanına giderken bacağımın acısıyla yere yığılmıştım.Aynı zamanda kızlar da yakalanmıştı...
Şu an ise hepimiz elimiz kolumuz bağlı oturuyorduk.
"En azından birlikte öleceğiz"
Dediğim şeyle herkes bana dönerken bağlı olmamıza rağmen bana vurmayı başaran soo-young'a ters bir bakış attım.
"Bizim için gelmeyeceğini sanıyordum noona"
Jungkook'un cümlesiyle kaşlarımı çattım ve devam ettim.
"Seni ne zaman yarıyolda koydum.Ya da ne zaman tek başına bıraktım?"
"Haklısın"
"Yaptığım planlar kusursuzdu.Aish!"
Diyerek kafamı hızla duvara çarptım ve devam ettim.
"Özürdilerim"
Adım sesleri olduğumuz yerde yankılanırken karanlığın içinden çıkan menajerimize baktım.
-menajer bir kız-
"Duygusal anınızı bölüyorum"
Dudak büzerek söylediği cümleye karşın kaşlarımı tekrar çattım.
"Ne var?!"
"Sadece kendi yerimi istiyorum kimbom"
"CİDDEN Mİ?!"
Bağırarak söylediğim cümleye karşın elindeki metal parçasını bana doğru uzattı. Biraz daha yaklaşınca elindeki şeyin bir silah olduğunu kavramıştım.
"Sen olmasaydın ben bu grupta olacaktım!"
O da bağırınca silahını bana doğrulttu.Ben ise çıldırmışçasına kahkaha atıyordum.
"Ya sessizce idollükten çekilirsin ve sessizce hayatını yaşarsın , ya da acı çekerek yavaş yavaş ölürsün"
Hızla ayağa kalkarak alnıma doğrultulmuş olan silaha doğru adımladım ve alnımı silahın ucuyla birleştirdim.
"Sen benim mutlulukla yaşadığımı falan mı sanıyorsun? Emin ol daha kötü acılar cektim.Aynı zamanda Ölmekten korktuğumu falan sanıyorsan yanılıyorsun.Hadi Durma. TETİĞİ ÇEK !"
Bana şaşkınlıkla bakarken hızla kendimi namluya daha da bastırdım.
"Noona-"
"Kimbom! Siktiğimin silahının önünden çekil!"
"Unnie!"
Tak~
Sesin etkisiyle gözlerim kapanırken birkaç saniyelik sessizliğin ardından gözlerimi açtım.
Menajer bozuntusu ellerimi çözüyordu.Ne oluyo?!!.Hızla ellerimi çözen min-young'a sert bir yumruk geçirdim.Fakat bu yara olan elimin kanamasına sebep olmuştu...
Mi-young'un yere düşmesiyle elimin acısını umursamadan birkaç yumruğu daha geçirdim.
Kollarımı tutan iki bodyguardın beni çekmesiyle ayağımın üstüne düşmüştüm.Ben acı ile inlerken çıkan silah sesi ile her şey durmuştu...
.
.
.
Bölüm sonu:
.
.
.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Epilouge | Min Yoongi / /Tamamlandı ✔
Fiksi Penggemar(Kısa bir süre için düzenleniyor) (Özel bölümler başka biri tarafından yazılmıştır) Gün & Tarih : Bilinmiyor Gözyaşlarımdan çok ağlamıştım ben. Senin için gülmüştüm ben, Sadece senin için yaşamıştım ben. . . Fakat artık eski kimbom yoktu. Çok old...