1.Bölüm

1 0 0
                                    

Hayatım boyunca en sık duyduğum cümleydi bu.

'Sen kızsın ne işin var orada '

Cinsiyetimin hayallerimin önüne geçemeyeceğini koca bir köye anlatamamıştım.Hatta koca köyü geçtim anneme bile bunu öğretememiştim.Zorla ağlayarak kendimi öldüreceğimi söyleyerek liseyi bitirmiştim.Üniversiteye gitmek isteyince işler değişmişti.
'Git öldür' demişti babam.'Namusumuza laf getireceğine git öldür'

Acı vericiliği bir süre sonra geçiyor.Alışıyorsun.Sorun şuydu , okumak ve namus arasındaki bağlantı nasıl kurulmuştu ? Neyse asıl konu ben ne yaptım ?

Atladım bir kamyonun kasasına sırtımda okul çantası , cebimde 50 tl , üzerimde bir ince hırka Ağustos ayında geldim İstanbul'a.Aklımda iki kız bir erkek kardeş ile geldim.Ağlayan , yerimi söylemesi için dayak yiyecek bir anneyi geride bırakarak geldim.Benden sonraki kardeşlerimin okuldan alınacağını bile bile geldim.Bencil miyim peki ben ? Yoksa hepsinin hayatını kurtarmak için kendimi feda edecek kadar yürekli miyim ?

Okula kaydımı o gün yaptırmak zorundaydım.Başka şansım yoktu , burada bir iki akrabamız vardı ama yanlarına gitmeyi geçtim sokaklarından geçmezdim.Sora sora üniversiteyi buldum.Kendi kendimi kaydettim üniversiteye.Ya şimdi ?

Sokakta titrerken aklıma yeni yeni vuruyordu gerçekler , okulun açılmasına bir ay varken 45 tl ile sokakta kalmıştım.Aldığım bir simit birde karton bardak çaydan 5 tl almıştı adam.Geçinmek zordu burada.

Tuvalet temizledim , bulaşık yıkadım , sarhoşların arkalarını topladım , amacım neydi ya ? O okulu hakkıyla okumak için.

İnşaat Mühendisliği okumuş stajlarımı başarıyla tamamlamıştım. Staj yaptığım yer bana iş teklifinde bulunsada bazen risk almak en iyisidir diyerek oldukça ünlü bir İnşaat firmasına CV mi yollamıştım.Ingilizce ve Arapça m vardı.Istanbul araplar için gözde bir merkezdi ve Arapça öğrenmek şu hayatta yaptığım en doğru işlerden birisi olmuştu.Staj yaptığım dönem de çalıştığım şirket arap bir firmayla ortak bir işe girmişti ve ben onlara kendimi bu projede ispatlamıştım ne kadar iş tekliflerini kabul etmemiş olsamda oradaki baş mühendis bana referans istenilirse kendini bana referans olarak söylemiş iş bulamaz isem kapılarının bana hep açık olduğunu söylemişti.

Demirkapı İnşaat benim hayallerimin işiydi. İlk 1.sınıfta duymuştum adlarını , ev arkadaşım Yasemin'in sevgilisinin arkadaşıydı sahibinin oğlu.Yasemin ne kadar ev arkadaşım olmuş olsada o dönemde çok da hoşlandığım bir karakter değildi.Aklı havada bir kızdı.

Elimdeki simitin son parçasını yemek yerine martılara doğru fırlatırken ayağa kalkmıştım.

Telefonumu çıkarıp Duygu'yu arayıp evde ekmek olup olmadığını sordum.

" Biraz var ama yetmez al sen yinede.Aa Yağmur şirketten geri döndüler mi ? "

" Umurlarım bugün itibariyle tükenmeye başladı.Tam on bir gün oldu bu saatten sonra dönmezler bana."

" Neyse gülüm gel eve onlar kaybeder"

Yarım bir gülümseme ile telefonu kapatarak eve doğru ilerlemeye başladım.

Sorunsuz bir üniversiteye hayatı geçirmiş , bu süre zarfında ise ailemden hiç bir şekilde haber alamamıştım.Köyden arkadaşlarımı bile aradığımda telefonları korkuyla kapatıp onları geri aramamamı söylemişlerdi.

Biz Kastamonu'nun Alpagut köyünde yaşıyorduk.Kendi halinde insanlar yaşar orada , tarım ile geçiniriz okul desen rüyalarında belki görürsün.

Benden büyük bir abim vardı, askerde Şehit olmuş eve boş bir tabut gelmişti.Mayına basmış..

Cenazeyi silik silik anılar şeklinde hatırlıyorum.4 5 yaşlarındaymışım.Bir ablam var 16 sında evlendi gitti evimizden.Iki erkek yeğenim var , biri yedi biri ise beş yaşında.Küçüğüne hamileydi ben kaçtığımda..

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Apr 25, 2019 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

GÜN AKŞAM OLDUHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin