Sabah abimin bana seslenmesiyle uyandım. Abimin çadırdan çıkmasını bekledikten sonra üstümü giyindim. Yürüyüş yapılacakmış kahvaltıdan önce. 2'şerli sıraya girip yürüyüşün yapıldığı tarafa doğru ilerlemeye başladık.
1 saattir yürüyoruz ve ben yorulmaya başladım. Biraz daha yürüdüğümüz de kamp alanına geldiğimizde, ayağıma bir şey takıldı ve ben yere düştüm. Bana doğru bir el uzatıldı. Uzatana baktığımda Aras'tı. Sonra başka bir el daha uzatıldı. Ona baktığımda ise Eren'di. Hemen Aras'ın elini takmayıp kendi elimi Eren'e uzatıp, yerden kalkmama yardım etmesine izin verdim, ama kalkarken Aras'a, "ben bir hataya 2. kez düşmem." diye de laf sokmayı ihmal etmedim. Çünkü değişmeden önce düştüğümde de böyle elini uzatmıştı bana. Ben tuttuğumda ise aniden elimi bırakınca tekrar düşmüştüm. Yerden kalktığımda Eren elini belime koydu ve öyle ilerlemeye başladık. Bir kaç adımdan sonra Aras'ın sesini duyunca olduğum yerde durdum.
"Tamam yaptıklarım unutulur, affedilir cinsten değildi ama eskiyi unutamaz mısın?"
"Evet bana yaptıkların unutulur şeyler değil. Ve ben bana yapılan iyilikleri de kötülükleri de asla unutmam. Yapılan iyilikler ve kötülükler karşılıklıdır. İyiliğe iyilikle, kötülüğe kötülükle karşılık verilir. Ve ben de öyle yapıyorum." dedim. Bu arada kamptakilerin hepsi de bizi izliyordu. Sonra tekrar Aras konuştu.
"Haklısın ama, ben böyle olacağını bilmiyordum. Yani-yani sana aşık olacağımı." herkes benim gibi şaşırmış bir şekilde Aras'a bakmaya başladı. Eren'in ise sinirlenmeye başladığı belli oluyordu. Bakışlarımı Aras'a çevirdiğimde, devam etti konuşmasına.
"Evet, ben sana aşık oldum. Hem de deli gibi. Senden başka bir şey düşünemez oldum. Her yerde sen varsın. Ben seni çok seviyorum be. Lütfen beni affet ve bana bir şans ver. Lütfen." herkes aralarında fısıldaşmaya başladı. Bazıları, "Aras ve aşık olmak. İnanılır gibi değil." Bazıları da, "Aras gibi biri aşıkta olabiliyormuş demek. Vay bee." diyordu. Tekrar Aras'ın sesini duyunca dikkatimi ona verdim.
"Sen beni çok değiştirdin Hazal. Artık kimseyi eziklemiyorum, kimseye kötü davranmıyorum. Hatta kötülüğe maruz kalanları aynı senin gibi onlardan kurtarıyorum bile. Ben senden önce böyle iyi birsi değildim. Beni sen değiştirdin. Nolur susma, bir şey söyle."
Eren'e baktığımda daha fazla sinirlenmişti. Zaten benim tanıdığım Eren'in şimdiye kadar çoktan saldırıya geçmesi gerekirdi ama benim için kendini zor tutuyor olmalı. Umut ve Rüzgar'da aynı şekilde. Melis, Aylin ve Ceyda'ya baktığımda onlarda şaşırmışlardı. Benim onlara baktığımı görünce sanki ne yapacağımı anlamış gibi sinsice sırıtmaya başladılar. Diğer okul, yani düşman okulda bizi dinleyenler arasında. Onlara baktığımda onların durumu da farklı değildi. Şaşırmışlardı. Gözüm Selim'e takıldığında ne yapacağımı anlamaya çalışır gibi bir bakışı vardı.
Ve bende, benden hiç beklenmeyecek bir şey yaptım. Birden Aras'a bakarak histerik bir kahkaha atmaya başladım. Herkeste şaşırdı tabi. Ve bana deliymişim gibi bakmaya başladılar. Çünkü geçen sene benim Aras'a aşık olduğumu biliyorlardı ve bunu, yani alay eder gibi güleceğimi tahmin etmediler. Onlar sanırım hemen Aras'ın boynuna atlayacağımı falan düşündüler. Ama yanlış bir düşünce. Çünkü öyle bir şey asla olmayacak. Aras'ta bana anlamaz gözlerle bakmaya başladı. O da beklemiyordu.
"Ama ben artık seni sevmiyorum." diyince Aras'ta, "hayır, hayır yalan söylüyorsun. Benim canımı acıtmak için söylüyorsun ve başarıyorsun da." Ben de hemen bağırarak;
ŞİMDİ OKUDUĞUN
EZİĞİN İNTİKAMI (TAMAMLANDI)
ChickLit20.03.2023 #ezik 3. sırada Zengin, şişko, gözlüklü, sivilceli ve dişlerinde tel olan çirkin bir kız: Hazal. Okulda Hazal'a yapılmayan eziyet kalmamıştır. Başta okulun sürtüğü Arzu ve onun yandaşları, ve aşık olduğu çocuk Aras olmak üzere bütün oku...