The Amazing Eklembacak | taejin texting

hastalıklı

Uçak pilotu yolcuların kemerlerini takmalarıyla ilgili bir şeyler söylerken Seokjin'in elleri titreye titreye kemerine gitti. Birkaç kez takmayı denedikten sonra başarılı olamayınca eğer takamazsa ve uçak bir kaza geçirirse ölüp filmi izleyemeyeceğini düşündü. Daha fazla telaş yapmaya başladı.

Taehyung yanında ona gülerken kesinlikle tedirgin hissediyordu.

"Tanrım! Galaya gidip Endgame'i izleyemeden öleceğim!"

Taehyung yardım etmek adına hiçbir çaba göstertmediğinde pilot uçağın kalkışa geçeceğini anons etti.

"Gülme de yardım et."

"Yoo çok komiksin, böyle kal."

Seokjin, Taehyung'a sinirle bakarken hosteslerden birisi gelip Seokjin'in kemerini takmak için izin istedi. Uzanıp kemeri yerine otutturdu ve gülümseyerek yerine geçti.

Seokjin derin bir nefes alarak geriye yaslandı. Sonunda Endgame'i izleyebilecekti. Taehyung'a kötü bir bakış attı. "Neden seni yanıma aldıysam artık."

"Bir kemer takmadın diye ölmezsin Seokjin."

Seokjin gözlerini devirdi.

Birkaç saat geçtikten sonra Seokjin lavaboya gitmek için ayaklandı. Taehyung'un ve diğer yolcunun önünden geçti. Namjoon ve Jimin'in birbirlerine yaslanıp uyuduklarını görünce iç çekti. Taehyung'la böyle olabilirlerdi. Daha sonra aklına geldi. Onun sevgilisiydi zaten.

Tuvaletteki işini bitirip geri döndüğünde yerine oturmuş dışarıyı izleyen Taehyung'a gülümsedi. Değişmiş olan yerine oturdu.

"Manzara harika değil mi? Hayatımda unutamayacağım karelerden biri."

Taehyung ona döndü. Gülümseyerek sordu. "Diğer kareler hangileri?"

"Sünger Bob, Peter'ın Tony'ye iyi hissetmiyorum Bay Stark dediği kare ve gülüşün." 

"Tanrım." Elleriyle yüzünü kapatıp güldü. "İnanamıyorum sana."

"Asıl ben inanamıyorum sana!" Kafasını geriye atıp gözlerinin içine baktı. "Hâlâ sevgilim olup olmadığın konusunda şüpheye düşüyorum acaba halüsinasyon mu diye. Seni öptüğüme inanamıyorum. Sana sarılabildiğime inanamıyorum Taehyung. Bunca yıl hayal dünyamda yaşadığım şeyleri gerçek hayatta yaşadığımı bilmek bana inandırıcı gelmiyor. Gerçekliğini sorguluyorum şu anın. Bu uçakta bulunup galaya seninle beraber gitmek hayal gücümün kıyısından geçmezdi.  Ah, Tanrım sanırım ağlayacağım." 

Taehyung sevgilisinin duyguları açığa çıkarmasıyla şaşırmıştı. Tamam Seokjin zaten gizemli ve duygularını kendine saklayan bir çocuk değildi ama karşısında ağlaması yüreğini burkmuştu.

"Oh, Seokjin..." Ona sarıldı. Başını omzuna koydu. "Seni seviyorum."

Seokjin gözlerini sildi. İki kelime kendisini öyle güzel hissettirmişti ki gün boyu ağlayabilirdi ama uçaktakilere rahatsızlık vermek istememişti.

Taehyung'u öpüp ona sıkıca sarıldı.

Yanlarından bir ses geldi. "Affedersiniz, bunu bir uçakta yapmanız yasal mı? Üstelik birbirinizle?"

Seokjin olacakları bildiğini hissederek gözlerini devirdi. İşte başlıyordu. "Anlamadım. Ne yasal mı? Hem de birbirimizle?"

"Bu iğrenç şeyi yaşamanız. Ben buraya sizin hastalıklarınızı görmeye gelmedim. İki erkeğin bunu yapması akıl alır şey değil. " Yolcu onlardan tarafa bile dönmeden konuşmuştu.