AŞ ' K' ÇIM

#01

  
     Multi: Ela ve Doruk
   

     Sabah alarmımın sesiyle kalktım alarmı kapatıp banyoya doğru yol aldım. Banyoda rutin işlerimi halledip akşamdan hazırladığım kısa kot tulumumu giydim ve mutfağa doğru ilerledim. Harika bir kahvaltı hazırladıktan sonra Asya'ya seslendim..
Tabi uykucu prensesimiz uyanmamıştı ama böyle giderse ilk günden işine geç kalacaktı. Bugün hem yeni bir işe başlayacak hem de doğum günü sürprizi için patronundan izin isteyecekti. Bence Asyanın yeni patronu izin vermeyecektir çünkü uykucu kızımız koala gibi yastığına yapışmış tüm dünya bir olsa da 22 saatlik uykumu tamamlamadan kimse beni bu yastıktan ayıramaz moduna girmiş benim, onun başından aşağı su dökmemi bekliyordu. Beklenen olmaz mı hiç?? Tabi ki de bir bardak suyu başından aşağı boşalttım.

Ne insaflı kızım yaa.. Sürahi yerine bardak boşaltıyorum..kıymetimi bilin.

Asya suyu başından aşağı boşaltmamla çığlık atarak uyandı ve bana "insan böyle mi uyandırılır pis iblis" diyerek çıkıştı "hadi kalk uykucu işe geç kalıcaksın" diyerek onu kaldırdım. Kahvaltımızı yaptıktan sonra işe gitmek için evden ayrıldık ben kendi arabama binerken Asya da taksiye bindi. Çünkü çalıştığım yer onun yeni işine pek yakın değildi.

Çok trafik vardı beklerken çok sıkılıyordum. 3-4 dk sonra trafik biraz da olsa açıldı bende arabayı çalıştırdım ve gaza bastım fakat araba geri vitesteymiş bu yüzden arkamdaki arabaya çarpmış bulundum.

Arkadaki arabadan adam inince tırstım ve kendimi çok mahcup hissettim adam yanıma gelirken ben kafamı aşağıya indirdim. Yandan yandan adama bakıyordum birden adam camı tıktıklayınca tedirgin oldum ve yavaşça camı açtım adam çok sinirli gözüküyordu bana "ehliyetini kasaptan mı aldın" diyince korkumu bir kenera bırakıp kaşlarımı çatıp "ben ehliyetimi kasaptan almadım ama sen almışa benziyorsun. Ayrıca bir kıza nasıl davranacağını bile bilmeyen bir odunun" dedim. Karşımdaki adam çok sinirlendi nereden mi biliyorum çünkü boynundaki damarlar belli olmaya başladı tam bana birşey diyecekken telefonu çaldı. Ve bana bakmadan çekip gitti. Bende çok üstelemeden arabayı çalıştırıp işe gittim.
İşe geldiğimde odama gelip eşyalarımı bırakıp çağrı bey in odasının önüne gelip kapıyı tıktıkladım gel sesini duyunca içeri girdim çağrı bey bana "hoşgeldin Ela" dedi. (arkası dönüktü)

Merhaba çağrı bey..de, benim olduğumu nasıl anladınız? "

" Bu şirkette bu kapıya iki defa tıklayın sadece sen varsın da ondan. Birşey mi vardı?"

" Şey.. Arkadaşımın doğum günü için sizden izin almaya gelmiştim. "

" tabi gidebilirsin. Hemen mi gideceksin? "

" Aslında işten biraz erken çıkacaktım. "

" tamamdır iyi eğlenceler ama yarın mutlaka gel seni biriyle tanıştıracağım.

#iş çıkışı#

Kendi odama geldim eşyalarımı alıp dışarı arabamı park ettiğim yere gittim arabaya bindim ve Dora isimli restorantın önünde durdum arabadan inince karşımdaki arabadan bugünkü arabasına çarptığım adamı gördüm ve çok şaşırdım oda  beni görünce şaşırmışa benziyor gibi duruyordu aynı anda "yine mi sen

Ela:sen beni mi takip ediyorsun??

Doruk:sen kimsin kiben seni takip edeceğim!
Dedi ve içeri girdi. Bende kalakaldım birşey diyemedim ve çok sinirlendim. Sonra aklıma doğum günü geldi ve içeri girdim Asya yı gördüm yanına gittim ama morali bozuk gibiydi nedenini şimdi değil birazdan soracaktım. O sıra yanımıza Berk geldi.