Bölüm Bir

33.5K 919 20
                                    

“Hiçliğin ortasında ruhunu kaybetmek, kıvrılan bir dudakla hayata dönmek”

Tüm o kabusun üstünden tam olarak bir ay geçmişti. Dört koca hafta. Ben ise hala aynı noktadaydım. Daha sakin, daha solgun, daha az kırılgan ama hala o odaya bile giremeyen o küçük kız çocuğuydum. 18 yıllık hayatımda elimde bulunan tek gerçeği de kutulara koyup, raflara kaldırmak ya da daha kötüsü bodrumun bir köşesinde, tıpkı hatıraların aklımın bir köşesinde unutulup gitmesi gibi çürümeye bırakmak hala her şeyden zor geliyordu.

Abim gitmişti. Bunu sekiz yıl önce annemin gidişini ya da babamın ben doğmadan ölüşünü kabullendiğim gibi kabullenmiştim. Sadece hissettiklerimin bu kadar fazla olmasını kaldıramıyordum. Hepsini sıraya koymayı denemiştim bu yüzden. Önce acıyı ve üzüntüyü yaşayacaktım, sonra öfke.

Hayatım boyunca Kürşat’ın tüm iğrençliklerine sırf annem onu babalığa seçti ve bu lanet olasıca evi sadece çocuklarına değil de ona da bıraktı diye katlanmıştım. Anneme karşı duyduğum o garip, saplantılı sorumluluk duygusu yüzünden adamın temizliğinden, yemeğine her işini görmüştüm. Nadiren şikayet etmeme rağmen karşılığında bir ton dolusu küfür, aşağılama, bazen taciz ve hayatımı sürdürmeme yetecek kadar para almıştım. Yine de abimin, beni asla yalnız bırakmayacağını her korkunç günün ardından ona sığındığımda güven verici sesiyle söyleyen o adamın, bana bunu yapması içimi Kürşat’a karşı bile hissetmediğim kadar büyük bir öfkeyle dolduruyordu.  Beni onunla bırakması, şu hayatta tutunduğum tek dalın kendisi olduğunu bile bile kafası iyiyken o arabayı sürmesini hala anlamlandıramıyordum.

Doktorlar kanında uyuşturucu madde bulunduğunu söyleyince neye uğradığımı şaşırmıştım. Ona bir kez daha sövmüştüm. Acıdan kaçış yolunu bulmuş ve bana bunu göstermemişti. Kendisinin küçük sırrı olarak sakladığı şey nasıl olaylar karşısında her daim o kadar kayıtsız kalabildiğinin göstergesi gibiydi. Kürşat ise şaşırmamıştı bile. Ondan kopardığı paralarla ne yaptığını anlamış olmalıydı. Polisin sorgulamalarından kolayca kurtulmam belki de bu saflığımla olmuştu. Kürşat’ı biraz daha terletmişlerdi.

Günler sonra nihayet şimdi içimdeki bütün karmaşık duygular tek bir noktada birleşiyordu. Ona kızgındım. Öfke, günlerdir el sürülmemiş bir şekilde içimde birikmişti. Yanardağ patlamaya hazırdı ama sadece bir dürtüye ihtiyacı vardı.

Günler birbirini kovaladıkça bu patlamaya adım adım yaklaştığımı biliyordum. Ağlamıştım, ruhumun en derinleri içinden acıyı söküp yerini uyuşukluğa bırakana kadar gecelerce hıçkıra hıçkıra, yastığa başımı gömüp ağlamıştım. Her santimimle acıyı karşılamış, hissetmiş, üzülmüş ve beklemiştim. Bedenimin acıdan arınmasını sabırla beklemiştim. Şimdi içimdeki saf öfkeyle bu odanın önünde duruyordum. Bunu ancak böyle yapabileceğimi biliyordum.

Hayatı boyunca kendisine vefa duygusu gösterecek kadar bile yakın bir arkadaş edinememiş abime karşı duyduğum öfkenin bir benzerini, o kardeşim dediği adama da duyuyordum. En başından bu işi tek başıma yapamayacağımı bildiğim için mezarlıkta ona yalvarmıştım. Daha ilk gün ona güçsüz bir kız çocuğu olduğumu haykırmıştım ama o, yüzündeki o her zamanki sert ifadeyle suratıma bakmış, söylediklerimin tek kelimesini bile duymamış gibi arkasını dönüp gitmişti. Kaçar gibi, hızlı adımlarla uzaklaşmıştı mezarlıktan. Beni ve arkasında kardeşim dediği adamı bırakıp gitmişti. Toplasan üç beş kez gördüğüm bir adamdı ama yine de garip bir şekilde hayal kırıklığına uğramıştım.

Derin bir nefes aldım. Elimi usulca kapının soğuk koluna koyunca günler sonra farklı bir şey hissetmenin cezbedici tadını yeniden keşfettim. Sanki bir aydır bütün yaşam fonksiyonlarım durmuştu. Bütün günü odamda yatarak geçiriyor, yemek yeme ihtiyacım midemi sarsacak kadar artınca kalkıp mutfaktan bulduğum herhangi bir şeyle karnımı doyuyordum. Kürşat odamdan çıktığım her an hakaretleriyle beni karşılıyordu. İçimdeki öfke birikintisine yeni bir şeyler ekliyordu. Acı, üzüntü ve öfke dışında günlerdir hissettiğim tek değişik duyguydu bu soğukluk.

Kırık MaviHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin