Türklerde birlik ve beraberlik her zaman fazlasıyla mühim bir yer tutmuştur, lâkin bu birlik ve beraberlik her defasında yabancı unsurlar tarafından bertaraf edilmeye çalışılmıştır Örneğin; SSCB döneminde milyonlarca Türk anavatanlarından sürgün edilip asimile edilmeleri amaçlanmıştı. Hâkeza Çin’de yoğun baskı altında kalan Uygur Türkler’i de bu kanlı emelin kurbanı olmaktadırlar. Aynı emelin farklı bir uygulanış şeklini; 60 ve 70 yıllarında yabancı ideolojilerin ülkemizi esir almayı amaçlamasına milletçe şahit olmuştuk. Bu amaç binlerce gencimizi ayrıştırarak; birbirlerini katletmesine ve acı bir şekilde asılmalarına neden olmuştu… Bu durum her şeyden çok Türk Milleti’nin ayrışmasına ve birbirimizi yaftalayıp, damgalamamıza neden oldu. Sırf bu yüzden Üniversitelerdeki eğitim aksadı, liserde dahi gencecik çocuklar birbirlerini katletti! Neymiş efendim: “O şu görüşten, o bu görüşten.” Kestiremediğimiz şey şu ki; bize empoze edilmeye çalışılan yabancı ideolojiler bizi geliştirmek için değil, Türk Milleti’ni ayrıştırmak içindi. Bu kanlı emeller ne yazık ki günümüzde de bütün çirkinliğiyle devam etmektedir. Yok o İslamcı, yok o Atatürkçü, yok o Kürt, yok o Laz, yok o Çerkes, yok… yok… yok… Bunlar milletimizi bölmekten başka hiçbir gaye taşımayan kelamlardan ibarettir. Oysa ki Balkan Savaşı’ndan Kurtuluş Savaşı’na ve daha bir sürü olağanüstü halde topyekûn savaşmasını, bir sürü zorluklara karşı ulusça boyun eğmemeyi en iyi biz bilmez miydik? Etnik kimlik gözetmeksizin tek yumruk olup Türklük bilincine sahip çıkmaz mıydık? Bu birliği ne çabuk unuttuk! Bilinmelidir ki; birlik olmadan, yeniden ulus bilincine sahip olmadan asla gerçek bir atılım yapamayacağız! Maalesef acı bir gerçek tekrar tarihimizi,milli benliğimizi ve birliğimizi hatırlamazsak yozlaşmış milletler arasında saf tutacağız. Sözlerimi Başbuğ Alparslan Türkeş’in sözleriyle bitirmek istiyorum: “Milli kalkınmamızı gerçekleştirmek, her Türk ferdini hür yapabilmek için Türk Milleti’ni yeniden kurmak zorundayız. Vatandaşlarımız arasında parti,mezhep,ırk ve bölge farkı gözetmeksizin karşılıklı sevgi ve saygıya dayanan bağlar dokumalıyız.”
