Hayatta, en büyük olaylar bir sürü iyi tertip edilen küçük tesadüflerden doğar-Henry Fielding
(Medya:Lara parlak)
-----------------
Azradan;Saatlerce revirde bekliyordum. Ne olmuştu birden ona?
Deniz, kızlara Lara'nın en son Zerrin'in yanına gittiğini söylemişti.
O psikopat manyak kadın mı bir şey yapmıştı acaba?
Hem ben neden böyle endişeleniyordum ki.
Sonuçta o benim için herhangi birisiydi.Kapıyı tekrar yumrukladığımda sonunda hemşire gelip açmıştı.
"Ne oldu ona? Durumu nasıl? İyi mi?" diye soruları sıralarken bizim kızlarda gelmişti yanıma.
"Merak etmeyin,iyi şu anda. Tansiyonu düşmuş sadece, hadi siz blok'unuza gidin şimdi. Zerrin mudür sizi burada görürse bana da fırça atar. Hadi" derken postalamıştı resmen bizi.
Içimde Lara'yı görmeden rahat olamayacağım hissi beliriyordu.
Bu hallerime şaşırsamda çok üzerinde durmak istemiyordum.
Gece yarısı olduğunda gizlice bir yolunu bulup gitmem lazımdı yanına.-----------------------
Denizden;Lara için çok endişelenmiştik hepimiz.
Fark etmesekte o bizden biri olmuştu artık.
Hele ki benim için biraz daha farklı anlamlar taşıyordu kendisi.
Herkesin moralleri düşük şekilde yemekhaneye gitmiştik. Masada otururken kimseden ses çıkmıyordu.
Sanırım herkesinde benim gibi aklında Lara vardı.Yonca" Ya kızlar sizce bize doğru mu söyledi hemşire? Içim içimi yiyor vallahi. Kadının halini gördünüz. Bembeyazdı suratı."
Derya"Aynen. Hem Zerrin'in yanına gitti demişti Deniz. Kesin o psikopat kadın yaptı bir şeyler"
Hasret"Kankalar iyi de Zerrin ile ne alakası olabilir ki.? Daha yeni gelmedi mi bu kız?
Hem Zerrin eğer birisi ile uğraşıyorsa kesin o kişi Zerrin'in onaylamadığı ya da onu zora sokacak bir şey yapmış olması lazım.
Ee bu kızda her zama-"
"Her zaman bizim yanımızda oldu." diyerek Hasret'in sözünü tamamlamıştım.
Dudu"Ben çok üzülüyoru ha. Ne olcek şimdi ona?"
Azra"Bu işin içinde başka bir şey var kızlar. Siz dikkatli olun. Hem birkac gün sonra zulalama işlemi yapacağız.Zerrin'in gözüne de batmayalım şimdilik"Herkes yemeğini bitirmiş,bahçeye doğru yürürken ben bi fırsat bulup Lara'nın yanına gidiyordum.
Biraz bekledikten sonra hemşirenin çıkması ile içeri girmiştim.
Yorgun ve bitkin gözukuyordu hâla.
Serumunun bitmesine de az kalmıştı.
Yanina gidip elini tutmuştum.
"Lara?"
Gözleri benimle buluştuğunda tebessüm etmişti.
"Maviş?"
"Hepimiz senin için endişelendik. Daha iyi misin?"
"Kimseyi korkutmak istemezdim,sağolun. Daha iyiyim. Tipik tansıyon düşmesi işte.""Lara sana bir şey sormak istiyorum.
Sen Zerrin'in yanina gidip geldikten sonra böyle oldun. Bak benden bir şey saklama ,sana yardim edebilirim-edebiliriz. O ruh hastası mı bir şey söyledi ya da yaptı?" Tek kaşımi kaldırmiş sorduğum sorunun cevabıni bekliyordum.
Elimde olan elini çekrek yüzüne sabitledi. Derin bir nefes aldıktan sonra bana baktı."Enver yani babam, çok hastaymış Deniz.
Yıllardır hastalığını benden saklamış ama artık kanserin son evresine girmiş.
Zerrin müdür de beni ondan dolayı çağırmış. Haberi verdi. Iste bende onu duyunca üzüntüden ne yapcağımı bilemedim.
Bu 4 duvarın içinde elim kolum bağlı.
Blok'a bile zar zor gelmiştim. Geldiğimde ise sonuç, işte burdayım.
Ben küçüklüğümden beri baba aşığı bir çocuktum,gerçi hâla öyleyim. Hayatımda tek o var. Onu kaybedemem Deniz" derken ağlıyordu karşımda.
Gözyaşlarıni silmesi için yan taraftan bir peçete alıp ona uzatmıştım."Peki tedavisi filan yok mu Lara?"
"Var,var da onun içinde malum büyük miktarda para lazım. Yurt dışında,bu kanser için yıllarını veren doktorlar tarafından bir iyilestirme metodu umut olmuş babam için."-----------------
Azradan;Biz bahçeye giderken Deniz hanım gizlice revir tarafına doğru gidiyordu.
Hemen takip etmeye başlamıştım.
Hemşirenin çıkmasını bekliyordu sanırım çünkü onun çıkması ile içeri girmişti.
Yarım açık kalan kapının orada bende, Lara ile ne konuşacaklarsa dinlemek için hazırdım.Deniz".... Bak benden bir şey saklama ,sana yardim edebilirim-edebiliriz. O ruh hastası mı bir şey söyledi ya da yaptı?"
Boncuk,bekdiğimiz soruyu sormuştu.Lara"Enver yani babam, çok hastaymış Deniz.
Yıllardır hastalığını benden saklamış ama artık kanserin son evresine girmiş..."
Duyduklarımla onun için çok üzülmuştüm.Hayattaki tek bağını kaybetmenin,sevdiklerini kaybetmenin ne demek olduğunu çok çok iyi biliyordum ben.
Burada durup yakalanmamak için doğruca bahçeye gitmiştim. Bizim kizlar bankların orada oturuyorlardı.
Hasret'lerde mac yapıyordu.
Kudret ve tayfası yine boş boş millete laf sallıyordu. Pardon ben tayfa mı demiştim?
Yanında sadece İpek ve Hacer kalmıştı.
Lara'nın gelmesindeki en büyük güzellik belki de Kudret'i böyle guçsüz görebilmekti."Ovvv Nenem,naber ya hiç gorüşemedik. Özleştik"
"Yav kınalı bas git işine haydi"
"Bak yapma nenem,olmuyor böyle kalbimi kırıyorsun."
derken dudaklarımı büzmuştüm. O ise bana hiç aldırıs etmeden önjne bakıyordu."Of Nenem ya. Eski tadın da kalmadı artık.
Böyle pısırık gibi geçmişin kenara."
Heves oradan bağırarak bana eşlik ediyordu,
"Neneee duyuyor musun beni,bak az daha bağırıyorum ki ,şimdi mazallah yaşlı filansın ya kulakların duymaz fark edince üzülürsün.
Diyeceğim o ki ne.." derken susmuştu. Kafasını kaşıyordu.
Belli ki ne diyeceğini unutmuştu yarım akıllı kardeşim.
Eee lafı öyle uzatırsa yazar da ne yazacağını bilemez tabi :))Gece odamda uzanırken aklımda Lara vardı.
Öylece onu ve Deniz'e söylediklerini düşünürken bir anda aklıma gelen isim şeysi ile endişelenerek ayağa kalkmıştım.
Hasret'in belki o adama ulaşmak isterim diye isim ve numarasını yazdığı kağıdı arıyordum..
Eğer aklıma gelen gerçekten doğruysa... Ah hayır olamaz.Kitabın arasında bulduğum kağıdı aldım ve yazan ismi okudum.
"Enver Parlak" bu annemin sevgilisinin adıydı.
Numarası ile birlikte kagıtta ismi yazıyordu ulaşmak isterim diye..
Eee bizim Lara'nın da soyadı Parlak.
Ve her iki taraftaki erkek figürüde hastaydı ve tedavileri için para lazımdı.Ah hayır. Ne yani?
Annem olacak kadının sevgilisi,Lara'nın babası mıydı?