Eve giderken yüzüme çarpan rüzgarı hissediyordum,soluklanıp yola devam ettim.Eve geldiğimde yan komşum bangır bangır müzik açmış,delice bağıra bağıra şarkı söylüyordu.
Hiç duymuyormuş gibi eve girdim ve doğruca üstümü değiştirmeye gittim.Hava soğuktu şömineyi yakmam gerekti ve ardından buz dolabına yöneldim pek bir şey yoktu, normalde buz dolabı hep dolu olurdu ama eve yeni taşınmıştım.dolapta bulduğum ton balığını ve bir parça ekmeyi alıp televizyonu açmaya gittim.Ton balığını çatallarken bi habere rasladım haberin konu başlığı aile faciasıydı,ton balığı boğazıma düğümlenip kalmıştı 1 ay önce ailemi kaybetmiştim,aslında taşınma sebebimde buydu.Yerimden fırlayarak televizyonu kapattım ve elimdeki ton balığını çöpe döktüm iştah falan kalmamıştı zaten.Kanepeye uzanmış telefonumdan komedi filmlerine baktım ve gözlerim yavaşca kapandı.Bir kadının çığlık attığını duydum ve yerimden fırlayıp kapıyı açtım.İki araba çarpışmıştı direksiyon başında yaralı bir adam ve yerde karnını tutup bağıran kanlar içindeki kadını gördüğüm zaman donup kaldım bu benim hamile karımdı ve direksiyon başındakide bendim.Ama bu nasıl olur derken rüya gördüğümü anladım.Kanepeden kalktığımda saat 3.03 tü ve derince esneyerek odama uzandım ve gördüğüm rüyayı düşünürken uyuyakaldım.sabah gözümü açtığımda güneş gözüme vuruyordu,ayılmak için biraz yatakta oyalandım.Yüzümü yıkamak üzere banyoya gittim,musluğu sıcak kısma getirip yüzüme suyu çarptım su sıcacıktı ve bu bana çok iyi gelmişti.Üstümü değiştirdim çünkü yürüyüşe çıkmaya karar verdim ve camdan dışarı baktım hava yağmurluydu şemsiyemi aldım,kapıyı çekip çıktım.Etrafa bakınarak sokakta yürümeye başladım bir süre sonra burnuma gelen ekmek kokusunu içime çektim ve kahvaltı etmek için fırına girdim, fırın da poğaçalar da sıcacıktı oturup karnımı doyurdum, daha sonra alışveriş için markete gittim.Marketten çıktığımda iki elimde poşetlerle doluydu,eve vardığımda etraf çok sessizdi ve kapıyı açıp içeri girdim.Poşetleri buz dolabına yerleştirirken şemsiyemi fırında unuttuğumu farkettim ama umursamadım,işim bittiğinde saat öğleni epey geçmişti derken kapı çaldı.Kapıyı açtığımda karşımda postacıyı gördüm ve şaşırdım kimden ve ne içindi,sonuçta kimsem yoktu ve ailemi daha önce kaybetmiştim postacının elinde bir kutu vardı kutuyu teslim aldım.Bakmak için salona geçtiğimde kutunun amcamdan olduğunu anlamam fazla uzun sürmedi ama amcam bana neden kutu göndermiştiki o bizden uzakta oturuyordu ve onu hiç görmemiştim.Kutuyu açtım ve içinden çıkan mektubu okumaya başladım
"Sevgili Cem bu mektubu okuyorsan muhtemelen ölmüşüm demektir,beni tanımadığı biliyorum ama hiç çocuğum yok yani miraslarımın hepsini sana bırakıyorum.Ayrıca bana kızma bunca zaman görüşmememizin sebebide babandı"
