Ciddi misin? Bu gün benim sınavım varmış. Ve ben bunu sabah uyandığımda fark ediyorum. Gerçektende mükemmel zekama hayranım.
Ama bu sistem zaten her şeye not olarak bakıyor. 2 rakama. 2 basit rakama, bizim geleceğimiz belirleniyor.
Gençlik yıllarım boşa geçiyor. Hayatımın en güzel yılları. Beynimin ve bedenimin en dinç olduğu yıllar. Büyüyünce geriye dönüp notlara falan mı bakıp güleceğim.
Çocuklarıma matematik sınavında yaşadıklarımı mı anlatıcağım. Ben geriye dönüp baktığımda gülümsemek istiyorum ama nafile.
Derin düşüncelerle çantamı tek omzuma attım. Odamın kapısını açtım ve elimi yüzümü yıkamaya gittim.
Sonra ise hızla aşağı kata indim. Babam kahvaltı yapıyordu. Bende ona eşlik ettim.
"Bu gün sınavım var."
"Aferin. Sen çalıştın mı? Yok."
"Çalışmadım ama"
"Aması yok beyfendi."Söylene söylene kahvaltı yaptık. Sonunda kahvaltı bitmişti. Hazırlanma aşamasına gelmiştik.
Banyoya girdim, parfüm sıktım. Saçımı yaptım. En son olarakta düşlerin fırçalayıp kapının önüne gittim.
Hardal rengi botlarımı giydim. Koyu mavi montumu giydim ve aşağı doğru inmeye başladım.
Servise yetişmiştim hatta servisi bekliyordum. Her zaman ki saatinden geç gelmişti.
İçeri girdiğim anda, servis şöförüne, sinirle,
"Hiç gelmeseydin"dedim.
"Trafik vardı geciktim. Sakin ol oğlum."
"Dışarıdaki karı görmüyor musun. Dondum."
"Tamam bir daha gecikmeyiz."Sinirle arkadaki boş koltuğa geçtim. Servise ilk binen bendim. Bu yüzden okula kadar bir sürü şey yapabilirdim.
Yani bir insan 20 dakika ne yapabilirse. Mesela bir kitabın 15-20 sayfasını okuyabilir, ortalama 5-6 şarkı dinleyebilir yada uyuyabilir.
Ben müzik dinlemeyi tercih ettim. Kulaklığımı çıkarttım ve müziği açtım. Kendimi bu eşsiz dünyaya teslim ettim.
🎵"Kırmızı fren, kırmızı bira. Hırlısı hem hırsızı bir
arada. Kırmışım ben fıttırırken. Geceler dağa acımasız gündüzden der Gencebay"🎵Böylece okula varmıştık. Sınıfa girip çantamı sıramın üstüne bıraktım.
Montumu askılığın en uzak köşesine astım çünkü milletin montlarıyla ter alışverişi yapmasını istemiyorum.
Yerimi oturup boş boş beklerken, içeriye hoca girdi. Elinde fotokopiler vardı.
Neşeyle,
"Sınava hazır mıyız?"diye sordu.Evet diye haykırmalar, çok öncedeydi. İlkokulda yani.
Sınav kağıtlarını dağıtmaya başladı. Sıra bana geldikçe tedirgin oluyordum.
Kağıdı bende almıştım. İnekler çoktan yazmaya başlamıştı.
Ben ise kağıt ile bakılmaya başlamıştım. İçimden 'Naber aşkım?'demiştim.
Aradan bir 5 dakika geçince kendime geldim ve soruları çözmeye başladım.
Daha zilin çalmasına 10 dakika kala kağıdı teslim ettim. İnekler değişik değişik bana bakıyorlardı. Bende ne bakıyorsunuz dermiş gibi bir bakış attım.
Sınav çok kolaydı. Çalışmadan bile 85 üstü bir not bekliyordum. Keyfim yerine gelmişti.
Dersin sonunun gelmesini bekledim. Sonunda zil çalmıştı. Diğer derste sosyaldi.
Teneffüs zili çalmıştı. Hızla tuvalete gittim. İşimi hallettikten sonra, elimi yıkadım.
Sınıfa gittim. Bu sınıf neden bu kadar hayvan ya! Uzun eşek oynamak nedir? İnsan sınavdan çıkınca malak gibi bir şey olur. Bizimkiler aynı. Hayır kızlarda oynuyor.
Sırama doğru gittim. Sırama oturup teneffüsün bitmesini bekledim. Sınavdan kaç almıştım acaba? Sosyali baya seviyorum. Büyük ihtimalle yüksek aldım. Neyse.
Aniden zil çaldı. Biraz korktum. Bir gün kalp krizinden gidicem valla.
Zil çalalı 5 dakika olmuştu. Hoca gelmeyecekti herhalde. Sınav notlarımı nasıl öğreneceğim. Neyse.
Evet geldi. Mükemmel. Gelmesen şaşarım zaten. Neyse. Sınavları okudunuz mu? Hoca çok hızlıydı. Hemen okurdu.
Seslice notları söylemeye başladı,
"Emre 23."Senden de bu beklenirdi zaten. Özürlü. Her teneffüs insanlara laf atıyorsun. Ve bu sadece senin hoşuna gidiyor. Yapma.
"Sude 56."
"Eren 65."
"Gülay 63."
"Hasan 73."
"Sercan 68."
"Melisa 98. Aferin kızım."Allah'ın ineği. Çalışmasan bir şey değilsin. Otta vereyim mi?
Sıra bana gelmişti. Hoca Alp demişti. Kalbim küt küt atmaya başladı. Sebebini bilmiyorum.
"Enes, 89. Aferin!"
"Sağolun hocam."Benim için yeterliydi ama ailem için değil. 95 üstü olmalıymış her notum. Bu yüzden sürekli beni dövüyorlardı. Bıkmıştım.
Not benden daha değerliydi. 1 çift rakam. Alt üstü bir kağıt parçası. Beni hayattan vazgeçiriyordu. Hayallerim umursanmıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İntiharın Eşiğinde
Teen Fictionİntihar etmem. Ne kadar üzülsemde, intihar etmem diyen biriydim. Ama insan her şeyi, o psikolojiye gelince anlıyor.